19
Mayıs
2024
Pazar
SAĞLIK

Konuşma problemlerine dikkat!..

International Hospital Konuşma ve Lisan Patoloğu E. Burcu Ardaman konuşma problemleri ile ilgili bilgi verdi. Çocuklarda ve yetişkinlerde çeşitli sebeplere bağlı olarak konuşma ve lisan bozukluğu gelişebilir. Kimileri çocukluktan kalma bazı olsa da, genelde yetişkinlikte görülen iletişim bozukluklarının çoğu sonradan meydana gelen olaylardan kaynaklanır.

Çoğu yetişkin bütün bir ömür boyu iletişim kabiliyetini korur. Kimileri çocukluktan kalma bazı gelişimsel iletişim problemlerini yetişkinlikte de yaşamaya devam etse de, genelde yetişkinlikte görülen iletişim bozukluklarının çoğu sonradan meydana gelen olaylardır.

Afazi
Afazi, genelde beynin sol tarafında meydana gelen bir hasar sonucu kişinin konuşma, konuşulanı anlama, okuma veya yazma gibi lisan kabiliyetlerini kaybetmesidir. Afaziye yol açan başlıca nedenler arasında beyin kanamaları, vurma, çarpma gibi beyne yönelik travmalar veya lokalize beyin tümörleri gibi hastalıklar gelir. Arazlar kişilerde kendini değişik şekillerde gösterir ve daha önce bahsedilen konuşma, konuşulanı anlama, okuma ve yazma gibi modaliteler değişik biçimlerde etkilenir. Konuşma ve Lisan Patolojisi açısından rehabilitasyon hasta medikal açıdan stabile hale geldiği anda başlamalıdır ve çoğu zaman hasta hastaneden taburcu olduktan sonra da devam eder.

Dizarti
Dizarti, konuşma mekanizmasını kontrol eden kaslardaki bozukluktan doğan konuşma problemidir. Beyne yönelik bir hasardan kaynaklanan bu konuşma probleminde hasta doğru sesi çıkartmakta zorlanır. Konuşması akıcı ve anlaşılır olmaz. Travma, çeşitli hastalıklar, toksinler ve doğumda anlaşılan bir takım beyin hastalıkları dizartiye yol açabilecek çeşitli sebeplerdir.

Bu tip olaylarda Konuşma ve Lisan Patoloğunun görevi dizartinin hastanın konuşmasını nasıl etkilediğini bulmak ve rehabilitasyonu bunları geliştirmeye odaklamaktır.

SES HASTALIKLARI

Yetişkinlerde en çok görülen iletişim problemlerinden biri de ses hastalıklarıdır. Bu hastalık kişilerin seslerini doğru kullanmamalarından kaynaklanacağı gibi nörolojik problemlerden veya ağız, burun ya da larenks yapısındaki bozukluklardan da kaynaklanabilir. Kişilerin nefes kontrolünü, ses perdesini veya ses kalitesini doğru ayarlayamamalarından kaynaklanan durumlar genelde “ses hastalıkları” başlığı altına alınmaz. Bu gibi durumlar direk vokal terapiyle kişilere seslerini nasıl daha doğru kullanacakları öğretilerek düzeltilebilir. Ses telleri veya ağız, burun yapısından kaynaklanan diğer ses hastalıklarında ise hasta önce bir Kulak Burun Boğaz uzmanı tarafından değerlendirilmelidir. Onun önerileri doğrultusunda Konuşma ve Lisan Patoloğu vokal rehabilitasyona başlar.

Larenjektomi

Şüphesiz en dramatik ses problemlerinin başında ses tellerinin cerrahi bir operasyonla alınması gelir. Bu, hastanın gırtlaktan gelen ses kaynağını kaybetmesi demektir. Bu tip hastalar kendilerini sözel olarak ifade edebilmek için yeni bir ses kaynağı geliştirmek zorundadırlar. Konuşma ve Konuşma ve Lisan Patoloğları tarafından yapılan larenjektomi rehabilitasyonu, protez veya elektronik cihazların kullanımı ve özefagus konuşması denilen yemek borusunun yardımıyla konuşma gibi bir takım yöntemleri değerlendirir.

