22
Mayıs
2024
Çarşamba
SAĞLIK

PKK'nın 'zehir' yalanı ortaya çıktı

İmralı'da hapis yatan terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın yavaş yavaş zehirlendiği yönündeki iddiaya kaynağından yalanlama geldi. Zaman'a konuşan Fransız Dr. Pascal Kintz, "Hiçbir zaman Öcalan'ın zehirlendiğini söylemedim." dedi.

Terör örgütü PKK'nın hapisteki lideri Abdullah Öcalan'ın zehirlendiği yolundaki iddialarına önemli bir yalanlama geldi. Konuyu bir kampanyaya dönüştüren Öcalan'ın avukatlarının, iddialarına delil olarak gösterdikleri Fransız Dr. Pascal Kintz, tetkikler için zehirlenmeden bahsetmediğini açıkladı. Zaman'a konuşan zehirlenme uzmanı Dr. Kintz, "Hiçbir zaman Öcalan'ın zehirlendiğini söylemedim.'' dedi. 1 Mart'ta Roma'da basın toplantısı düzenleyen terör örgütü liderinin avukatları ise, "müvekkillerinden aldıkları 6 saç teline Avrupa'da yapılan metal testinde kronik zehirlenme bulgularına rastlandığını'' öne sürerek, Öcalan'ın zehirlenmekte olduğunu iddia etmişti. Fransız uzman Kintz, laboratuvara gelen kişilerin, saçların Öcalan'a ait olduğunu başta belirtmediklerini, bunu araştırma neticelendikten sonra öğrendiğini ifade etti. Önümüzdeki günlerde daha geniş değerlendirmelerde bulunabileceğini vurgulayan Doktor, "Ben hiçbir zaman Öcalan'ın zehirlendiğini söylemedim. Toksiklenmeden bahsettim. Ve saçların sahibinin doktor tarafından izlenmesi gerektiğini dile getirdim." şeklinde konuştu. Kintz'in açıklamalarını değerlendiren Türk Toksikoloji Derneği Başkanı Prof. Sema Burgaz da, temel olarak, her şeyin içinde zehir bulunduğunu, insanların her gün toksik maddelere maruz kaldığını söyledi. Toksikoloji uzmanı Prof. Gülber Uçar da, "Bir insan zehirlenmiş ise tahlil sonuçlarında bu görülür. Pozitif bilimlerde spekülasyona yer yoktur.'' dedi.

Bir dönem Fransız Analitik Toksikoloji Kurumu'nun başkanlığını yapan ve halen bu kurumun üyesi olan Kintz özel bir biyoloji laboratuvarında çalışmalarını sürdürüyor. Kintz, bir grup doktorla birlikte ölümüne ilişkin tartışmalar devam eden Napolyon'un zehirlenerek öldürüldüğünü iddia etmişti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, terörist Öcalan'ın avukatlarının bu iddialardan yola çıkarak yaptığı ihtiyati tedbir başvurusunu önceki gün reddetmişti.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 'yaşama hakkı' ve 'işkence ve kötü muamelenin önlenmesi hakkı'nın ihlal edildiğini savunan avukatlar mahkemeden Ankara'dan açıklama talep etmesini ve İmralı'ya bir uzman heyeti yollamasını istemişti.

