29
Nisan
2024
Pazertesi
SAĞLIK

Türkiye'nin hastalık haritası

Doğu’da tifo ve hepatit Batı’da kanser yaygın. Sağlık Bakanlığı, Türkiye’nin hastalık haritasını çıkardı. Doğu bölgeleri bulaşıcı hastalıklarda ilk sırada. Ülke genelinde geçen yıl tifoya yakalanan 5 bin kişinin 4 bini Güneydoğu’da yaşıyor.

Karadeniz'de kanser vakalarının arttığı, buna 1986 yılındaki Çernobil faciasının yol açtığı iddiaları Türkiye'nin hangi bölgesinde hangi hastalıkların yaygın olduğu sorusunu da gündeme getirdi.

Sağlık Bakanlığı, Karadeniz'deki kanser artışının Çernobil'den kaynaklanmadığını açıklarken, Türkiye’nin hastalık haritasını da çıkardı. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, yaptığı çalışmayla, geçen yıl hangi hastalıkların hangi bölgede yaygın olarak görüldüğünü tespit etti. Kurum, tifo, kabakulak, menenjit, kanser, verem gibi yaklaşık 20 hastalığın bölgelere göre dağılımını belirledi.

Haritada, bulaşıcı hastalıklarda Doğu ve Güneydoğu Anadolu ilk sırada yer aldı. 20 hastalığın 12'sinin bu bölgelerde yaygın olduğu ortaya çıktı. Kirli su ve besinlerden insana bulaşan tifo, kanlı ishal ve hepatit A gibi hastalıklar ile sıtma, şark çıbanı, tetanos, menenjit ve hepatit B en çok Güneydoğu'da görülüyor.

Türkiye genelinde yaklaşık 5 bin kişi tifoya yakalanırken, G.Doğu'da her yüz bin kişiden 64'ü tifo. Doğu Anadolu Bölgesi'nde en çok görülen hastalıklar ise boğmaca, brucella, şarbon ve mide kanseri. Mesane ve akciğer kanserinin yaygın olduğu Ege’de kızamıkçık ve kabakulak vakaları da yüksek. Bölgede her yüz bin kişiden 64'ü kabakulağa yakalanıyor.

Karadeniz'de yaygın olarak rastlanılan hastalıklar kızamık, hepatit C ve akciğer kanseri. Kızamığın görülme oranı yüz binde 20. Özellikle kan ve cinsel ilişki ile bulaşan hepatit C’de ilk sırayı Karadeniz alıyor. Diyabetin en çok ortaya çıktığı bölge Marmara ve Akdeniz; her bin kişiden 35'i şeker hastalığına yakalanıyor. AIDS'te Marmara Bölgesi ilk sırada.

Türkiye’nin hastalık haritasını Zaman’a değerlendiren Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan, bulaşıcı hastalıklar konusunun altını çiziyor. Bu konuda, ‘yeterli ve dengeli beslenme, aşılama, uzaklaştırma, kişisel ve çevresel hijyen önlemleri’nin alınabileceğine dikkat çekiyor.

Yetersiz ve dengesiz beslenmenin bulaşıcı hastalıklara karşı direnci düşürdüğünü vurgulayan Buzgan, kişinin hastalık etkeniyle karşılaşmadan önce aşılanması durumunda virüse karşı korunmuş olacağını belirtiyor. Kızamık hastalığına karşı 18 milyon çocuğun aşılandığına dikkat çeken Buzgan, tetanos aşı kampanyasının devam ettiğini belirtiyor.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Akdur, özellikle kirli su ve besinden kaynaklanan bulaşıcı hastalıkların Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaygın olduğunu söylüyor.

Bölgede su sıkıntısının bulunduğuna dikkat çeken Akdur, “İnsanlar ne kadar hijyenik ortam sağlarlarsa o kadar bu hastalıklardan uzak olurlar. Kişisel temizliğe dikkat edilmeli. Sebze ve meyveler suda bekletilerek temizlenmeli.” önerisinde bulunuyor.

Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ABD Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mehmet Taşyaran ise son yıllarda bulaşıcı hastalıkların önemli oranda azaldığını vurguluyor. Kalp ve damar hastalıklarının arttığına dikkat çeken Taşyaran, “Türkiye geliştikçe, temiz olmayan gıda ve sulardan bulaşan hastalıkların görülme oranı da azaldı.” diyor.

Hastalık haritasına göre verem hastalığında yüzde 50 oranında bir azalma var. 1990 yılında yüz bin kişiden 44’ü hastalığa yakalanırken, bu oran bugün yüz binde 24’e düştü. Ulusal Verem Savaş Dernekleri Federasyonu’na göre ise Türkiye’de 10-20 milyon arasındaki kişi bu hastalık virüsünü taşıyor. En çok öldüren hastalıklardan biri olarak bilinen vereme her yıl ortalama 25 bin kişi yakalanıyor.

Ülkedeki kanser hastalarının sayısında da her yıl yüzde 6’lık bir artış görülüyor. Her bölgede farklı kanser türlerinin görüldüğünü belirten Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, bölgeler arasındaki farklılıkları şöyle açıklıyor: “İç Anadolu’nun batı, Ege Bölgesi’nin doğu kesimindeki doğal yeraltı sularında, akciğer ve mesane kanseri riski doğuran arsenik kirlenmesi var.

Doğu Anadolu’da da yemek alışkanlıkları nedeniyle özellikle besinleri çok sıcak yemekten, mide kanseri açısından çok riskli bir bölge tespit ettik. Dolayısıyla İç Anadolu’da, eski yanardağların olduğu bölgede akciğer zarı, İç Anadolu’nun batı ve Ege’nin doğusunda akciğer ve mesane, Doğu Anadolu’da mide, bazı termik santralların çevresinde de akciğer kanseri görülüyor.”

72 ilde AIDS vakası görüldü

Çağın vebası olarak bilinen AIDS hastalığında vaka sayısı her yıl giderek artıyor. Sağlık Bakanlığı, 2005 yılının ilk 6 ayında 175 yeni vaka tespit etti. Toplam 2 bin 97 vakanın bulunduğu Türkiye’de hastalık 72 ile yayılmış durumda.

Dünyada her gün yaklaşık 14 bin kişiye AIDS bulaştığını kaydeden Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Uzm. Dr. Turan Buzgan, bu kişilerden 2 bin kadarının 15 yaşın altındaki çocuklar olduğuna dikkati çekti.

Türkiye’deki AIDS hastalarının bin 25’i İstanbul’da, 330’u Ankara’da, 253’ü İzmir’de yaşıyor. Şimdiye kadar sadece Adıyaman, Erzincan, Hakkari, Bitlis, Batman, Ardahan, Iğdır, Siirt ve Kars’ta AIDS vakasına rastlanmadı.



Zaman/Mehmet Baki
Yayın Tarihi : 20 Ağustos 2006 Pazar 13:50:20


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?