22
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

Asıl olan milletin iradesi

Mumcu, “devlet katlarında kendilerini vazgeçilmez görenler, milletin iradesinin esas ve asıl olduğunu gözardı ederler” dedi.

Türkiye'nin kutuplaşmaya sürüklenmemesi için mücadele ettiğini kaydeden Mumcu, “Bu sonucun tek sorumlusu kutuplaşmanın bir tarafı asla olamaz. Kutuplaşmada özellikle negatif kutup etkisi yaratan tarafı iktidar olmamıştır, AKP olmamıştır. Onun için AKP bugün tek başına iktidardadır, onun için AKP halkın yüzde 46'sının tercihi haline gelmiştir. Bin kere aynısı olsa, bin kere aynı sonuç çıkar“ diye konuştu.

Parti genel merkezinde basın mensuplarıyla sohbet eden Mumcu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın “Biz anket şirketi değiliz ama Genelkurmay'ın tavrının seçim sonuçlarını etkilemediğini düşünüyorum” şeklindeki sözlerini değerlendirdi. Mumcu, şunları söyledi:

“Türkiye'de ne zaman vatandaşın karşısına ‘devlet otoritesiyle idare edilmek mi, millet iradesiyle devleti yönetmek mi' gibi bir çelişki veya bir tercih konulsa, milletin tercihi daima millet iradesiyle devleti yönetmektir. Devlet katlarında kendilerini vazgeçilmez görenler, milletin iradesinin esas olduğunu ve asıl olduğunu çok sık göz ardı ederler. Ve her göz ardı edişlerinde de aldıkları cevap aynıdır. 1950–1954–1965–1983–2002–2007. Bir şeyi öğrenmek, bir gerçeği öğrenmek için kaç kere tecrübe etmek lazım? Üç yıl boyunca Türkiye'nin bu kutuplaşmaya sürüklenmemesi için mücadele ettim. Ama kutuplaşmayı isteyenlerin sesi çok daha gür çıkıyor."

Mumcu, Genelkurmay Başkanı'nın “12 Nisan'daki açıklamanın arkasındayız” şeklindeki sözlerine ise yorumlamaktan kaçındı.

Türkiye'nin sorunlarını olağan demokratik yöntemler içinde çözmesi gerektiğine işaret eden Mumcu, “Demirel'in bana göre her sözü doğru değildir ama çok doğru bir sözü vardır. ‘Demokrasilerde çare tükenmez.' Çareyi demokraside arayacağız. Demokrasi dışından kendilerini çare gibi görenler çaresizliğin kaynağı olduklarını defalarca tecrübe etmenin üstüne hala anlamadılarsa benim söyleyecek sözüm yok“ diye konuştu.

AĞAR'A SON ÇAĞRI

22 Temmuz öncesi Demokrat Parti ile yürütülen birleşme ve ittifak görüşmelerinin sonuçsuz kalmasının ardından DP Genel Başkanı Mehmet Ağar'a “kamuoyuna birlikte açıklama yapma” çağrısında bulunan Mumcu, çağrısını bir kez daha yineledi. Mumcu, “Ağar'ın ‘evet ben de geliyorum, bu sürecin hesabını vereceğim' diyeceği güne kadar bir müddet daha sabredeceğim. Eğer gelmiyorsa ben hazırım. Bugün de dahil olmak üzere kendisinin ‘evet varım' dediği her gün, her yerde, her zaman, her ortamda ben zaten hazırım” diye konuştu.

Ağar'a canlı yayın çağrısını da yineleyen Mumcu, “Çünkü yalanlar gerçeklerin üstünü çok örttü. Gerçeğin üstündeki bu yalan bulutunu kaldırmamız gerekiyor” diye konuştu.

ŞENER'İN DP'NİN BAŞINA GEÇECEĞİ İDDİASI

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in adının DP genel başkanlığı için geçeceği iddialarına karşın Mumcu, “ben isimler üzerinde değerlendirme yapmam. Önümüzde çok günler var. Karşımızda da yüzde 46 ile tek başına olmuş bir iktidar. Ve yüzde 46'nın eziciliğine teslim olmuş bir siyasal alan var. Çok zaman var önümüzde” dedi.

Mumcu, DP ile birleşmenin yeniden mümkün olup olmayacağı sorusuna ise “Ben DP fikrine inandım. Zaten o fikri gündeme getiren, o fikri Türkiye'nin umut beslediği bir projeye dönüştüren girişimlerde esas itibariyle bizden geldi. Bu çok inandığım bir şeydi. Ama sadece doğru fikirlerle yola çıkmak yetmiyormuş. Doğru insanlarla da yola çıkmak, bu kadar önemliymiş. Eğer bana hatamı soruyorsanız, işte hatalarımdan bir tanesi budur" karşılığını verdi
ANKA
Yayın Tarihi : 31 Temmuz 2007 Salı 21:20:19
Güncelleme :31 Temmuz 2007 Salı 21:35:22


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
celalaslan IP: 88.247.188.xxx Tarih : 31.07.2007 21:55:46
Aslında çok az zaman var.Çok şeyler yapılabilir siyasal alanda ama siz parti yöneticilerinin vizyonları çok dar oldugu için yapacak bir şey bulamıyorsunuz.Kulagınıza üfleneleri yapıyor ve söylüyorsunuz.Seçimlere sadece 20 gün kala parti programları hazırlanıyor.Bu memleketi seven insanlar davasından asla vazgeçmez ve şimdiden çalışmaya başlarki birdahaki seçimlerde eli güçlü olsun.rakip partileri karalayarak değil kendi projeleri ve sosyal politikaları ile meydanlara çıkar.Bencede çok zaman var önümüzde...birşeyler yapmak için değil,birşeyleri aşkla yapacak siyasetçilerin gelmesi için.