18
Mayıs
2024
Cumartesi
SİYASET

Bahçeli Başbakan'a seslendi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "12 Eylül'ün acılarını yaşamamış, hiçbir sıkıntı çekmemiş, sadece yeşil sahalarda top koşturmuş olan Başbakan Erdoğan elini dava şehitlerimizden ve ülküdaşlarımızdan çekmelidir" diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Atatürk Spor Salonu'nda 'Millet ve Devlet Bekası İçin Güç Birliği' toplantısında partililere konuştu.

Bahçeli, konuşmasında 1968 yılı Ocak ayının 4'ünde, damarlarındaki kanın en hızlı aktığı bir zamanda, Ankara Site Yurdu'nda kahpe kurşunlara hedef olan ilk şehid İlahiyat Fakültesi öğrencisi Ruhi Kılıçkıran'ı akıllarından bir an önce çıkarmadıklarını belirterek, "12 Eylül 1969 yılında henüz bir lise öğrencisi iken şehit edilen Mustafa Bilgi'yi asla unutmayız, 8 Haziran 1970'de şehit olduğunda 24 saattir aç olduğu anlaşılan İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi Yusuf İmamoğlu'nu yüreğimizde taşırız. Biz buraya başkan değil, şehit adayı seçiyoruz' diyecek kadar inanmışlık gösteren ve 29 Haziran 1979 tarihinde de şehit edilen Zeytinburnu İlçe Başkanımız Avukat Bekir Sendilmen'i gönlümüzde muhafaza ederiz" dedi.

"HAZİN BİR ÜLKE MANZARASI VARDIR"

Bahçeli, Türkiye'nin sıkıntılara muhatap olduğunu anlatarak, şöyle konuştu:

"İhanet hiç bu kadar başıboş bırakılmadı ve vatan hiç bu kadar sahipsiz kalmadı. Cumhuriyeti yıkmaya, milletimizi parçalamaya ve geleceğimizi karartmaya hazır olan mihraklar emel ve eylem birliği içinde zehir saçmaktadır. Türkiye bu iktidarla yorulmuştur, hırpalanmıştır, ezilmiştir ve mağdur olmuştur. Milletimiz aldatılmış, kandırılmış ve ileri demokrasi sözleriyle ayrışmanın eşiğine kadar getirilmiştir. Ekonomiden güvenliğe, sanattan spora, siyasetten kültüre tahrip olmadık alan, çivisi çıkmamış değer kalmamıştır. Karşımızda bin yıllık kardeşliğimizin zedelenmek istendiği ve Türkiye'nin hızla itibar ve güç kaybettiği, aziz millet fertlerinin problemlerinin her geçen gün ağırlaştığı ve umutlarının kaybolduğu hazin bir ülke manzarası vardır. Her tarafı saran çürümüşlük, çöküntü, çözülme ve çöküş hali Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığında zincirlerinden boşanmıştır."

Bahçeli, "Başbakan Erdoğan ve arkadaşları yolsuzluk ve hırsızlık yapanların hamiliğini ve bölücülerin kılavuzluğunu yapmaktan asla utanmıyor. ABD ve Avrupa Birliği'ne (AB) tam teslimiyet içinde, küresel cinayet projelerinin eşbaşkanlığını ve taşeronluğunu yapıyor" iddialarında bulundu.

Bahçeli, 8 yıl içinde, terörün sıfır noktasından hızla tırmandığını ve hain eylemleriyle ölüm saçtığını dile getirerek, " 'Analar ağlamasın' sloganı, dağdaki caniyi gözetirken, Mehmetçiği hiç umursamamıştır. Analar AK Parti'yle daha çok ağlamış, ağıtlar daha çok yakılmış; gelinler, bacılar, evlatlar, babalar feryat etmiştir. Bayrağa sarılı şehitler vatan topraklarına açılım denilen rezaletin gölgesinde verilmiştir. Referandum öncesinde, AK Parti'nin İmralı canisiyle ve terör şebekesiyle pazarlık yaptığını söylediğimizde Başbakan kendini kaybetmişti. Ağzından hakaretler dökülmüş ve bizim bu iddiamızı şerefsizlikle suçlamıştı. Artık canilerle yapılan pazarlıkların bütün yönleri kamuoyunda ifşa ediliyor. Teröristleri umutlandırıyor, federasyona giden rezil sürecin kurdelesini kendi elleriyle kesiyor" şeklinde konuştu. Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın kendi iddiasını şerefsizlikle suçladığını hatırlatarak, "Başbakan bundan sonra şereften nasıl bahsedecek" diye sordu.

