Diş ağrısı doğumdan zor

Türkiye'nin en büyük tüp bebek merkezlerinden birinin kurumsal danışmanlığını yapan Melek Elitok, iki çocuğunu da epidural normal doğumla dünyaya getirmiş. Sanılanın aksine doğum sancılarının katlanılamaz ağrılar olmadığını belirten Elitok, "Bence normal doğum yapmak, diş ağrısı çekmekten çok daha kolay" diyor..

Türkiye'nin en büyük tüp bebek merkezlerinden birinin kurumsal danışmanlığını yapan Melek Elitok, hamile olduğunu öğrenir öğrenmez kendi kendine, "Epidural anestezi ile normal doğum yapacağım" dedi. Kızı Başak ve oğlu Sinan epidural bebekler olarak dünyaya geldiler. Yüzlerce annenin doğumuna tanıklık eden Elitok, epiduralle normal doğumun ayrıntılarını anlattı:

* Nasıl doğum yaptınız?
Normal doğum yaptım ama bebeğimin çıkış anındaki acıyı hissetmemek için epidural istedim. Gerçi bugünkü teknolojide epidural anestezi gibi bir lüks olmasa da, ben yine de normal doğumu tercih ederdim. Bugüne kadar, sağlık sektörünün içinde olduğum için çok ameliyat seyrettim ve kendi doğumumun bir ameliyat olmasını istemedim. Sezaryen benim için bir ameliyattı. Doğumhane ile ameliyathane arasında çok fark var. Bence anne adaylarının doğum şeklini seçmeden önce, bu konuda eğitim almaları lazım. Hatta sezaryen ve normal doğumu görmeliler. Normal doğumun heyecanı ve duygusallığı sezaryende yaşanmıyor. Ben, doğum sonrası süreci de, epiduralle daha kolay ve hızlı atlattım.

TAKSİ KORKUSU YAŞADIM
* Doğum sırasında ağrı çekmekten korkmadınız mı?
İlk doğumumda neyle karşılaşacağımı bilmediğim için korkmadım. İkincisinde ise dayanılabilir sancılar olduğu için hazırlıklıydım. Bir de doğum bence doğal bir süreç ve doğal yolla sonlanmalı. Bu heyecanı tatmak istedim. Doğumu düşünürken ağrı çekme korkusuna kapılmadım. Benim en büyük korkum; sancımın vakitsiz bir zamanda tutması, hastaneye yetişememek ve bu yüzden takside doğum yapmaktı. Ama korktuğum olmadı, iki doğumumda da hastaneye zamanında yetiştim. İki doğumum da pazar sabahı, bomboş yollarda ve rahat rahat hastaneye giderek oldu. Çok şanslıydım!

* Doğum ne kadar zamanda gerçekleşiyor? Özellikle büyükşehirde yaşayanlar için, gerçekten de hastaneye yetişememe riski olabilir mi?
İstanbul'da yaşayan ve normal doğum isteyen biri için, takside doğum yapma riski yüksek bence. Mesela; akşam trafiğinde sancın tutsa ve o anda şehrin olmadık bir köşesindeysen, yolda doğum yapma riskiyle burun buruna kalabilirsin.

* Çalışan kadınlar her şeyi planlı yapmaya alışıktır. Doğumu spontan bir şekilde yaşayıp, normal doğum yapmak onları zorlamaz mı?
Her şeyi planlı yaşıyoruz. Yemek saatinden, işe gidiş-dönüş saatine kadar her şeyimiz planlı. Bu yüzden de artık sezaryen tercih ediliyor ve doğumun günü ve saati planlanıyor. Normalde kuaföre gitmek için bile randevu alıyoruz ama ben bu konuda kendi rutinimden uzaklaşmak istedim. Doğum doğal bir süreç ve ben bu doğal sürecin heyecanını sonuna kadar hatta hastaneye yetişme korkusuna kadar yaşamak istedim. Sancıları hissetmek, koşa koşa hastaneye gitmek, gerekirse geç kalma riskini göze almak istedim.

BURCUNU TUTTURDUK
* Normal doğumda, doktor doğumun tam olarak hangi gün olacağını bilebiliyor mu?
Tam gününü bilmek mümkün değil. Doktor tahmini bir tarih söylüyor. Genelde doğumdan 10 gün öncesi ya da 10 gün sonrasını söylüyor. Yani son 20 gün içinde her an doğum olabiliyor. Ben doğumdan önce kızımın burcu başak olacak diye adını Başak koymayı planlamıştım. Doğum, doktorun söylediğinden 10 gün önce oldu ama yine de başak burcunu yakaladık.

