Yeni atanan kaymakamlara hitap eden Başbakan Erdoğan, 'Sizler devletin şefkat elisiniz' dedi ve kaymakamlara kapılarına gelen vatandaşlarla ilgili şu nasihatlerde bulundu. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kaymakamların ''devletin şefkat eli'' olduğunu söyledi. Erdoğan, yeni atanan 110 kaymakamı Başbakanlık Yeni Bina'da kabul etti.

Erdoğan, İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu'nun da bulunduğu kabulde yaptığı konuşmada, kaymakamlara başarılar diledi. Büyük medeniyetler kurmuş büyük bir milletin, geleceğe uzanan yolculuğu içinde bulunduğunu ifade eden Erdoğan, bu yolculuğun, ''kalkınma, çağdaşlaşma ve millete hizmet yolculuğu'' olduğunu söyledi.

Bu yolculukta Atatürk'ün dediği gibi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkılacağını ifade eden Erdoğan, bunun bir inancın, azmin ve kararlılığın gereği olduğunu kaydetti. Erdoğan, kaymakamlara ''Mutlu ve müreffeh bir Türkiye hedefine ulaşmak için çektiğimiz bu yolda sizlerin bu ülkenin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine her köşesinde yaptığınız hizmetlerin payı çok büyük olacaktır'' dedi.

Türkiye'nin son yıllarda elde ettiği kazanımların kalıcı hale gelmesi, sosyal ve ekonomik istikrarın korunması, insanların ihtiyaçlarının karşılanması için kaymakamların ortaya kayacağı çalışmalara büyük önem verdiklerini dile getiren Erdoğan, ülkede demokrasinin olgunlaşması, adaletin tesisinde, insanların onurunun en üst seviyede korunmasında kaymakamları birer ''teminat'' olarak gördüklerini belirtti.

''Görev yerlerinizde bu ilkenin yüksek ideallerinin meşalesini sizler taşıyacaksınız. Hepimiz bu yüce milletin efendisi değiliz, hizmetkarlarıyız'' diyen Erdoğan, kaymakamlardan ''milletle aralarında aşılmaz duvarlar bulunmasına asla izin vermemelerini'' istedi.

Halkın gönlüne girebilmek, halkı gönüllerde misafir edebilmenin önemli olduğunu ifade eden Erdoğan, kaymakamlara, ''Sabahları herkesten önce uyanıp milletin yardımına herkesten önce koşmalısınız. Sizler devletin şefkat elisiniz. Bulunduğunuz yerlerde şefkat elinizi sürekli olarak halkımıza uzatmak zorundasınız'' diye seslendi.

Bu ülkede kimsenin okulsuz, hastanesiz, yolsuz, susuz, elektriksiz kalmaması gerektiğini belirten Erdoğan, ''Kimse mutsuz ve çaresiz olmasın. Öyle bir an olsun ki siz elinden tutun, evinize götürün, çorbanızı onunla paylaşın, yemeğinizi onunla paylaşın. İşte bunu başardığımız gün inanıyorum ki kimse devletimizin imdadına yetişeceğinden asla şüphe etmeyecektir'' diye konuştu.

-''SİZLERİ DE ARAYABİLİRİM''-

Başbakan Erdoğan, Antalya'da bir işçinin bir köyün 6 obasına yol su ulaşırken, 2 tanesine ulaşmadığına ilişkin kendisine verdiği bir pusula dolayısıyla dün gece yarısı Andırın Kaymakamını telefonla arayarak durumu bildirdiğini belirtti. Erdoğan, ''Sizleri de ansızın bir gece arayabilirim. Ona göre hazırlıklı olacaksınız'' dedi. Erdoğan, ''makam sizi bozmasın. Mevki, koltuk sizi şımartmasın'' diye seslendiği kaymakamlara, bütün bunların ''gelip geçici'' olduğunu, ancak ''alacakları bir hayır duasının kendilerini çok zengin kılacağını'' söyledi.

-''ASIL NOT HALKIN VERDİĞİDİR''

Milletin gönül rızası kazanılmadığı sürece hiç kimsenin görevini tam olarak yapmış sayılamayacağını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Ben zaman zaman sicillere bakarım. Maşallah sicilinde notu düşük olan hiç kimse yok. Gelenler bulundukları ilçelerde o ilin valilerinden maşallah hep takdir alırlar. Ben de 'nasıl oluyor da hepsi takdir alıyor' diye şaşıyorum. Bana bu biraz protokol takılmak gibi geliyor. Kimse bunu yanlış anlamasın. Çünkü Anadolu'da gittiğim yerlerde hali görüyorum. Hep de öyle takdire şayan şeyler değil. Ama protokol notları bize bunu getiriyor.