Disfaji
Disfaji en basit anlatımıyla yutma bozukluğudur. Normal yutkunma, hassas kas kontrolü gerektiren karmaşık bir hareket çizgisini içerir. Bu hareketler çok seri bir şekilde yiyecek veya içeceklerin 2-3 saniye içerisinde ağızdan mideye geçmesini sağlar. Beyin kanaması, kafa travması gibi ani gelişen nörolojik hastalıklar veya baş-boyun tümörleri gibi durumlar sonucunda normal yutkunma fizyolojisinde bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Hasta yutarken hava yolunu koruyamayabilir ve bunun sonucunda şiddetli öksürük veya bazı akciğer problemleri ortaya çıkabilir. Yutkunma problemi olan hastaların yutkunmaları Konuşma ve Lisan Patolojisi tarafından klinik ve gerekiyorsa floroskopik muayene ile değerlendirilir. Disfaji rehabilitasyonunda amaç yutma mekanizmasındaki bozukluğu azaltacak bir takım teknikler ve yiyecek içeceklerde yapılan kıvam ayarlarıyla kişinin hava yolunu koruyarak ağızdan beslenebilmesini sağlamaktır.

Kafa Travmaları
Kafa travmaları beynin doğrudan hasar gördüğü veya hasra uğrama riski olan durumlardır. Örneğin, kafaya isabet eden kurşun yaraları beyne doğrudan hasra verirken, çarpma, vurma gibi olaylar hasar riski taşır. Kafa travması geçiren hastaların yaşadığı belli başlı sorunlar arasında konsantrasyon ve hafıza problemleri, öğrenme bozuklukları ve üst düzey düşünce ile ilgili problemler gelir. Bu kognitif problemlerin yanında kişilik değişikliklerine de sıkça rastlanır. Konuşma ve Lisan Patolojisinin rolü bu tip travmalar sonucu ortaya çıkabilecek problemlerin rehabilitasyonunu üstlenmektir.

ÇOCUKLARDA İLETİŞİM BOZUKLUKLARI
I. Çocuklarda Duyma Bozukları
Duyma ve konuşma insanların ana iletişim yollarıdır. Bu nedenle işitmede meydana gelen en ufak bir kayıp kişinin lisan kullanma yeteneğine tesir edebilir. Çocuklarda olabilecek hafif derecede duyma bozuklukları bile lisan gelişimi ve okul başarısını etkiler. Çocuklarda en sık rastlanan işitme kaybı orta kulak iltihaplanmasıyla ilgilidir. Bu enfeksiyonlar şaşılacak bir hızla kendini gösterip yok olduğu için kimi zaman aileler farkına bile varmayabilirler. Hangi nedenle olursa olsun, işitme kaybı olan çocukların sosyal, kognitif ve lisan gelişimi açısından özel eğitime ihtiyaçları vardır.

II. Çocuklarda Lisan Bozuklukları
Çocuklarda lisan bozuklukları veya lisan gelişiminin gecikmesi çok çeşitli nedenlerden dolayı olabilir. Bu bozukluk veya gecikme zihinsel engel veya otizm gibi gelişimsel bir problemin habercisi olabileceği gibi kalıtsal de olabilir. Eğer lisan gelişimi bir süre normal seyrini takip edip sonra bir duraklama dönemine girdiyse bu beyne gelen bir darbeden kaynaklanıyor olabilir. Bazı bebekler problemli bir doğumdan sonra uzun süre yoğun bakımda kalmaktan dolayı kendileriyle konuşan insanlarla sınırlı bir iletişim içinde olmaktan dolayı çevrelerinden yeterli stimulasyon alamayıp lisan gelişimini zamanında tamamlamakta zorlanabilirler. Bazı çocuklar da kognitif eksikliklerinden dolayı çevreden gelen uyarıları gerektiği gibi değerlendiremeyerek lisan problemleri yaşarlar. Bütün bunlardan ayrı bir grup olarak, kimi çocuklarda görülen lisan bozuklukları duygusal, motor, kognitif veya gelişimsel problemlere bağlı olarak açıklanamaz. Görülen bozukluk sadece lisan alanında kendini gösterir ve 2 veya 3. yaşgünü civarı ortaya çıkar. Lisan haricinde fiziksel ve kogntif gelişmeleri yaşa uygun seyreden çocuklarda, bu tip problemlere “spesifik lisan bozuklukları” adı verilir. Çocuklardaki lisan bozuklukları veya gelişim gerilikleri bu çocukları normal gelişen yaşıtlarıyla karşılaştırılarak kararlaştırılır ve uzmanların belirleyeceği amaçlar doğrultusunda terapiye başlanır.

