Erkeğin sorunu 'erken boşalma'
Toplumumuzda, her 4 erkekten birinin en büyük sorununun 'erken boşalma' olduğu bildirildi.
Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ercan Abay, her 4 erkekten birinin erken boşalma sorunu yaşadığını belirterek, ''Toplumumuzda erkekler arasında cinselliğin abartılı algılanması, Performans anksiyetesine (kaygı) yol açmaktadır'' dedi.
Prof. Dr. Abay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, psikiyatri ana bilim dalında 5 yıldan bu yana hizmet veren Cinsel İşlev Bozukluğu Polikliniği'nin son 1 yıldır düzenli olarak salı ve perşembe günleri bu hizmeti sürdürdüğünü ifade etti.
Toplumda görülme sıklığı oldukça yaygın olan cinsel işlev bozukluğunun, kadın ya da erkek her 3 kişiden birinin yaşamının herhangi bir döneminde görüldüğünü ifade eden Abay, ancak psikososyal nedenler ve tabular nedeniyle kişilerin genellikle yardım ve çözüm arayışına yönelmediğini söyledi.
Erkeklerde toplumda en sık karşılaşılan sorunun erken boşalma olduğunu belirten Abay, bu da cinselliğin özgürce yaşanmadığı, cinsel deneyimin yetersiz olduğu toplumsal kesim ya da gençlerde sık rastlanan bir sorun olduğunu belirtti.
Her 4 erkekten birinin erken boşalma sorunu yaşadığını anlatan Abay, ''erkekler sertleşme sorunlarını daha fazla ciddiye alarak hekime başvurmaktadır. Toplumuzda erkekler arasında cinselliğin abartılı algılanması, performans anksiyetesine yol açmaktadır'' dedi.
KADINLAR ''VAJİNUSMUS''TAN DERTLİ
Toplumda kadınlarda en sık karşılaşılan sorunların cinsel isteksizlik, uyarılamama, vajinusmus (cinsel ilişkiye girememe) ve orgazm bozukluğu olduğunu belirten Abay, şunları kaydetti:
''Bize başvuran kadınların büyük çoğunluğunda vajinusmus şikayeti görülüyor. Muhafazakar toplumlarda cinselliğin yasaklanması, cinsel eğitimin olmaması, cinselliğin bir tabu olarak algılanması ve bekaretin önemsenmesi gibi etkenler kadınlarda vajinismusun daha yüksek oranlarda rastlanmasına yol açmaktadır.
Vajinusmus psikolojik bir sorundur ve organik bir nedeni yoktur. Tek tedavi yöntemi ise cinsel terapidir ve terapide yüzde 95'lik bir tedavi imkanı sağlanmaktadır.
Cinsel isteksizlik çok yaygın olmakla birlikte bu sorunla başvurular oldukça azdır. Çünkü toplumumuzda kadınların yaşadıkları cinsellikten zevk almaması ve cinselliği bir görev olarak algılaması bu sorununun nedenleri arasındadır.''
tuncer IP: 81.215.210.xxx Tarih : 24.12.2007 13:22:26
Bir doktor bir bilim adamı çeşitli rahatsızlıkların sebebinin toplumsal tabular, bireylerin cinselliği rahat yaşayamamaları vs. diye açıklarsa elbette ki ileri dönemlerde o toplumda cinsel ilişkiye girme yaşı düşer, elbetteki AIDS gibi hastalıklar azalmaz.. İşin çelişkili yani bunun gibi bazı bilim adamları veya aydınlar cinsel ilişkiye girme yaşının düşmemesi için mücadele etmektedirler. Bakın toplumsal sorunların çözümünde birbirimizden nasıl habersizis. Düşün toplumsal sorunlar ortak hareket ederek çözülmez mi? Sen çeşitli söylevlerle adeta gençlere düzenli sex yaşamını tavsiye edeceğine daha yapıcı konuşsan, bu tür problemlerin çözümünün çok kolay olduğunu ve tedavi için çekinecek birşey olmadığını söylesen daha iyi olmaz mı? yani cinsel problem yaşamayalım diye kadın erkek evlilik dışı ilşkilere mi girelim? Böylesi daha mı iyi olacak? Kaldı ki bu da çözüm değil.. Kafası çalışan gençler bu gibi söylevlerden etkilenmezler.
