Başbakan meseleyi hiç kavramamış

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kuzey Irak’a olası bir operasyon konusundaki açıklamalarına ilişkin, "Başbakan’ın yaptığı değerlendirme onun bu meseleyi hiç kavramamış olduğunu gösteriyor. ’Türkiye’deki teröristlerle mücadele bitti mi ki sıra Iraktakilerle mücadeleye gelsin’ demek Türkiye’deki terörün Irak’tan beslendiği gerçeğini görmezlikten gelmek demektir" dedi.

Baykal, ShowTv ana haber bültenine katılarak soruları yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kuzey Irak’a operasyon konusunda bugün yaptığı açıklamalara ilişin bir soru üzerine Baykal, terörün Türkiye’nin en önemli konusu olduğunu söyledi.
Bu konuda yeni bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini ifade eden Baykal, terör örgütünün karargahının Irak’ta olduğunu ve bu tablonun değiştirilmesi gerektiğini kaydetti.

Baykal sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakan’ın yaptığı değerlendirme onun bu meseleyi hiç kavramamış olduğunu gösteriyor. ’Türkiye’deki teröristlerle mücadele bitti mi ki sıra Iraktakilerle mücadeleye gelsin’ demek Türkiye’deki terörün Irak’tan beslendiği gerçeğini görmezlikten gelmek demektir. Karargah Irak’ta.

AKP iş başına sıfır terörle geldi. AKP’nin bu konuda çok ciddi bir sorumluluğu var. Terör karşısında doğru dürüst bir politika ortaya koyamadı. Terörün arkasındaki siyasi çevreleri tatmin ederek, onlarla iyi ilişkiler geliştirerek, onların sırtını sıvazlayarak terörü etkisizleştirebileceğini zannetti." "Irak’taki terör Türkiye’deki terörü beslediği için bizi ilgilendiriyor" diyen Baykal, karargahın, lojistik desteğin, patlayıcının, mayının Irak’ta bulunduğunu, teröristlerin de fırsat buldukça Türkiye’ye girdiğini söyledi.
Baykal, Başbakan Erdoğan’ın bugünkü değerlendirmesiyle Kuzey Irak’a bir operasyon yapılmasını uygun bulmadığını açıklamış olduğunu savunarak, terör zirvesine yönelik beklentilerin de bu durumda önemsiz hale geldiğini söyledi.
ABD’nin Irak’a müdahalesi öncesinde Türkiye’nin Irak’la olan sınırının güneyinde bir güvenik koridoru oluşturulması gerektiğini ifade ettiğini hatırlatan Baykal, bunu Irak’ı işgal etmek, rejimini değiştirmek, toprak elde etmek gibi bir amaçla değil, tamamen terör tehdidine karşı güvenlik nedeniyle önerdiğini anlattı.

Baykal, Türkiye’nin Irak’tan yönelen terör tehdidi konusunda yaptırımları gündeme getirmesinin uluslararası hukuk açısından da sorun yaratmayacağını belirterek, "Türkiye’nin caydırıcı gücünü kullanması lazım. Bunu kullanmayı önleyecek olan Başbakan’ın böyle konuşmalar yapmasıdır" dedi.

"CAMİDE PROTESTO DOĞRU DEĞİL"
Baykal, şehit cenazelerinde Hükümet üyelerine yönelik protestolarda bulunulduğunun hatırlatılması üzerine, bundan üzüntü duyduğunu belirtti.

Bir şehit cenazesinde herkesin üzüntüsünü ifade etmek istemesinin saygıdeğer bir davranış olduğunu kaydeden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Camide kimse kimseyi sorgulamamalı, suçlamamalı. Camilerdeki siyasi gösterilerin, caminin uhrevi havasına ve konumuna ters düştüğünü, bir şehidin arkasından herkesin üzüntü duyma hakkına sahip olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle camilerin içinde yaşanan olaylardan ciddi üzüntü duyuyorum. Belki şehidin bazı yakınları duydukları üzüntüyü belki haksızlık yaparak, birilerini suçlayarak ifade ediyor da olabilirler.

Siyasetçilere düşen görev bu tür durumlarda daha kucaklayıcı olabilmektir. Yönelen ağır suçlamaları anlayışla karşılayabilmektir.
Hükümet çok asabi bir ruh hali içerisinde olaylar karşısında soğuk kanlı davranamıyor.
Şehitleri bir hükümet önleyemeyebilir. Bu Hükümet ya da başka bir hükümet döneminde şehitler olabilir. Ama bu Hükümetin durumu daha farklı. Toplumda yavaş yavaş bu Hükümetin terörle mücadele konusunda gerekeni tam yapmadığı, yapmaktan uzak durduğu, hatta tam tersi şehit verilmesine yol açan siyasi mücadelenin arkasındaki çevrelerle yakın ilişki içinde olduğu değerlendirmesi var."

"TBMM OLAĞANÜSTÜ TOPLANMALI"

Baykal, ortada siyasi bir irade bulunmamasına rağmen Türk Silahlı Kuvvetlerinin "Eninde sonunda Türkiye’nin harekete geçmek zorunda kalabileceğini" değerlendirerek, sınırda ciddi bir tahkimat yaptığını söyledi.

Kararlılığını ortaya koyması durumunda uluslararası alanda herkesin eninde sonunda Türkiye’nin haklılığını kabul edeceğini savunan Baykal, "Türkiye sınırın güneyine çok ciddi bir askeri varlığını koyduğu anda ne sınırdan ter

örist geçişi kolay olur ne de Kuzey Irak’tan Türkiye’ye karşı, Türkiye’yi tahrik edecek haksızlıklar, yanlışlıklar yapılır" diye konuştu.
Türkiye’nin bu konuda henüz gerekli iradeyi gösteremediğini kaydeden Baykal, şöyle konuştu:
"Niye gösteremiyor? PKK ve PKK’nın arkasındaki Kuzey Iraklı güçler bu Hükümet’in üzerinde daha etkili olabiliyorlar. Barzani, Talabani daha etkili olabiliyorlar. Türkiye güçlü bir ülkedir. Hakkını talep etmesini bilmelidir. Barışçı yollarla, uluslararası hukuka uygun olarak hakkını talep etmelidir. Ama haksızlık yapılmasına sessiz kalınmayacağını da herkese göstermelidir." Baykal, Türkiye’nin içinde bulunduğu ortamda en öncelikli konuların başında derhal Meclis’in toplanmasının geldiğini söyledi.

Bu ihtiyacı hissettiklerini ve bir girişimde bulunabileceklerini kaydeden Baykal, ancak öncelikle terör zirvesinin sonucunu beklediklerini kaydetti.

Baykal, bu hafta TBMM’de kabul edilen Anayasa değişikliği paketiyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı’nın incelemesinin tamamlanacağını ve CHP’nin bu konuya ilişkin Anayasa Mahkemesine yaptığı başvurunun da karara bağlanabileceğine işaret ederek, o nedenle öncelikle bu konuların netlik kazanmasını beklediklerini kaydetti.

Baykal, TBMM’nin olağanüstü toplanması durumunda "küskünler" olarak nitelenen listeye giremeyen milletvekillerinin olası tutumuna yönelik bir soru üzerine de bu milletvekillerinin de terör konusundaki müzakereye sahip çıkacağına ve katkı yapacağına inandığını kaydetti.