22
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

Ağar, meydanlardan memnun

Mehmet Ağar: Bu sefer, Köşk'ü kilitleyen kilitlenir...

Zaman gazetesinden EkremkDumanlı'nın, notları...


22 Temmuz yaklaştıkça seçim heyecanı da artıyor. Siyasetin nabzı meydanlarda atıyor artık. Böyle dönemlerde gazete olarak hoş bir geleneğimiz var. Bütün siyasi parti liderlerine davette bulunuyoruz ve o parti için önemli sayılan bir mitingi yerinde takip ediyoruz.

Programlarımız örtüşünce biz de kendimizi meydanlarda buluyoruz. Dün Demokrat Parti lideri Mehmet Ağar ile beraberdik. Ankara temsilcimiz Mustafa Ünal ile beraber 10 kişilik küçük bir uçakla Ankara'dan Samsun'a doğru yolculuğumuz başladı. Ağar, TRT'de yayınlanacak olan seçim konuşmaları çekiminden gelmiş. Bu konuşmaların siyasi bir gelenek olduğunu, özel televizyonların çoğalması ve medyanın gelişmesi ile bu konuşmaların eski siyasi etkisinin kalmadığını konuşuyoruz. "Bir bağımsız aday bile bir parti lideri kadar televizyona çıkıyor." diyor Ağar. Yine de TRT'deki 10 dakikalık konuşmanın nostaljik ve geleneksel yanına karşı çıkmıyor.

25 dakika sürecek diye bindiğimiz küçük uçak yolculuğumuz 45 dakikalık bir seyrüsefer ile ancak Samsun'a varabiliyor. Çünkü bizden önce inen iki uçak rötarlı bir şekilde Samsun'a varmamıza sebep oluyor. Hal böyle olunca Ağar ile sohbet etmeye devam ediyoruz. Bu sohbetin ayrıntılarını yarınki Zaman'da uzun uzun bulabileceksiniz. Şimdi miting alanındaki atmosferden bahsetmek istiyorum.

İlk mitinglerde ortaya çıkan boşluklar, Ağar'ın moralini bir hayli bozmuştu. Şimdi daha neşeli ve daha umutlu. Meydanların yeni yeni ısındığını düşünüyor. İlk haftalarda parti teşkilatlarının havaya giremediğini, zaman içinde DP'ye medyada reva görülen muamelenin parti teşkilatını hareketlendirdiğini söylüyor. Bu açıdan baktığında CHP-MHP koalisyonu tartışmasının ve DP'nin barajın altında olduğuna dair söylentilerin bir siyaset mühendisliği olduğunu düşünüyor. Bu mühendisliğe sadece partisinin değil, halkın da büyük tepki gösterdiğini ve bu yüzden tabii bir seyir içerisinde partisinin meydanları doldurduğuna inanıyor Ağar. Bu minvalde analiz yaparken günde iki, hatta üç miting yaptıklarının altını çiziyor. Çok sayıda miting açıklayıp da sonra bu listeyi tamamlayamayan bazı partilere gönderme yapmayı da ihmal etmiyor. Başörtüsü konusunu seçim bildirgesine alan Mehmet Ağar, bu konuyu şu cümle ile özetliyor: "Başörtülü çocuklarımız ile başı açık çocuklarımız yan yana aynı sıralarda oturduğu an Cumhuriyet'imizin gücü daha iyi anlaşılacaktır." Bu düşüncesini meydanda da tekrar ediyor Mehmet Ağar. Bu meseleye sıcak bakan bir kesimin olduğu aşikâr; çünkü meydanda başörtülü katılımcıların da varlığı hissediliyor.

