22
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

'Bindirilmiş değil, BİN DİRİLMİŞ kıtalar'

Prof. Türkân Saylan, "Cumhuriyete meydan okumaya karşı meydanlardayız. Bu önemli günde kimsenin mazereti geçerli olamaz" dedi.

AKP'nin cumhurbaşkanlığı için Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü aday göstermesi, "Cumhuriyet için Çağlayan" mitingini düzenleyen komite tarafından "Cumhuriyete başkaldırı" olarak yorumlandı. Mitingin girişimcilerinden Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan, "Cumhuriyete meydan okumaya karşı meydanlardayız" dedi. 9 sivil toplum kuruluşunun kadın girişimcileri tarafından düzenlenen mitingin hazırlıkları sürüyor. 

Mitingin Düzenleme Komitesi Başkanı Prof. Dr. Necla Arat, 29 Nisan Pazar günü saat 13.00 - 16.00 arası yapılacak mitinge sadece İstanbul'dan 400'ün üzerinde sivil toplum kuruluşunun destek verdiğini söyledi. Arat, "İstanbul'a yakışır bir kalabalığın toplanacağını umut ediyoruz. Tandoğan'a yaklaşabilir, belki aşabilir de" dedi.

'Gül, yanlış bir seçim' 

Gül'ün adaylığını "Çok yanlış bir seçim" olarak niteleyen Saylan şöyle konuştu: "Bu seçimi cumhuriyete, laik düzene meydan okuma olarak algılıyorum. Üçte bir oyla, üçte iki çoğunluğa erişmiş AKP'de üç kişi rol oynadı: Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç. Bu üç insanın da eşleri cumhuriyetin genel görünümüne, laik düzene uymuyor. Bu üçlü AKP'ye ve Türkiye'ye hükmetti. Türkiye Cumhuriyeti'nin tümünü kucaklayan bir aday seçilmeliydi. 

Gül'ün türbanlı eşi, Türkiye Cumhuriyeti devletini AİHM'ye şikâyet etti. Bizim cumhurbaşkanımız asla bu lekeden kurtulamayacak. AİHM'ye başvurup sonra da makam elde ettiği zaman vazgeçen bir çift var karşımızda. Türkiye'nin bunu kaldıracağına inanmıyorum. Bu tercihin Türkiye'nin geleceğinde çok büyük gerilemelere, kargaşaya ve gerginliğe yol açacağını düşünüyorum."
Saylan, "Laik cumhuriyete meydan okumaya karşı biz de meydanlardayız. Türkiye yeniden laik, demokratik, hukuk devleti haline gelecek bir yönetime kavuşana kadar meydanlardayız. Bu önemli günde kimsenin mazereti geçerli olamaz" diye konuştu.

'Bindirilmiş' değil, 'Bin dirilmiş' kıta

Erdoğan, 14 Nisan mitingine katılanlar için, 'bindirilmiş kıtalar' demişti. Komite, mitingde, "Bin dirilmiş kıtalarız" sloganını benimsedi. Miting için belirlenen bazı sloganlar şöyle: "İrticaya, dinci ve ırkçı faşizme dur demek için buradayız", "Laiklik kadının güvencesidir", "Emperyalizmin çıkarları uğruna çocuklarımızı öldürtmeyeceğiz", "Hepimiz biriz, Mustafa Kemal'iz", "Ulus devlete sahip çıkıyoruz", "Türkiye laiktir, laik kalacak", "Siyasette aşiret, tarikat istemiyoruz", "Çankaya Köşkü'nde olmak Mustafa Kemal'in yolunda olmaktır".

2. Cumhuriyet Mitingi bu pazar İstanbul’da 

29 Nisan Pazar günü İstanbul Çağlayan’da saat 14.00-16.00 arasında yapılacak Çağlayan Cumhuriyet Mitingi’nin düzenlenmesinde kadınlar öncülük ediyor. 


Miting düzenleme kuruluna başkanlık eden Prof. Dr. Necla Arat, 14 Nisan Cumuhuriyet Mitingi’nden çok kısa bir süre sonra İstanbul’da da miting düzenlemelerinin Ankara’ya gidemeyen çok sayıda insandan gelen talepten kaynaklandığını söyledi.
Haberin devamı

29 Nisan’da Çağlayan Abide-i Hürriyet Meydanı’nda yapılacak olan Çağlayan Cumhuriyet Mitingi için saat 13.00’te toplanılacak. Kadın Kuruluşları Birliği’nin öncülüğünde gerçekleştirilecek mitinge 400’e yakın sivil toplum kuruluşu destek veriyor.

