Yakın zamana kadar bunamanın (demans) yaşlılıktan kaynaklanan doğal bir süreç olduğu düşünülüyordu. Şimdi ise bir sağlık sorunu olduğuna inanılıyor. Ortalama ömür arttıkça, nüfus yaşlandıkça daha sık görülmeye başlandı. Farklı ülkelerden 12 uzman, bunamanın dünya haritasını çıkardı. Geleceğin sağlık politikalarına ışık tutacak tahminlerde bulundu. Sonuçlar, The Lancet dergisinde yayımlandı.
İngiltere’den istatistik uzmanı Prof. Dr. Martin Prince’in koordine ettiği uluslararası araştırmaya göre, halen dünyada 24.3 milyon bunama hastası var. Aralarına her yıl 4.5 milyon kişi ekleniyor. Yani her 7 saniyede, yeni bir hasta. 2040’ta sayının 81 milyona ulaşması bekleniyor. Türkiye’de şu anda 220 bin hasta bulunuyor. Ancak bu sayının 2020’de 375 bine, 2040’ta ise 826 bine çıkması bekleniyor. Bunama hastalarının yüzde 65-70’i Alzheimerlı.
Kalbe iyi gelen her şey beyne de iyi gelir
Alzheimer’ın nedeni kesin olarak bilinmiyor. Bir grup araştırmacı, hücreler arasında beta-amiloid proteinlerinin birikmesini sorumlu tutuyor. Bir grup ise TAU denilen proteinin hücrelerin içine çökmesinden kaynaklandığını düşünüyor. Bir üçüncü grup ise bu iki nedeni tetikleyen bir üst mekanizmaya inanıyor. 2005 Eylül’ünde, İstanbul’da gerçekleştirilen Dünya Alzheimer Kongresi’nin iki toplantısı, demansın önlenmesi ve tedavi yöntemlerine ayrılmıştı. Kongrenin başkanlığını üstlenen Prof. Dr. Murat Emre, kalp sağlığıyla Alzheimer arasında yakın ilişki bulunduğunu söylüyor: "Yaşlandığınızda bunamak istemiyorsanız kalbinize iyi davranın. Kalbinize iyi gelen her şey, beyniniz için de iyidir. Örneğin yüksek tansiyon Alzheimer için önemli bir risk faktörü. Yüksek kolesterol de öyle. Bol meyve ve sebze yiyin, sıvı yağları tercih edin."
SADECE HASTALARIN DEĞİL, YAKINLARININ HAYATI DA DEĞİŞİYOR
Bunama sadece hastaları değil, onlara bakmakla yükümlü yakınlarını da etkiliyor. Hastalığın artışını önleyecek etkin sağlık politikaları geliştirilmezse, Türkiye’de 35 yıl sonra, her hastanın ortalama iki yakını olduğu düşünülerek, 2.5 milyon demans mağduru olacağı tahmin ediliyor. Şu anda Alzheimer ve diğer bunama hastalarına yönelik yeterli bakım evi, gündüz bakım evi bulunmuyor.
E vitamini efsanesi yıkıldı gingo biloba umut veriyor
1996’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına dayanan doktorlar, erken dönem Alzheimerlılara günde 2000 ml. E vitamini veriyordu. E vitamininin Alzheimer hastalığının gidişatını yavaşlatabileceğini düşünüyorlardı. Ancak yeni sonuçlanan bir araştırmada, yöntemin işe yaramadığı anlaşıldı. E vitamini tahtından indi, yerine en azından şimdilik "gingo biloba" çıktı. Son 10 yılda yapılan dar kapsamlı araştırmalarda, beyin damarlarını açıcı özellik taşıyan gingo’nun Alzheimer başladıktan sonra yüksek dozda kullanıldığında, hastalığın etkilerini durdurduğu, hatta kısmi geri dönüş sağladığı görülmüştü. Aynı araştırmalar, unutkanlıktan yakınan sağlıklı kişilerde ise bu ilacın herhangi bir etki yapmadığını göstermişti. Şimdi Dünya Sağlık Örgütü’nün desteğiyle, 3 bin hasta üzerinde büyük bir araştırma yürütülüyor. Gingo bilobanın, Azheimer’a dönüşme riski yüksek olan, bellek bozukluğu başlamış hastalardaki etkisi inceleniyor.
