Baykal, Sezer'in cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören değişikliği veto edeceğini, ardından AK Parti'nin ısrarından vazgeçeceğini iddia etti. Baykal, "Türkiye'yi allak bullak etmeyi göze alamazlar" dedi..

CHP lideri Deniz Baykal, Meclis'te 376 milletvekilinin oyuyla alkışlar arasında kabul edilen ve cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliğinin uygulanmayabileceği görüşünde. "Çankaya'da güvenilen bir cumhurbaşkanı var, sorumsuzluğa evet demez" sözleriyle veto beklentisini dile getiren Baykal, kafasındaki ilginç senaryoyu şöyle anlattı: "Bunlar kendileri vazgeçecektir. Şimdi cumhurbaşkanı tarafından reddedileceği umut ediliyor. Yeniden Meclis'e gelince 367'nin altında düşer. Herhalde sağduyunun hakim olacağı, bazı AKP'lilerin yurtdışında görevli olacağı, parlamentoya katılamayacakları gibi durumlar kendisini gösterecek." Baykal CNN Türk'te katıldığı "Parametre" programında, "Cumhurbaşkanı seçemediği için derhal seçime gitmesi gereken bir Meclis'in, konuşulmamış, sonuçları irdelenmemiş bir büyük anayasa değişikliğini ham hum şaralop gündeme alıp gerçekleştirmeye kalkmasının ciddi bir iş olmadığını" söyledi. "Siyasi cambazlık" yapıldığını belirten Baykal, "sorumsuzluğun daniskası" diye nitelediği değişikliği şu sözlerle eleştirdi:

EGEMENLİK PARÇALANIR
"Milletin egemenliği TBMM'de temsil edilir. Şimdi ne yapacağız, millet TBMM'yi seçtiği gibi bir de cumhurbaşkanını seçecek. Böylece egemenliği temsil eden iki organ çıkarılacak. Milletin egemenliği parçalanmaya başlamış olacak. Önemli sonuçları olur, Türkiye'nin başına büyük dert açar." Anayasanın, "bir ezikliği telafi için, biz size gösteririz" duygusuyla değiştirildiğini öne süren Baykal, halkın seçtiği cumhurbaşkanının "sembolik kalamayacağını" savundu ve ekledi: "Milletin seçtiği bir cumhurbaşkanını siz sembolik bir cumhurbaşkanı, parlamenter rejimin bir cumhurbaşkanı olarak tutamazsınız. Oradan meşruiyet kaynağını almış. Biz şimdi hazır mıyız millet olarak kaderimizi tek bir kişiye emanet etmeye. Tek kişi böyle bir halk desteğini arkasına aldığını düşünerek Türkiye'nin devlet düzenini allak bullak eder ve bunun yaratacağı vahim sonuçlar olur. Siyasetin dışından balans kurma mecburiyetleri ortaya çıkar."

NASIL ÖNLENİR?
Baykal, beklentisini de şöyle anlattı: "Bu zaten oyun, şov diye yapıyorlar. Türkiye'yi bununla allak bullak etmek kimsenin göze alabileceği bir iş değildir. Konuşulmamış, düşünülmemiş, hazırlanmamış bir proje. Herkes hırsını boşaltmaya çalışıyor. Bir yerde akıl, mantık hakim olacaktır. Yani nedir mesela? Şimdi bu teklifin cumhurbaşkanı tarafından reddedileceği umut ediliyor. Çünkü orada güvenilen bir cumhurbaşkanı var. Bu sorumsuzluğa evet demez. Bunu iade edecektir. 15 gün tutacaktır, 15 gün inceleyecektir ve iade edecektir. Ondan sonra meclise gelince 367'nin altında bir oyla bu Meclis'ten geçecek olursa o zaman düşecektir bu tasarı. Sağduyunun hakim olacağı, bazı AKP'lilerin yurtdışında görevli olacağı, parlamentoya katılamayacakları gibi durumlar kendisini gösterecek." Baykal, AK Parti'nin aynı şekilde işbaşında olması halinde Türkiye'de istikrar kalmayacağını da savundu.