16
Mayıs
2024
Perşembe
SİYASET

Abdullah Gül'ün köşk ekibi

Erdoğan’ın ‘takımı’ henüz belli olmadan, gözler Çankaya takımına dikildi. Gül, Köşk’e çıkarsa beraberinde kimleri götürecek? Askerle diyaloğu iyi olan Uğur Ziyal’in genel sekreter, Gül’e adaylık sürecinde yardımcı olan Ahmet Sever’in de basın müşaviri olması gündemde

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığına yeniden aday olmasının ardından, kulislerde Köşk’te birlikte çalışacağı A takımında kimlerin yer alabileceği konuşulmaya başladı. Gül’ün, 4.5 yıllık süreçte birlikte çalıştığı isimlere yer vermesi bekleniyor.

Gül’ün cumhurbaşkanlığı görevini üstlendikten hemen sonra Köşk kadrosunda radikal değişiklikler yapması beklenmiyor. Ancak, Cumhurbaşkanı Sezer’in görev süresinin bitmesiyle, Köşk’teki bazı kadrolarda otomatik olarak yenilenme olacak. İlk etapta, cumhurbaşkanı altındaki en önemli koltuk olan genel sekreterlikte değişiklik gündemde.

SEKRETER EMEKLİ

Sezer’in Köşk’e veda ettiği tarihte, şu andaki Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kemal Nehrozoğlu da yaş haddinden emekliye ayrılacak. Gül’ün Dışişleri’nde birlikte mesai yaptığı isimlerden birini Cumhurbaşkanlığı Genel Sektererliği’ne getirme ihtimalinin yüksek olduğu belirtiliyor. Bu koltuk için kulislerde Türkiye’nin Roma Büyükelçisi Uğur Ziyal’ın ismi öne çıkıyor.

Irak savaşı ve 1 Mart tezkeresinden önce ABD ile yapılan pazarlıklar döneminde Dışişleri Müsteşarlığı görevini başarıyla yürüten Ziyal, Ege konusunda Atina ile Ankara arasında uzun süredir sessizce yürütülen görüşmelerde de Türk tarafını temsil etti. Ziyal, askerlerle iyi diyaloğu olan bir diplomat olarak biliniyor.



KORUTÜRK DEVAM MI

En çok merak edilen konulardan birisi de, Gül’ün, Sezer döneminde Köşk’e Dış Politika Danışmanı olarak atanan Büyükelçi Zergün Korutürk ile çalışmaya devam edip etmeyeceği. Gül’ün başbakanlığı döneminde özel kalem müdürlüğünü yapan, Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu’nu yanına alabileceği belirtiliyor.

ESKİ GAZETECİ DE VAR

Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığı süresince basınla ilişkilerinde ismi öne çıkan, eski gazeteci, Başbakanlık AB İletişim Grubu Başkanı Ahmet Sever’i de yanına alabileceği ifade ediliyor. Sever’in Köşk’te basın halkla ilişkiler bölümünün başına gelmesinin sürpriz olmayacağı belirtiliyor.

ÇANKAYA SÖZCÜSÜ

Abdullah Gül, eski cumhurbaşkanlarından Turgut Özal gibi, danışmanlık koltuğunun haricinde Çankaya’ya bir de sözcülük pozisyonu getirebilir. Sezer döneminde eski dış politika danışmanı ve sözcüsü Sermet Atacanlı, birkaç kez basın toplantısı yapmış, ancak bir süre sonra bu uygulamadan vazgeçilmişti.



Cumhurbaskanı Kayserili

MHP, Kayserili Abdullah Gül’ün karşısına, Kayserili Sebahattin Çakmakoğlu’nu çıkardı. MHP, 7 yıl önce de cumhurbaşkanı adayı olarak göstermeyi düşündüğü Çakmakoğlu’nu bu kez resmen Meclis Başkanlığı’na bildirdi. Eski Milli Savunma Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı Çakmakoğlu’nu Köşk’e aday gösteren MHP, böylece Çankaya yarışında ‘Kayseri kriteri’ni belirlemiş oldu.

MHP, 57. hükümet döneminde de Çakmakoğlu’nu cumhurbaşkanlığına aday göstermeyi düşünmüş; ancak Ecevit’in önerisiyle Ahmet Necdet Sezer ismi üzerinde uzlaşınca, Çakmakoğlu başvuru yapmadan adaylıktan vazgeçmişti. MHP, ‘7 yıllık dilekçeyi’ dün Genel Sekreter Cihan Paçacı başkanlığında 12 kişilik bir heyetle TBMM Başkanlığı’na sundu.

1930 Kayseri doğumlu Çakmakoğlu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler ve Hukuk Fakültesi mezunu. Milli Güvenlik Akademisi’ni bitiren Çakmakoğlu, valilik, Emniyet genel müdürlüğü, Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı müsteşarlıkları ile Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı ve bakanlık yaptı.



DTP’den Gül’e ‘şartlı’ destek

DTP Genel Başkanvekili Nurettin Demirtaş, Merkez Yürütme Kurulu’nda (MYK), cumhurbaşkanlığı seçiminde ‘’TBMM Genel Kurulu’na katılma, ancak Abdullah Gül’e destek vermeme’’ yönünde eğilim ortaya çıktığını söyledi. Demirtaş, DTP Genel Merkezi’nde dün yapılan 3 saatlik MYK toplantısına ilişkin yaptığı açıklamada, şunları söyledi: “Biz, ilkesel olarak Kürt sorununun demokratik çözümü konusunda açılımlar yapmaya aday, bu zihniyeti beyni ve yüreğinde taşıyan ve cesurca Türkiye gündemine getirecek, her şeyden önemli olanı da yıllardır akan kanı durduracak, ülkede kalıcı bir barış ortamını sağlayacak bir yaklaşım bekliyorduk. Sayın Gül’ün ‘genel demokratikleşme içerisinde ülkenin tüm sorunları çözülebilir’ biçiminde genelgeçer bir yaklaşım göstermesi yeterince tatmin edici bulunmamıştır. Şayet bu aşamadan sonra da açık yaklaşım görülmezse cumhurbaşkanı seçiminde Meclis’te bulunmayı ancak oy vermemeyi kendi grubumuzda değerlendireceğiz ve tartışacağız. Son kararı grubumuzla birlikte vereceğiz.”

akşam
Yayın Tarihi : 18 Ağustos 2007 Cumartesi 07:51:49
Güncelleme :18 Ağustos 2007 Cumartesi 07:56:43


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?