Her insanda toksik var

Fransız doktor Pascal Kintz'in açıklamalarını değerlendiren toksikoloji uzmanları da zehirlenme iddialarına katılmıyor. Zaman'a bilgi veren Türk Toksikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sema Burgaz, temel olarak, her şeyin içinde zehir bulunduğunu, insanların her gün potansiyel olarak toksik maddelere maruz kaldığını söyledi. Bu maddelerin dozunun önemli olduğunu vurgulayan Burgaz, "İnsan vücudunun günlük ihtiyacından fazla tüketilmesi halinde su ve tuz da toksik olabilir.'' dedi. Bir başka toksikoloji uzmanı Prof. Dr. Gülber Uçar da, "Eğer bir insan zehirlenmiş ise tahlil sonuçlarında bu görülür. Pozitif bilimlerde spekülasyona yer yoktur.'' dedi. Yard. Doç. Dr. Rıfat Battaloğlu ise "Saç telinde krom ve stronsiyum bulduk" demekle bir kişinin zehirlendiği sonucuna varılamayacağını vurguladı. Kromun ve stronsiyumun pek çok farklı formu bulunduğunu hatırlatan Battaloğlu, "Açıklamada kromun hangi formunun, desilitre içinde ne kadar mikrogram değerinde bulunduğu verilmeli." dedi. "Öcalan'ın saç telinde normal değerin 7 katı oranında krom bulunduğu" yönündeki değerlendirmenin de bilimsel olmadığını belirten Battaloğlu, "Bu tür toksik maddelerde normal değer kişinin yaşadığı yere göre değişir. Dolayısıyla normal değerin 7 katı gibi bir değerlendirme yapılamaz. Verilen sonuçlar bilimsel değil, hiçbir bilim adamının da böyle bir değerlendirmede bulunacağını sanmıyorum." şeklinde konuştu. Saç analiziyle ortaya çıkan bazı ağır metallerin "Bu kişi zehirlenmiştir." diye yorumlanamayacağını da ifade eden Rıfat Battaloğlu. hemen hemen herkesin vücudunda çeşitli toksik maddeler bulunduğunu kaydetti. Toksikoloji uzmanı, saç teli analizlerinde örneğin nasıl alındığının da sonucu etkileyebileceğine dikkat çekti. Abdullah Öcalan'ın avukatları, terörist başının Fransa'da analiz ettirilen saç örneklerini hapishaneden ceplerinde taşıyarak çıkardıklarını açıklamıştı.

Dr. Kintz toplantıya da katılmamıştı

Nevruz öncesi Türkiye'de tansiyonu yükselten 'Abdullah Öcalan'ın zehirlendiği' iddiasının ortaya atıldığı Roma'daki basın toplantısına doktor Pascal Kintz'in katılmaması dikkat çekmişti. Kintz ise açıklamasında hiçbir şekilde 'zehirlenme' ifadesini kullanmadığını söylüyor.

'Duvar boyasından zehirlenmiş olabilirim'

Teröristbaşı Öcalan, tutulduğu odanın bir yıl önce boyandığını belirterek, zehirlenmenin duvar boyalarından kaynaklanmış olabileceğini söyledi. Zehirlenme iddialarının ardından ilk kez ailesi ve avukatlarıyla görüşen Öcalan'ın görüşme notları terör örgütüne yakınlığıyla bilinen birçok internet sitesinde yayınlandı. Terörist Öcalan, "Boyadan şüpheleniyorum. Bu duvarlar, oda, muhakkak incelenmeli." dedi. İddialar üzerine, geçtiğimiz hafta İmralı Adası'na giden sağlık ekibi, muayene ettikleri Öcalan'dan aldığı saç, kan ve idrar örneğini Adli Tıp Kurumu'na göndermişti. Demokratik Toplum Partisi Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, iddiaların bağımsız bir kuruluş tarafından incelenmesini istemişti. 


Ali İhsan Aydın - Necip Çakır/zaman
Yayın Tarihi : 10 Mart 2007 Cumartesi 13:01:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Ahmet IP: 88.229.51.xxx Tarih : 11.03.2007 13:19:59
Terörün aptal oyuncakları bu oyuna da alet edildiler. Bir katil' in bu kadar kıymete bindirilmesi kendisini bile şaşırtıyordur şüphesiz. Umarım bu oyuncakların ailelerinin de başına gelir bu katil gibi kişiler de anlarlar o zaman katili savunmanın yanlışlığını.

c onen IP: 88.104.97.xxx Tarih : 10.03.2007 14:15:02
zaten bunlarin hangi dedigi,dogru ki yaklasik 35 senedir halki ne amaca hizmet ettigi bilinmeyen bir mecaraya surukleyen kokusmus bir ideolojinin sahibi bu kisilerin savunmus oldugu ve bunu empoze etmek istedigi bu dusunce ve tavirlarlarin hangisi dogru ki, yillarca zehir ticareti,insan ticareti,kara para aklama, milletten zorla harac alma,milleti cesitli kutuplara bolme ,tehdit,yalan ve talan ticaretinin ortagi olan bu kisiler, ve bunlarin pesine korukorune halkida takmaya calisan bu zaptirik lerin ne dedigi dogru ki,bu son idialarida dogru ciksin.