III. Çocuklarda Artikülasyon Bozuklukları
Konuşmaya başlamak bir çocuğun hayatının en önemli adımlarından biridir. Yapılan araştırmalar belli seslerin doğru telaffuzunun belli yaşlarda ortaya çıktığını göstermiştir.
30 - 36 ay: p, b, m
36 - 54 ay: n, y, t, d, k, g
54 - 66 ay: f, v, y, ı
66 - 78 aydan sonra: r, s, z, ç, c, ş, j
Çocuklarda görülen artikülasyon problemlerinin çok çeşitli sebepleri olabilir. İşitme kaybı, ağız-yüz anomalileri, damak-dudak yarıkları veya merkezi sinir sistemi kaynaklı problemler artikülasyon bozukluğuna yol açabilecek durumlardan bir kaçıdır. Çocuklar herhangi bir sesi çıkaramadıklarında bunun neden kaynaklandığını izole etmek nasıl bir terapi izleneceği açısından önemlidir.

IV. Çocuklarda Ses Hastalıkları
Çocukların yaşamlarının ilk 5 senesi içinde çıkardıkları sesler genelde dinleyenler tarafından normal olarak algılanır. Ancak kimi zaman değişiklikler farkedilebilir. Örneğin bir bebeğin ağlama sesi normalden alçak bir perdeden ve hipernazal olabilir. Sesin kalitesinde, perdesinde veya rezonansındaki herhangi bir değişme bir hava yolu veya gırtlak hastalığının ön habercisi olabilir. Bu nedenle okul öncesi veya okul çağındaki çocukların seslerini kullanmalarında herhangi bir değişiklik farkedildiğinde, bir uzmana danışılması şarttır. Çocuklarda meydana gelebilecek ses problemlerinin kaynağı ses telleriyle ilgili bir patoloji, allerji, enfeksiyon veya normalden büyük bademciklerden olabilir. Ayrıca okul çağındaki çocukların devamlı bağırarak seslerini düzenli bir şekilde yanlış kullanmaları da ses tellerinde problemlere yol açabilir. Çocuklarda zamanında ve doğru teşhis edilen ses hastalıklarının tedavisi çabuk ve etkili olur.

V. Çocuklarda Kekemelik
Kekemelik, seslerin ve hecelerin tekrarlanması veya uzatılması kaydıyla konuşmayı tamamlamak için yaşanan mücadeledir. Ancak ifadenin akıcılığında yaşanan her problem kekemelik değildir. Doğru teşhis ve rehabilitasyon için bu ayrımın yapılması çok önemlidir. Konuşma ve lisan patolojisi alanında klinik açıdan en fazla karasızlık yaşanan konulardan biri de kekemelik ve bunun sebepleridir. Günümüze değin ortaya atılan birçok teori ve buna bağlı pek çok terapi yöntemi geliştirilmiştir. Ancak kekemeliğin neden kaynaklandığı konusunda yaşanan çelişkiler tedavi konusunda da yaşanmaktadır. Yapılan araştırmalarda okul çağında kekeleyen çocukların büyük bir bölümünün lise çağına geldiklerinde konuşmalarında bir pürüz kalmadığı görülmüştür. Kekemeliği devam eden çocuklarda ise, terapi için en uygun ve gerçekçi amaç kekemeliği “geçirmek” veya “yok etmek” yerine, akıcı konuşma anlarını çoğaltmaktır.

www.internationalhospital.com.tr
Yayın Tarihi : 15 Kasım 2004 Pazartesi 12:29:10


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
hilal önal IP: 85.110.86.xxx Tarih : 5.11.2007 19:13:04

valla ben iletişim bozukluğu nedir bilmem diyecek kadar iletişim bozukluğu yaşamadım bide türkçeci ödev verdi iletişim bozukluğu ve çözüm yolları diye o yüzden buralaara takılıyorum