Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Pediatrik Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tunç Fışgın, ateşli çocuğa bebe aspirini dahi verilmemesi gerektiğini belirterek, öncelikle ateşin nedeninin saptanması gerektiğini söyledi.

OMÜ Hemodiyaliz ve Onkoloji Merkezi'nde hasta eğitim seminerleri kapsamında düzenlenen "Ateşli Çocuk ve Aile" konulu konferansta konuşan Doç. Dr. Tunç Fışgın, tüm çocuk yaş grupları için 36.1-37.5 santigrat derece arası vücut ısısının normal kabul edildiğini belirterek, "Koltuk altı 37.5 santigrat dereceden yüksek ölçümler ateş olarak kabul edilir" dedi.

Çocuklarda normal şartlarda en yüksek vücut ısısının saat 17.00-19.00, en düşük ısının ise saat 00.00-06.00 arasında olduğunu dile getiren Fışgın, "Vücut ısısı ağız, makat ya da kulaktan ölçülebilmekle birlikte en kolay ölçüm yolu koltuk altıdır. Vücuda giren bakteri, virüs gibi mikroorganizmalar bir takım maddelerin yapımını arttırarak vücudun ısı merkezi olan beyindeki hipotalamus adlı bölgeyi etkileyerek ısı üretimini arttırır ve ateşin yükselmesine neden olur" diye konuştu. Çocuklarda ateşin en sık nedenlerinin viral ya da bakteriyel enfeksiyonlar olduğuna işaret eden Fışgın, bunların da üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları, ishal, beyin zarı iltihabı (menenjit), karaciğer iltihabı (hepatit), döküntülü hastalıklar (kızıl, kızamık, suçiçeği), yumuşak doku, cilt ve kemik enfeksiyonları olduğunu kaydetti. Ateşli çocukta öncelikle ateşin ölçülmesi, çocuğun üstünün soyulması, fizik soğutma yapılması gerektiğini vurgulayan Fışgın, şu bilgileri verdi:

"Ateşli çocuğa bebe aspirini de dahil olmak üzere aspirin dahi verilmemeli. Enfeksiyon odağını tedavi etmek için antibiyotiğe başlanmamalı. Ateş bir hastalık değil, bulgudur. Bu nedenle ateşe sebep olan etkenin saptanması için mutlaka bir hekime başvurulmalı."