AKP Antalya Milletvekili Mehmet Dülger'in eşi İlhan Dülger DP’den vekil adayı oldu. Peki Mehmet Bey bu işe ne dedi?

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mehmet Dülger, eşi İlhan Dülger’in DP’den milletvekili adayı olmasıyla ilgili olarak, "’Asıl hedef ülkeye hizmet olunca, bundan ciddi bir ihtilaf doğması beklenmez" dedi.

Dülger, yaptığı yazılı açıklamada, eşi Doç. Dr. İlhan Dülger’in, AK Parti dışında bir partiden adaylığını koymuş olmasının, "meselelere belirli açıdan bakan bazı çevreler için" kabulü zor bir durum olarak değerlendirilebileğini ifade etti. 

Eşinin bu konuyu ilk önce kendisine açtığını bildiren Dülger, şunları kaydetti:
"Etraflı bir şekilde konuştuk. Kendisi için çok makul ve meşru sebeplerle bir karar arifesinde bulunmasını anlayışla karşıladım. 

Görüşlerime ve tavrıma her zaman önem veren eşimin, kişisel tercihlerinden ileri gelen bu davranışı için, kendisine saygı göstermekten başka yapacağım bir şey yoktur. Mensubu bulunduğum Adalet ve Kalkınma Partisi de kişisel tercihlere saygılı ve kadınların siyasette daha fazla yer almasını destekleyen bir parti olduğu için, benim açımdan ortada bir çelişki söz konusu değildir.

Kaldı ki çağdaş bir yaklaşım; bilgi ve tecrübe birikimini ülke hizmetine arz etmek için, özellikle kadınlar olmak üzere, herkesin, bir medeni cesaret ve özgür bir girişim ruhu içinde olmasını teşvik eder. Ben de öyle düşünüyorum ve kadınların kendisini karşısındakinin de yerine koyabilen, sağduyulu, yumuşak ve uzlaşmacı yanlarının, siyasete güzel ufuklar açacağına inanıyorum."

"EVLİLİK KURUMU, FARKLI TERCİHLERE ENGEL DEĞİL"-

Dülger, evlilik kurumunun, karşılıklı saygı ilkelerine sadakat gösterilmesi kaydıyla ayrı siyasi tercihlerin ortaya çıkmasına ve bunun gerektirdiği girişimlerin yapılmasına engel olmayacağını ifade etti. 

Herkesin, kendi siyasi angajmanının dayandığı sağlam temellerin bu farklılıktan zarar görmemesi için, sorumluluğunun farkında olmasını isteyen Dülger, şöyle devam etti: 

"Birbirini tanıyan eşler, bu konuda tereddüte yer bırakmayan olgun tutum ve davranışlar içinde olabilirler. Asıl hedef ülkeye hizmet olunca, bundan ciddi bir ihtilaf doğması beklenmez. Her ikimiz de Türkiye’nin kalkınmasına ve daha da güçlenmesine gönül vermiş insanlarız. 

Kendi hesabıma ben, siyasi felsefesi, demokratik yaklaşımları ve parti angajmanı kamuoyu tarafından iyi bilinen bir kişiyim. Türkiye için önemli bir seçim arifesinde bunlardan sapmam veya geri dönmem söz konusu olamaz. Buna bir sebep de yoktur. Herkes kendi siyasi felsefesinin yolunda gidecektir. 

Bütün bu hususlar, eşimle konuşup anlaştığımız konulardır. 

Sorumluluklarımızı iyice idrak edip yüklenerek yola çıktıktan sonra, şüphesiz ikimiz de bu yolculuğun ortaya koyacaklarını kabul etmekle yükümlüyüz. 

Zaten herkesçe malum olan bu hususları, seçim döneminin kendisine mahsus özellikleri ve azizlikleri ışığında kamuoyunun bilgisine, bir kere daha saygıyla arz etmeyi bir görev biliyorum."