15
Mayıs
2024
Çarşamba
SAĞLIK

İnönü niçin gönüllü denek oldu?

Türkiye’deki doktoru Hematolog Prof. Ferhanoğlu, NTVMSNBC’ye İnönü’nün klasik ve onaylanmış hiçbir tedaviyi kabul etmeyip, daha önce denenmemiş ilaçları kullandığını, “Belki sayemde bu hastalığa çözüm bulunur” dediğini anlattı.


İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hamatoloji bölümünden Prof. Dr. Burhan Ferhanoğlu, Erdal İnönü’nün; belki hastalığa çözüm olabilir diye daha önce denenmemiş bir tedaviyi istediğini; ileri yaşlarda yan etkileri azaltan ilaç tedavi için “gönüllü denek” olduğunu anlattı. Prof. Ferhanoğlu, İnönü’nün bu tedaviyle iyi bir dönem geçirdiğini, yaşam süresinin de tıp literatürüne göre “makul” olduğunu kaydetti.


NTVMSNBC’nin sorularını yanıtlayan Prof. Ferhanoğlu, Erdal İnönü’nün hastalığı olan Akut Miyeloid Lösemi’de en önemli tedavi yönteminin kemoterapi, yani ilaç tedavisi olduğunu; ameliyat ve radyoterapinin bu kanser türünde fazla etkin olmadığını söyledi. Prof. Ferhanoğlu, şöyle devam etti:

LİTERATÜRE GÖRE YAŞAM SÜRESİ MAKUL
“Erdal İnönü’ye son olarak kemoterapi ilacı Clofarabin’i içeren bir tedavi uygulandı. İlk önce kısmi bir yanıt alındı, ikinci tedavi sırasında bağışıklığı baskılandığı için zatürree ön planda olmak üzere enfeksiyondan kaybedildi. Burada bağışıklığın baskılanmasının yanında yaş da önemli bir faktördür. Literatüre göre Erdal Bey’in bu hastalıktaki yaşam süresi makuldür.”

DENENMEMİŞ BİR TEDAVİYİ KULLANDI
Clofarabin’in bundan önce çok fazla denenmemiş ve tıp literatürüne henüz geçmemiş bir ilaç olduğunu belirten Prof. Ferhanoğlu şöyle devam etti:

“Erdal Bey zaten klasik ve onay almış hiç bir tedaviyi almadı. Tüm bu, bir buçuk yıl içinde kendisinde iyileşme sağlayan tedavi de yine böyle bir deneysel tedavi idi. Bu da ’5 Azasitidin’ tedavisiydi. Bu tedavi de Amerika’da başlamış, Türkiye’de devam etmişti. Ayrıca burada uyguladığımız ‘Vidaza’ kemoterapi ile de iyi bir dönem geçirdi, bir süre iyilik hali oldu ama hastalık nüksedince bu sefer Clofarabin’e geçildi.”

“BELKİ SAYEMDE HASTALIĞA ÇÖZÜM BULUNUR” DEDİ
İnönü’nün MD Anderson’daki tedavisini doktor Elihu Estey’in üstlendiğini belirten Prof. Ferhanoğlu, İnönü’nün deneysel tedaviyi tercih etmesini şöyle anlattı:

“Erdal Bey her zaman tıp ve bilim adına bir çalışmaya katılmayı arzu ediyordu. Yani, ‘benim bu araştırmaya girmemle belki bu hastalığa bir çözüm bulunur’ arzusu vardı ve her iki araştırmaya da bu istek ve düşünceyle girmiştir. Erdal Bey’in kullandığı ilaçlar deneme ilaçlarıdır, bunlarda avantaj da dezavantaj olabilir, çünkü karşılaştırma yapılmamıstır. Erdal Bey’e uygulanan deneysel ilaçların en önemli özelliği ise ileri yaşlarda kemik iliğine etkilerinin biraz daha az olmasıdır. Bu ilaçlar klasik kemoterapiye göre hastanın daha rahat katlanabileceği yan etkiler yapabilir, yani bulantı, halsizlik, kusma gibi farklı yan etkiler açısından daha iyi tolore edilecek ilaçlardır. Ancak dediğim gibi etkinliği henüz kanıtlanmış değildir.”

UMUT VAAT EDEN ÇALIŞMALAR
Ferhanoğlu deneysel tedavilerin geniş hasta kitlesinde uygulanıp takip edilmemiş ancak ön çalışmalarla ve küçük hasta grubu ile umut vaadeden, çalışmaya değer bulunmuş araştırmalar anlamına geldiğini söyledi:

“Bu çalışmalarda araştırma protokolü gereği hastalar, bir tedaviye alınıyor, yanıtları takip ediliyor ve belirli bir sürenin sonunda bu çalışmayla ilgili sonuçlar ve yan etkiler değerlendiriliyor. Ona göre ilacın ya da yöntemin kliniğe ve onaya sunulup sunulamayacağı kanaatine varılıyor. Eğer başarılı görülüyorsa bu çalışmaların sonuçları örneğin Amerika’da FDA dediğimiz kuruluşa sunuluyor, bunlar bilimsel olarak yayınlanıyor ve yayın aşamasından sonra da FDA, ‘evet bu hakikaten tıbba hizmet verebilecek bir araştırmadır’ diyor ve onay alınıyor. Eğer bu çalışmalar, etkin olmadığını gösteriyorsa çalışma o aşamada kalıyor.”

İNÖNÜ’NÜN HEKİMİ OLMAK GURUR VERİCİYDİ
Prof. Ferhandoğlu’nun, ‘Erdal İnönü nasıl bir hastaydı’ sorusuna yanıtı ise şöyle oldu:

“Alçak gönüllü çok saygıdeğer bir büyüğümüzdü. Son derece uyumlu ve bilinçli bir hastaydı, her zaman bilime ve bilim adamlarına yardımcı oldu. Kendisini hiç umutsuz görmemiştim, hep umutluydu, hep neşeliydi. Ona hekimlik yapmak gurur vericiydi.”

TÜLAY SAĞLAM/ NTV-MSNBC
Yayın Tarihi : 1 Kasım 2007 Perşembe 14:30:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?