MHP lideri Bahçeli, "PKK'yla görüşmek, mutabakat arayışlarında bulunmak, teröristlere af için zemin hazırlamak ve Avrupalı dostlarının, İmralı canisinin siyasete girmesini tavsiye etmelerine sessiz kalmak şerefli bir duruş mudur" diye sorarak, "PKK'nın taleplerini 2011 seçimlerinden sonra yerine getirmek sözü veren bu hükümettir" şeklinde konuştu.

Bahçeli konuşmasına şöyle devam etti:

"Milli dilimiz tartışılmaktadır. Türk bayrağının yanında ikinci bayrak ve Türkçe'mize eş bir başka dilin kullanılma talepleri artmaktadır. İstiklal Marş'ımızın karşısına, 'ey rakip' diyerek başka bir marşı dillendirme alçaklıklarına şahit olunmaktadır. Türk'e düşmanlık gösterenlerin, bölünmeyi bekleyenlerin Başkent Ankara'da siyasi kongrelerinin yapıldığı salonda, Başbakan'ın partisinden milletvekilleri ayakta ihanet marşlarına saygı duruşuna geçmişlerdir. Bu kara ve aşağılık görüntü her şeyi netleştirmiştir. PKK'nın ve ayrılıkçı niyetlerin, kimlerden destek aldığı somut olarak açığa çıkmıştır. Bedeli ne olursa olsun sürdürmekte kararlı oldukları yıkım projesinin; İhale sahibi Okyanus ötesidir. Destekçileri ağabeyleri peşmerge reisidir. Yardımcıları ve rol paylaşımı içinde oldukları Kandil fitnesidir, İmralı canavarıdır. Eğer PKK açılımındaki inat ve ısrar devam ederse; Türk milleti, etnik depremle felakete uğrayacak, husumet tohumları her tarafa saçılacaktır. İki milletli, iki dilli, iki bayraklı ve çok kültürlü bir devlet yapısının doğmasıyla da milli devletimiz ölümcül bir darbe alacaktır."

 

"GEREKİRSE ANADOLU'YA YENİDEN FETİH İÇİN YOLLARA DÜŞERİZ"

"AK Parti Okyanus ötesine sırnaşırken, AB'ye yanaşırken, peşmergeye şirin görünürken, MHP Türk milletinin haklarını savunuyor" ifadelerini kullanan MHP Genel Başkanı Bahçeli, gerektiği takdirde yollara düşerek Anadolu'yu yeniden fetih edeceklerini kaydetti.

Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) Türkiye vizyonu, amacında yer ve anlam bulmakta olduğunu belirterek, bu idealin gerçekleştirilmesi için, 2023 yılına kadar Türkiye'nin şu temel hedeflere ulaştırılmasını amaçladıklarını kaydetti:

"Ekonomik ve teknolojik gelişmeyi sağlamak; üretim kapasitesini, sanayi ve enerji alt yapısını dünya ölçülerinin üzerine çıkarmak, Tarımda kendi kendine yeterli hale gelmek, İşsizlik ve yoksulluğu ortadan kaldırmak, Gelir dağılımındaki adaletsizliği gidermek, Sosyal güvenlik ve sosyal adaleti bütün icaplarıyla tesis etmek, Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması ve vergi adaletini sağlamak, Doğal kaynakları en rasyonel ve optimum düzeyde değerlendirmek, Köklü bir eğitim reformu gerçekleştirmek ve bilgi toplumu dönüşümünü tamamlamak, Vatandaşlarımızın kimseye muhtaç olmayacağı ve insanca yaşayacağı bir düzeni oluşturmaktır."

MHP Genel Başkanı Bahçeli, parti olarak, 2023'de, küresel alanda güç merkezi haline gelmiş bir Türkiye'yi oluşturmaya kararlı olduklarını vurgulayarak, istikrar için de kesintisiz ve sürdürülebilir tek başına iktidara talip olduklarının altını çizdi. En az 12 yılı kapsayan 24-25 ve 26. yasama dönemlerindeki MHP iktidarlarında, Türkiye'nin önce milli güç, sonra bölgesel güç ve nihayet de küresel güç olmasının gerçekleştirileceğini söyleyen Bahçeli, 2011-2015 yıllarını kapsayan birinci MHP döneminin, "onarım ve toparlanma" dönemi olacağını kaydetti.

İHA
Yayın Tarihi : 31 Ekim 2010 Pazar 19:32:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?