ANKARA’YA GİDEMEYENLERİN TALEPLERİ ETKİLİ OLDU 

Ankara’daki 14 Nisan Cumhuriyet Mitingi’nin üzerinden kısa bir süre sonra tekrar böyle bir miting düzenlemeye neden gerek duyuldu?
14 Nisan Cumhuriyet Mitingi’nden önce zaten İstanbul’da bir miting düzenlenmesi için çok büyük bir talep vardı. Sivil toplum örgütleri şemsiye örgütler halinde çeşitli toplantılar yapıyorlardı. Bu toplantılarda taleplerle karşılaştık. 

Ancak Anadolu’nun çeşitli yerlerinde mitingler yapılmaktaydı. O yüzden, henüz erken diye düşünüyorduk. Kamuoyundan da baskılar geliyordu. Dolayısıyla Ankara’dan sonra böyle bir mitingin yapılmasının İstanbul için de uygun olacağını, İstanbul’un da sesini duyurmamız gerektiğini düşündük.

Cumhurbaşkanlığı sürecinde yaşanan gerilim kamuoyunun tepkisini hızlandırdı mı? 

Tabii onun da etkisi oldu ama bu 4-5 yıllık bir birikimin sonucu. Adım adım ılımlı İslam devletine yönelen bir yönetime karşı tepkiler var. Din eğitimli olanların değişik yönetim kadrolarına çeşitli biçimlerde getirildiği, engellenmeye çalışıldığı zaman vekaleten görevlendirilmeleri ve milli eğitimdeki aksaklıklar... Ayrıca fevkalade bir ekonomik durum sözkonusu diye bütün basın organlarının büyük bölümünde iktidar lehinde yayın yapılırken, halkın ekonomik yönden çektiği zorluklar, halkın yaşamına çok cilalanan bu ekonomik durumun yansımıyor olması, insanların bu tepkileri dile getirmesine neden oldu.

HALKIN DUYARLILIĞI EN YÜKSEK NOKTADA 

14 Nisan Mitingi bir dönüm noktası olarak değerlendirildi. Kısa bir süre sonra aynı mitingi İstanbul’da yapacak olmanız katılımı olumsuz etkilemez mi? Türkiye çapında büyük bir buluşma sağlanabilecek mi?’ 

Bu gönüllü yapılan bir iş. Ankara’da hiçbir şekilde derneklerin parasal anlamda katkısı olmadı; herkes kendi parasıyla gitti. İstanbul da bunu kendi içinde halledecek. ‘Türkiye çapında çok büyük bir buluşma olabilir mi?’ diyorsanız bu soruya şimdi cevap veremem. Yaşayıp göreceğiz. Ama halkın duyarlılığının en yüksek noktada olduğuna inanıyorum. Ankara’dan daha büyük bir katılım olacak.

BİNDİRİLMİŞ KITALAR DEĞİL BİN DİRİLMİŞ KITALAR 

14 Nisan Cumhuriyet Mitingi’ne katılanlar, Başbakan Erdoğan tarafından ‘bindirilmiş kıtalar’ olarak nitelendirilmişti... 

Çok yanlış. Ben gazeteci Mustafa Balbay’ın bir başlığını çok beğendim. ‘Bindirilmiş kıtalar’ı ikiye ayırdı, ‘bin dirilmiş kıtalar’ dedi. Aslında binlerce dirilmiş kıta Ankara’ya kendi hesaplarıyla geldiler, İstanbul için de aynı şey sözkonusu. Çünkü ülke sevgisi ön planda. Örnek vermek istiyorum. Bize başvurular oldu telefonla; ‘Ankara’ya nasıl gideriz, ne yapılabilir?’ diye. Bu başvurular arasında, yaşlı bir hanımefendi, iki dizinde protez olduğu halde mutlaka katılacağını ve yürüyebildiği kadar yürüyeceğini söyledi. Bir yaşlı çift de ‘Biz gelemiyoruz ama lütfen birkaç gencin otobüs parasını verelim, gençlerden durumu müsait olmayan varsa onlar gitsinler, masraflarını karşılayalım’ dediler. Yine gençlerin otobüs paralarına katkıda bulunan pek çok arkadaş oldu. Yani gönüllü destek verenler oldu. Hiçbir örgüt, kendi özel masraf yaparak kimseyi arabaya bindirip götürmedi, herkes kendi parasını ödedi.

‘Bin dirilmiş kıtalar’ Çağlayan’daki mitingin sloganlarından biri olacak sanırım... Başka ne gibi sloganlar var? 

Bunlar arasında kadınlarla ilgili kaygıları dile getiren sloganlar da var, genel olarak Cumhuriyet’in kazanımlarını savunan sloganlar var: “Laik Türkiye Cumhuriyeti”, “Bağımsız Türkiye”, emperyalizme karşı olduğumuzu belirten sloganlar var. Ayrıca kadınlara yönelik şiddeti yeren sloganlar var. “İrticaya, dinci ve ırkçı faşizme dur” diyen sloganlar ve herşeyden önce de laik, demokratik sosyal hukuk devletini savunduğumuz dile getiriliyor. “Ne şeriat ne de darbe gerçek anlamda demokratik Türkiye” diyebiliriz.