* Doğumun başladığını nasıl anlıyorsunuz? Su gelince mi, yoksa sancı gelince mi?
Benim önce sancılarım tuttu, suyum gelmedi. Su gelince direkt hastaneye gitmek gerekiyor. Hastaneye geldiğimde ağrılarım çok sıklaşmıştı. Doktorum, "Hemen doğurabilirsin, epidural takmaya gerek yok" dedi ama ben daha fazla ağrıya dayanamayacağım için epidural istedim. Sonra anestezist geldi. Belimden iğne yapıp anestezi verdi. Belden aşağım uyuştu ve hiç ağrı hissetmedim. Doğum sancıları dayanılabilir ağrılar. Bence diş ağrısından daha iyi. İğne yapıldıktan sonra beni monitöre bağlayıp sancıları takip ettiler. Rahim 10 santime kadar açıldığında ise doğumhaneye aldılar. Her şey çok keyifliydi. Sohbet ederek doğurdum.

* Normal doğum bazen estetik gerektirebiliyor ya da menopozdan sonra idrar tutamama gibi sorunlara yol açabiliyor. Bunları göze aldınız mı?
Bunları biliyordum. Bunlar için birtakım egzersizler öneriliyor. Ben bu egzersizleri doğuma hazırlanırken, hamilelik dönemim boyunca yaptım.

* Vajinal doğum sonrası kadınların seks hayatlarının kötü yönde etkilenme riski var. Bundan çekinmediniz mi?
Loğusalık döneminde zaten doktor tarafından bir cinsel perhiz öneriliyor. Onun dışında vajinal doğumun seks hayatını olumsuz etkilediğini zannetmiyorum. Ama sezaryenin etkileri konusunda, bilmediğim için, bir yorumda bulunamam. Gebelik döneminde vücudunu doğuma iyi hazırlarsan, hem doğum kolaylaşıyor hem de sonrası kolay oluyor. Seks hayatın da doğumdan etkilenmiyor. Ama eğer vücut hazırlıklı değilse, vajina kaslarının gevşeyip bozulması gibi bir durumla karşı karşıya kalınabilir.

* Bir anne ne şekilde doğuracağına ne zaman karar vermelidir? Doğum yaklaşınca mı yoksa hamileliğin başında mı?
Doğum şekline doktorla birlikte karar vermek önemli ama ilk karar annenindir. Ben normal doğum istiyordum. Hamileliğin başında, hatta hamile kalmadan önce bu kararı vermiştim. Ama doktor, 'Çatın dar, bebek ters gelir' gibi bir uyarıda bulunsaydı, ona uymak zorunda kalırdım tabii ki. Bence en başında karar vermek önemli çünkü annenin psikolojisi ve hazırlığı doğum sürecini çok etkiliyor. Ben hep, "Normal doğuracağım ve doğum çok kolay geçecek" dedim. Zaten öyle de oldu. Hamilelikte pozitif düşünmek ve olayı doğal seyrine bırakmak çok önemli. Çok endişelenen anne adaylarının doğumunun zor olduğunu çok gördüm. Benim her iki doğumum da aynı gün, aynı saatte, aynı kolaylıkta oldu. Ne isterseniz öyle oluyor; bunu bilmek lazım.

* Doğum anında eşinizin yanınızda olmasını istediniz mi?
İstemedim çünkü o anı görse kesinlikle bayılırdı. Ufacık bir kan görmeye bile dayanamaz. Ben eşlerin normal doğuma girmesini tavsiye etmem. Yanımda sadece anestezistim, doktorum ve hemşirem vardı. Küçük bir doğum odasıydı, kendimi iyi hissettim. Ama doktorum o sabah yurtdışına gitti. Doğumuma patronum Prof. Dr. Bahçeci girdi. Bana, "Artık normal doğum yapan kalmadı, sen nereden çıkarttın? Madem istedin yardım et ki, çabuk yapalım" dedi. Sancılar tam hissedilmediğinden doktor uyarıyor. Bu yüzden ilk seferde doğurdum.

* Bebeğinizi ilk kez gördüğünüzde ne yaptınız?
Ağladım. Bebeği görüyorsun ama inanamıyorsun. Müthiş heyecanlı bir an!