DP lideri, "Samsun'un kızı Suna" olarak ilan edilen Suna Vidinli'ye büyük bir destek veriyor... "Bizim kızımız" diye hitap ettiği ve örnek verdiği Vidinli'yi kürsüden halka takdim ediyor. Meydandan gelen destek de az değil. Demokrat Parti tabanı kısa sürede Suna Vidinli'ye alışmış gözüküyor. Dönüş yolunda aramıza Ümit Zileli (Cumhuriyet), Mahmut Övür (Sabah) ve Mehmet Tezkan (Vatan) da katılıyor. Birkaç soru yöneltiyoruz; ancak İstanbul Çağlayan mitinginde konuşabilmesi için Mehmet Ağar'ın şimdilik susması gerekiyor. Sesini iktisatlı kullanması gerekiyor. Yine de ne biz sormadan durabiliyoruz ne de o konuşmadan durabiliyor. "Bu sefer cumhurbaşkanlığı seçimini kilitleyen kilitlenecektir." diyor. Yeni Meclis'in mutlaka cumhurbaşkanlığı düğümünü çözmesi gerektiğini ifade ediyor. DTP ile ilgili sorular üzerine, "Fırat'ın iki yakasında da siyaset yapamayan, Türkiye'nin yedi bölgesinde var olamayan, Türkiye'de iktidar olamaz." diyor. Doğu'da sadece AKP ile kendilerinin olduğunu, bazı liderlerin bazı bölgelere bile gidemediğini söylüyor ve keskin eleştirilerde bulunuyor. Meydanlarda dalgalanan heyecan, nefeslerin tutulup 22 Temmuz'a kilitlenmeyi şart koşuyor. Bekleyip göreceğiz. Bu arada diğer partilerin meydanlarına da kulak kabartıp bu heyecanı sizlerle paylaşacağız.

İstanbul'da varoşlara mesaj verdi

DP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Samsun'dan sonra İstanbul'da halka hitap etti. Çağlayan Meydanı'nda konuşan Ağar'ın hedef kitlesi varoşlar ve dindarlardı. AK Parti'nin ezilenlerin oyunu alarak iktidar olduğunu; ancak daha sonra varoşlara sırtını dönüp zenginlere yanaştığını öne sürdü: "İktidar Zeytinburnu'ndan aldıklarını Bebek sahilinde hovardaca harcadı." İktidarı, 'Etiler-Maslak-Boğaz' üçgeninden çıkarıp Gaziosmanpaşa, Zeytinburnu, Ümraniye, Kağıthane, Küçükçekmece'ye vereceğini söyledi. Ağar'ın ikinci ağırlık merkezi dindar kesimdi. Kürsüye "Allah'a yüz binlerce kere şükürler olsun." duasıyla çıkan DP lideri, başörtüsü sorununu çözeceğini tekrarladı, Kur'an kurslarına sahip çıktı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, başörtüsüyle ilgili sözlerini tutmadığı eleştirisini getirirken, "Senin dilinin kemiği yok." suçlamasını yöneltti. CHP'ye de yüklenen Ağar, Deniz Baykal'ı Atatürk'ün arkasına saklanarak siyaset yapmakla suçladı ve "Seçimlere Cumhuriyet girmiyor, Halk Partisi giriyor. Cumhuriyet 1923'te oylandı ve bitti. Yüreğiniz varsa onu söyleyin. Atatürk'ün arkasına, cumhuriyetin arkasına saklanarak siyaset yaptırmam size." ifadelerini kullandı. Ahmet Dönmez, İstanbul

Ekrem Dumanlı/zaman
Yayın Tarihi : 15 Temmuz 2007 Pazar 11:31:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Ömer BAKIRDAL IP: 88.245.228.xxx Tarih : 15.07.2007 13:42:29
Sevgili okurlar bu seçim dönüm noktamız dır bunu iyi değerlendirmek lazım DPnin olmadığı bir meclisi önce iyi düşünün ona göre hareket edin.bu mecliste mutlaka DP olmalı Kadrosu mükemmel bir daha böyle bir fırsat yakalanmaz böyle insanları bir arada göremeyebilirsiniz.Suna VİDİNLİ,Nevval SEVİNDİ.Burhan ÖZFATURA,Şebnem KISAPARMAK,Fikret ALTUNOK,Işılay SAYGIN,Emin DİNLETEN,Nüzhet KANDEMİR,ismini saymakla bitmez her biri kendi alanında çok başarılı insanlar çok geç olmadan iyi seçim yapmanın zamanıdır.oylarımız Demokrat Partiye.Saygılarımla