ALZHEİMER’A KARŞI ALTERNATİF TEDAVİLER
Aşı yöntemi: Alzheimer hastalarının beyninde bir tür protein olan beta-amiloid birikiyor. Birikim, beyin hücrelerinin ölmesine yol açıyor. Normalde bağışıklık sisteminin bu proteinlere tepki göstermesi gerekiyor. Ancak bağışıklık sistemi beta-amiloid’i tanımlayamıyor, tepki vermiyor. Sonuçta Alzheimer ortaya çıkıyor. Aşı yönteminde deri altına beta-amiloid veriliyor. Vücudun proteini tanıyıp, yabancı ve düşman olarak algılayıp, ona karşı savaş açması sağlanıyor. Aşı yöntemi hayvanlarda denendi, başarılı oldu. Üretilen antikorlar beyine gidip çöken proteine bağlanıyor, beyni bu maddeden kurtarıyordu. Tıp dünyasında geniş yankı yaratan araştırma, daha sonra 300 hastada denendi. Beyinde iltihaplanmaya benzer bir reaksiyon geliştirdiği görülünce, durduruldu. Dört yıl önce rafa kaldırılan araştırmaya tam "öldü" gözüyle bakılırken, beyindeki reaksiyonun nedeni anlaşıldı. Aşıdaki beta-amiloid molekülü küçültüldü. İltihaba sebep olduğu düşünülen parçadan arındırıldı. Tekrar denenmeye başlandı.
7 Amiloidlerle savaşacak madde aranıyor: Tıpta boyamada kullanılan Kongo Kırmızısı’nın, amiloidlerin bir noktada toplanıp, çökmesini engellediği ortaya çıktı. Deniz canlılarından elde edilen bazı moleküllerin de aynı işi yapabildiği anlaşıldı. Yine uzun zamandır bilinen bazı basit kimyasalların, aynı amaçla kullanımı üzerine çalışmalar devam ediyor.
7 TAU’ya yönelik tedaviler: Alzheimer’ın asıl sebebinin beyin hücrelerinin içinde TAU proteinin birikmesi olduğuna inananlar, tedavi çalışmalarını bu yönde sürdürüyor.
ÜLKELERE GÖRE BUNAMA HASTASI SAYILARI
Ülke 2005 2020 2040
ABD3.280.0004.390.0007.760.000
Afganistan36.80062.200131.000
Almanya1.030.0001.470.0001.990.000
Arjantin315.000462.000760.000
Avustralya161.000233.000412.000
Avusturya98.400132.000197.000
Bangladeş141.000245.000600.000
Belçika134.000179.000253.000
Bosna-Hersek24.40043.70072.400
Brezilya729.0001.390.0003.230.000
Çin5.980.00010.200.00022.500.000
Danimarka63.70080.200117.000
Fransa752.0001.030.0001.540.000
Güney Afrika60.900104.000164.000
Hindistan1.750.0003.010.0006.260.000
İspanya525.000707.0001.010.000
İsveç133.000158.000223.000
İtalya798.0001.050.0001.360.000
Japonya1.540.0002.640.0003.670.000
Kanada352.000523.000953.000
Katar7002.70011.000
Kenya30.60048.70088.100
Küba96.100146.000257.000
Malezya67.600139.000355.000
Meksika435.000810.0001.850.000
Mısır198.000348.000777.000
Nepal27.70045.20094.000
Pakistan352.000608.0001.330.000
Peru85.500161.000362.000
Rusya1.090.0001.390.0001.980.000
Suudi Arabistan39.60083.700257.000
Türkiye220.000375.000826.000
Yemen28.10047.300115.000
Yunanistan41.000196.000257.000
Zimbabwe16.00021.90020.500
Hürriyet Pazar/Mesude ERŞAN
Yayın Tarihi :
8 Ocak 2006 Pazar 10:58:29
Güncelleme :8 Ocak 2006 Pazar 12:58:35