20
Mayıs
2024
Pazertesi
SİYASET

BİR EL ATIN DA ERDOĞAN 'TİRAN'LAŞSIN

AKP'nin 2-3-4 numaraları artık yok! Erdoğan'ı yanlış yaparsa uyaracak yok! Anayasa Mahkemesi tehdidi sona erdi! Asker müdahil olmuyor! 'Darbe'ciler yok! Artık bir yandaş medya var... Artık nolur sizce?

HÜRRİYET'TEN AHMET HAKAN YAZDI...

DENİZ Baykal mutsuz, Hüsamettin Cindoruk öfkeli, Sabih Kanadoğlu şaşkın, Vural Savaş kontrolsüz, Türkan Saylan umutsuz, Canan Arıtman taşkın, Yekta Güngör Özden karamsar, "Ergenekon sanıkları" yılgındır...

Buna mukabil...

Köksal Toptan rahat, Tayyip Erdoğan muzaffer, Abdullah Gül mütebessim, Fethullah Gülen maddi ve manevi olarak müsterih, Nazlı Ilıcak mağrur, iş dünyası gizliden gizliye iyimser, AKP milletvekilleri "çak" yapmaktadır...

Tablo budur...

Sonuç olarak:

Laikler yenilmiş, Tayyip Erdoğan büyük bir zafer kazanmıştır...

"Kapatmama kararı"nın matematiğine gizlenen, "laiklerin ağzına bir parmak bal çalma" durumu, sonucu asla değiştirmez...

Yani...

"Çok ciddi uyarı aldılar", "Mahkeme AKP’nin laikliğe karşı eylemlerin odağı olduğunu tescil etti" ya da "Bundan böyle daha dikkatli olmak zorundalar" cümlelerinin, tartışmalarda laik kesime argüman olmanın ötesinde hiçbir karşılığı yoktur...

O halde vakit kaybetmeyelim ve sorulması gereken soruyu soralım:

"Bu zaferin ardından nasıl bir Tayyip Erdoğan portresi çıkacak?"

"Tiranlaşma temayülü" artarak sürecek mi?

"Firavunlaşma ihtimali" giderek yükselecek mi?

"Putinleşme sendromu" daha fazla nüksedecek mi?

* * *

Tabloya bakalım:

"İkinci adam" Çankaya’ya gönderilmiş...

"Üçüncü adam" Manisa’da kabuğuna çekilmiş...

"Dördüncü adam" başarısız bir başkaldırıya girişerek diskalifiye olmuş...

"Arıza çıkarma potansiyeli" taşıyan bütün isimlerin kelleleri gitmiş...

"Birinci halka", sadece emir ve talimatları uygular halde.

"İkinci halka" ise "Sen Allah’ın lütfusun" tarzında cümlelerle iyiden iyiye mürit psikolojisine kapılmış...

Erdoğan’a parti içinde bırakın "Ey Tayyip! Yanlış yaparsan seni kılıcımızla düzeltiriz" diyebilecek babayiğitleri, "gık"ını çıkaracak bir Allah’ın kulu bile kalmamış...

Bir "Akşemsettin" yok, bir "Molla Gürani" yok...

Oğullarından birinin "Mağrur olma" uyarısı da olmasa...

Erdoğan’a "Ey oğul... Bundan böyle..." diye başlayan Şeyh Edebali öğütlerini anımsatacak adam kalmamış...

Devam edelim:

Anayasa Mahkemesi tehdidi sona ermiş...

Rektör değişimleriyle YÖK’ün "hükümet karşıtı eylemlerin odağı" olma durumu büsbütün ortadan kalkmış...

Askerin müdahil olma ihtimalinin sıfır olduğu dost düşman herkesin kafasına dank etmiş...

"Rakip" desen yok... En esaslı rakip "Parti kapatılsın / Tayyip yasaklansın" beklentisinin arkasına saklandığından şimdi düş kırıklığı içinde debeleniyor.

Ortalığı karıştırıp "darbe ortamı" yaratacak başıbozukların bir kısmı kodese tıkılmış...

Geri kalanlar ise "kodese tıkılma" tehdidi altında...

Ayrıca...

Artık bir yandaş medya var...

Bir yazar Tayyip’e çaktı mı üstüne çullanacak en az on adet yandaş yazar var...

* * *

Kısacası...

Memleket Tayyip Erdoğan açısından öyle bir gül bahçesine dönmüştür ki...

Bir tanecik bile "diken" kalmamıştır...

Tiranları doğuran...

Firavunları ortaya çıkaran...

Putin’i Putin yapan...

Koşullardır bunlar...

Nefis sahibi bir insan olarak Tayyip Erdoğan’ın bu koşullar altında tiranlaşmaması çok zordur...

"Firavunlaşma temayülü"ne karşı tek başına direnebilmesi için müthiş bir efor sarf etmesi gerekir...

Yani...

Erdoğan çok zorlu, çok çetin bir "büyük cihat" imtihanıyla karşı karşıyadır...

Ben bu saatten sonra kendisine bu konuda elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım...

Ahmet Taşgetiren Abi, Ali Bulaç Üstat, Nazlı Hanımefendi, Hayrettin Hocam, Fehmi Bey, Gülay Abla...

Bence siz de bir omuz verseniz çok iyi olur...

HÜRRİYET/AHMET HAKAN
Yayın Tarihi : 1 Ağustos 2008 Cuma 16:32:05
Güncelleme :4 Ağustos 2008 Pazartesi 10:43:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?