Ama biz böyle olmamalıyız. Ya halk ne diyor? Asıl not onların verdiğidir.'' Milletin kendisine hizmet edenleri unutmayacağını belirten Erdoğan, bir çok yerde devlet erkanının isimlerini taşıyan meydanlara, caddelere, sokaklara rastlanıldığına dikkat çekti. Erdoğan, hayatta olan bazı yöneticilerin de kendi adlarını çeşitli yerlere verdiklerini anlatarak, ''Kimin cebinden yaptırdın da bu adları buralara verdin? Bu benim partimden de olsa yanlış yapıyor. Önceki dönemlerden de olsa yanlış yapıyor. Kendi cebinden birşey yapmıyorsun.

Bırak da oralara senin ismini başkaları versin'' dedi. Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, önceki belediye başkanlarından bir çoğunun isimlerini bir vefa örneği olması için çeşitli yerlere verdiğini, ancak kendi ismini vermediğini kaydederek, ''Bunu benden sonra gelenler düşünsün. Bu benim görevim değil. Yapmışsak bir hizmet onu halkım düşünsün. Yapılması gerekenleri o yapar zaten'' diye konuştu.

-''SU VE YOL PROBLEMLERİ ÇÖZÜLMELİ''

KÖYDES projesi çerçevesinde kaymakamlara önemli görevler düştüğünü belirten Erdoğan, bu kapsamda kaymakamlardan görev yerlerine gider gitmez köylerin su ve yol problemlerini çözmelerini istedi. ''Size gönderilen paralarda tüyü bitmemiş yetimin hakkı var'' diyen Erdoğan, paraların yerinde kullanılmasını istedi.

Erdoğan, ''Bakın açık söylüyorum. Sizlere baskı, şu, bu uygulanmaya kalktığı anda haberi anında valiye mi bildirirsiniz, İçişleri Bakanlığına mı bildirisiniz, bana mı bildirirsiniz bildirin. Üzerine bizzat biz gideriz. Suistimale asla fırsat vermeyeceğiz'' diye konuştu. Erdoğan'ın, konuşmasının ardından ''Bu devrede 3 tane mi bayan kaymakamımız var?'' diye sorması üzerine, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, 2 bayan kaymakam olduğunu söyledi. Erdoğan'ın ''Niye böyle az oldu? 2 tane bayan...'' sözü üzerine Aksu, ''Şu dönemde 5 bayan müracaat etti'' dedi. Erdoğan ise ''Müracaat etmiyorlar'' ifadesini kullandı.

-BAKAN AKSU'NUN KONUŞMASI-

İçişleri Bakanı Aksu da mülki idare amirlerinin devlet gelenek ve göreneklerinde büyük önemi bulunduğunu ifade etti. Kaymakamların kendilerine yüklenen sorumlulukların bilinciyle milletin kalkınması ve huzuru uğrunda çalıştıklarını söyleyen Aksu, özellikle milletçe maruz kalınan sıkıntılı dönemlerde, zor zamanların aranılan insanları olarak mülki idare amirlerinin ayrı bir yeri ve önemi bulunduğunu kaydetti.

Kaymakamların, kamu kaynaklarıyla mahalli imkanların en uygun şekilde bir araya getirilerek hizmetlerin etkin ve verimli şekilde halka sunulmasında çok önemli bir fonksiyonu olduğunu ifade ettiklerini kaydeden Aksu, mülki idare amirlerinin yetişmesi için devletin de büyük kaynak ayırdığını belirtti. Kaymakamların 3 yıllık zorlu bir stajla yetiştirildiklerini bildiren Aksu, kabulde bulunan kaymakamların da valilerin yanındaki il stajı, mülki müfettişlerin yanında refakat stajı ve kaymakam vekilliği stajı yaptıklarını anlattı.

Aksu, 4 aylık yabancı dil eğitimlerinin ardından 9 ay süreyle yurt dışına gönderildiklerini belirterek, ayrıca Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsünde kamu diplomasisi eğitimi aldıklarını ifade etti. Yurt dışına gönderilenlerden 17'sinin yüksel lisans yapma imkanı bulduğunu kaydeden Aksu, her kaymakam adayının yurt dışından dönüşte bulundu ilçelere göre, yabancı dilde bir rapor hazırladıklarını bildirdi.

Türkiye'de çok az meslek grubunun yetiştirilmesi için devletin bu kadar özen gösterdiğini ve harcama yaptığını ifade eden Aksu, genç kaymakamların görevlerine büyük bir heyecanla başlayacaklara inandığını dile getirdi. Kabulde, kaymakam adayları, Başbakan Erdoğan'a bir buket çiçek verdi. Konuşmaların ardından Erdoğan ve Aksu kaymakamlara birer gümüş tabak hediye etti. Erdoğan ve Aksu, daha sonra, yeni kaymakamlarla fotoğraf çektirdi.