16
Mayıs
2024
Perşembe
SİYASET

AKP'de 'Gül' sancısı

Arınç, cumhurbaşkanlığı konusunda, Gül'ün adaylığını ilan ettiği 24 Nisan'daki Erdoğan'ın açıklamasını anımsattı. Arınç, "Varsa bir parti kararı, ona dört elle sarılmak gerekir" dedi.

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığına resmen aday olup olmayacağı konusundaki belirsizlik sürerken "AKP Troykası" olarak anılan parti zirvesindeki üç kişiden biri olan Bülent Arınç, dün önemli bir çıkış yaptı. Arınç, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Gül'ün adaylığını ilan ettiği 24 Nisan'daki açıklamasını anımsatarak, "Varsa bir parti kararı, buna böyle bakmak ve ona dört elle sarılmak gerekir" dedi.

Arınç, şunları söyledi: "Başarıda en büyük pay Başbakan Erdoğan'ın. Bu iktidarın, birinci dönemine göre çok daha başarılı olması için Sayın Genel Başkan'a şahsımın ve diğer arkadaşların yardımcı olması gerekir. Bunlardan bir tanesi de benim. Meclis Başkanlığı görevinden sonra amacım, partimin hizmetinde, milletimin emrinde bir milletvekili olarak başarılı bir şekilde görev yapmaktır. Görevleri seçme ve beğenme lüksünden uzağız."

Parti disiplini var

Arınç, "Başbakan'ı rahatlatmak için yaptığınız bu davranışa, Abdullah Gül de dahil mi?" sorusuna şu karşılığı verdi:

"Ben, parti içi disipline çok ciddi bakan bir insanım. Partiler sorumsuz yerler değildir. Herkes istediğini söyler, istediğini yapar, istediği zaman başını çeker gider; böyle bir şey düşünülemez. Parti içi demokrasi vardır, ama parti içi disiplin de vardır.

 Bir genel başkan, geçtiğimiz günler için söylüyorum, partisinden, toparlayıcı, başarılı olabilecek bir cumhurbaşkanı adayı belirlemek için teşkilatına, milletvekillerine, MKYK üyelerine, MYK üyelerine sordu, anketler yaptırdı, gazetecilerle konuştu."

TBMM Başkanlığı görevi nedeniyle bu görüşmelerin hiçbirine katılamadığını anlatan Arınç, şöyle devam etti:

"Sayın Başbakan, bana son gün geldi, düşüncemi sordu, düşüncemi ifade ettim. Sayın Başbakan'a düşen bir tek görev var; o da, bütün bu yaptığı görüşmelerden sonra bir karar vermektir. O kararı da 24 Nisan'daki grup toplantısında ifade etti. Dolayısıyla, artık biz, A da desek, B de desek, C de desek o partinin genel başkanı olan kişi, yaptığı çalışmalardan sonra bir kararı açıklıyor. Artık, 'benim, senin düşüncen' değil, varsa bir parti kararı, buna böyle bakmak ve ona dört elle sarılmak gerekir.

Bir parti grubunda milletvekilleri düşüncelerini çok rahatlıkla söyleyebilir. Ama, grup kararı çıktıktan sonra, 'benim düşüncem şöyleydi' diye dışarıda bunu dillendirmeleri doğru değil. Parti disiplini bunu gerektirir. Ben kendimi Sayın Genel Başkan'ın yerine koysaydım da böyle düşünürdüm."

Gül'ün adaylığına desteğinin sürüp sürmediği sorusu üzerine Arınç, "Bu 20 defa konuşuldu. 21. defa tekrar cevap vermeyi uygun görmüyorum" dedi. Arınç, parlamento muhabirleriyle sohbet ederken de, "Partideki 4 saatlik toplantıda cumhurbaşkanı ve meclis başkanı adayının belirlenip belirlenmediği" sorularına muhatap oldu.

Arınç, "Olaya, 'partiyi 3 kişi yönetiyor, her şeye karar veriyor, diğerleri uyguluyor' diye bakılmasın" diye konuştu.

Adalet Bakanı tarifi yaptı

Konuşmasında kendi görevi için isim vermeden "Adalet Bakanlığı"nı tarif eden Arınç, şunlarnı söyledi:

"Benim görevim sade bir milletvekilliğidir. Bunun dışında ayrıca unvan isteyen, görev isteyen konular da şüphesiz olabilir. Grup başkanvekilliği, komisyon başkanlığı bunlardan birisidir. Hükümette bakanlık almak elbette bunlardan biridir, ama asıl görev milletvekilliği."
Arınç, "Milletvekilliği dışında en iyi görev yapacağı makam" sorulduğunda, "adalet bakanlığı" tarifi olarak yorumlanan bir yanıt verdi: "Benim işim ceza. Adamı ipten alır ipe götürürüm. Biraz miras hukukunda ihtisasım vardı, ama vergi davası geldiğinde, 'bilmiyorum' derdim. 'Nasıl avukat?' deyip çıkarlardı. Görev teklif edilmiş olsa, yaparım, yapamam derim."

Arınç, sözlerinin, "adalet bakanlığı" şeklinde yorumlandığını söyleyen bir parlamento muhabirine, "Sen yakıştır bari" dedi.

Milliyet
Yayın Tarihi : 8 Ağustos 2007 Çarşamba 07:18:22
Güncelleme :8 Ağustos 2007 Çarşamba 07:21:30


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?