Çağlayandaki mitingi kadın kuruluşlarının ağırlıkta olduğu bir miting olacak? 

Kadınlar burada biraz da barıştan yana olduklarının mesajını da verecekler. ‘Çocuklarımızın yanlış nedenlerle ölüme gönderilmesini hiç bir şekilde istemiyoruz’ gibi sloganlar da var. Çevremizde yer alan birtakım savaşlarda, biz gençlerimizin, Ortadoğu’nun paylaşım savaşında çocuklarımızın kullanılmasını istemiyoruz mesajını da vermeye çalışılacak.

Ankara’daki mitingde Erdoğan’ın Çankaya Köşkü’ne çıkmasına tepki ön plana çıkmıştı. Dün, AKP’nin cumhurbaşkanı adayınının Abdullah Gül olduğu açıklandı. Sizce bu, toplulukların tepkisini hafifletecek mi?
Bu karar, iş dünyamız tarafından büyük bir sevinçle karşılandı. İş dünyasının bu tavrı bizler için sürpriz olmadı. Ama kamuoyunun genelinde, 14 Nisan’da Ankara’da toplanmış olan milyonlarca insanın tutumunda en ufak bir değişiklik olmayacaktır. Çünkü Sayın Erdoğan’la, Sayın Gül aynı kökenden gelmektedir. Milli Nizam Partisi’nde eğitilmişlerdir. Her ne kadar değiştiklerini açıklasalar da değişimleri görüntüdedir, özde bir değişim olup olmadığı konusundaki kaygılar devam etmektedir.

Kaç sivil toplum kuruluşu mitinge destek verecek? 

400’e yakın sivil toplum kuruluşu destek veriyor. Programımız, Cuma günü netleşecek. Sıra sende diyorum İstanbul halkına. Cumuhuriyet’in kazanımları için bir arada olduğumuzu, demokrasi ve laik Türkiye için, hukuk devleti için bir arada olduğumuzu göstermeye davet ediyorum.

Miting Düzenleme Kurulu:
Prof.Dr. Türkan Saylan (ÇYDD Genel Başkanı)
Prof.Dr. Necla Arat (Kadın Araştırmaları Derneği)
Prof.Dr. Aysel Ekşi (Bizim Ülke Derneği)
Prof.Dr. F.Nur Serter (ADD Genel Başkan Yard.)
Nevşin Mengü (Kanal Türk İletişim)
Nazan Moroğlu (İKKB Koordinatörü)
Pervin Öztabağ (Cumhuriyet Kadınları Derneği)
Av. Aydeniz Alisbah Tuskan (İst.Barosu Kadın Hakları)
Gülseven Güven Yaşer (ÇEV)

kenthaber/yasemin arpa-ntv
Yayın Tarihi : 25 Nisan 2007 Çarşamba 17:37:16
Güncelleme :25 Nisan 2007 Çarşamba 18:59:56


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Tuğrul İlhan IP: 88.239.15.xxx Tarih : 25.04.2007 18:55:52
Türkiye'yi asla Talas savaşının gerisine götüremezsiniz. Biçare çırpınışlar bunlar. 21.yy dayız. Toplum farkında ama Bu saylan tayfası farkında değil. Ey Saylan tayfası silkin ve irkil ve kendine gel. Alpaslanın fethettiği, Ertuğrul Gazinin yeşerttiği, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dirilttiği Türk Milletini rahat bırak.

Irfan Özer IP: 87.165.215.xxx Tarih : 25.04.2007 10:52:50
Savas olan Ülkelerde Vatandas Askere siginir,ya. Umarim biz öyle olmayiz Laik kaliriz Ulusal devleti koruyabilir Siyasetteki Asirete ve Tarikata boyun egmeyiz.

Ender Bozbiyik IP: 84.73.144.xxx Tarih : 26.04.2007 00:20:30
Güzel bir tavir ve Sayin Prof. Türkan Saylan'i kutluyorum! Keske bende Türkiye Cumhuriyetinde olabilseydim ve avrupada yasamasam... Saygilarimla, Sizlere basarilar ve sidetsiz bir gün gecirmenizi temenni ederim*** Millet toplanin ve sakin mana bulmayin Türkiye Cumhuriyetinin evlatlari iseniz... Yüce Oender Atatürk sizden tek bunu beklerdi böyle bir günde!

MUSA DALKILIC IP: 88.224.116.xxx Tarih : 25.04.2007 22:52:58
cumhurıyete meydan okuyanlar sızlermısınız bızlermı valla bana oyle gelıyorkı yanlıs yoldasınız duvara toslarsınız darbe ıstıyorsanız artık eskısı gıbı olmaz bunu bılesınız ama tabı sıze yaptıklarınız ıcın kucak acan bırılerı bulunur ama bızler hep bu ulkede olacagız beklerız