30
Mayıs
2024
Perşembe
SİYASET

'Bu başarı benim eserim'

Eski başbakanlardan Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz, gensoru ön görüşmeleri sırasında yapılan konuşmalarda, kendi dönemine ilişkin iddialarda bulunulması üzerine, Meclis kürsüsünden kendini savundu.

Gensoru öngörüşmeleri sırasında, AKP adına konuşan Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’nin POAŞ ihalesiyle ilgili sözleri üzerine söz alan eski Başbakan ve Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz, POAŞ ihalesinin Özelleştirme İdaresi tarafından yapıldığını, Doğan grubunun ise özelleştirme safhasında POAŞ’a talip olmadığını söyledi. Yılmaz, Doğan Grubu’nun özelleştirme gerçekleştikten sonra POAŞ’ı diğer gruplardan devraldığını, bunun da Sermaye Piyasası Kurulu’nun izniyle gerçekleştiğini vurguladı.

MHP adına konuşan Giresun Milletvekili Murat Özkan’ın da ismini zikretmese de ‘Yüce Divan’da yargılanan Başbakan’ dediğini hatırlatan Yılmaz, Menderes’in dışında Yüce Divan’da yargılanan tek başbakanın kendisi olduğunu ve bu nedenle MHP’li Özkan’ın konuşmasını üstüne aldığını söyledi. Bahsedilen suçun, 1998 yılında, 20. yasama döneminde vuku bulduğunu kaydeden Yılmaz, yandaş medya oluşturmak ve ihaleye fesat karıştırmak suçlarıyla Yüce Divan’da yargılandığını hatırlattı.

20. yasama döneminde konuyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulduğunu ve ‘görevini kötüye kullanma’ suçunun vuku bulmadığına karar verildiğini kaydeden Yılmaz, iktidar ve muhalefetin geçen yasama döneminde ortaklaşa bir önerge vererek, kendisini ihaleye fesat karıştırma ve yandaş medya oluşturma suçuyla Yüce Divan’a verdiklerini söyledi. Yılmaz, hakkında Anayasa Mahkemesi’nce verilen kararı hatırlatarak, Sabah-ATV satışıyla, kendisine yönelik suçlamalar arasında bir benzerlik kurmak yerine, Başbakan Erdoğan hakkındaki suçlamalarla ilgili bir denetim çalışması yapmanın daha yerinde olduğunu söyledi.

-“SEZAR’IN HAKKINI SEZAR’A VERELİM”-

Sabah-Atv satışıyla ilgili bugüne kadar hiçbir kamu bankasının vermediği kredilerin söz konusu olduğunu ifade eden Yılmaz, “şüpheyi mucip bir durum söz konusu” diye konuştu. Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren’in konuşmasında bankaların bilançolarındaki iyileşmelerden bahsettiğini kaydeden Yılmaz, bunun hükümetin başarısı olmadığını, kendi dönemlerinde çıkan yasaların sonucu olduğunu ifade ederek “Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim” dedi.

-“İLK ETAPTA SORUŞTURMA KOMİSYONU DAHA DOĞRU OLURDU”-

Yılmaz, gensoruyu da değerlendirdiği konuşmasında, gensorunun ciddi bir denetim müessesesi olduğunu belirterek, Sabah-Atv satışıyla ilgili iddiaların henüz “gensoru olgunluğunda” olmadığını, ilk etapta soruşturma komisyonu kurulması ve iddiaların incelenmesinin daha doğru olacağını söyledi.

-“İDDİALAR BENİM DE KULAĞIMA GELDİ”-

Sabah-Atv satışıyla ve verilen kredilerle ilgili iddiaların kendisine de ulaştığını söyleyen Yılmaz, Çalık Grubu’na kredi veren iki kamu bankasından birinde, iki yönetim kurulu üyesinin, kredi verilmemesi için aylarca direndiğini ancak Genel Kurul’da tasfiye edilerek, imzaların yeni gelen üyelerce atıldığını söyledi. AKP’li milletvekilleri, Yılmaz’ın sözlerine karşılık “yalan” diye bağırırken Yılmaz, şunları söyledi:

"Sonuç olarak söyleyeceğim şu, bir parti adına konuşmuyorum. 1.5 sene başbakanlık yapıp, 3.5 sene denetlenen tek insan benim. Hakkımda denetlenmedik dosya bırakmadınız. Sonuçta yine ben buradayım. Bu olay ciddi bir olaydır. Bu olay, geçiştirilecek bir olay değildir. Bu olayın altından daha çok şeyler çıkabilir. Ama bu olayı denetlemenin yolu şu aşamada gensoru değildir. Doğru olanı soruşturma önergesiydi.

Eğer bunlar ciddiyse gereğinin yapılmasıdır. Yüce Mahkemenin bana atfettiği suç, 'Ben Ticaret Bankasını 500 milyon dolardan aşağı sattırmam, onaylamam' demem. Aynı suçu TMSF Başkanı da işledi. Bana göre suç işlese bile doğru yaptı, '1 milyar 100 milyon dolardan aşağı satmam' dedi. Çünkü kamu parasıyla oluşan bir varlık var ortada. Bu konularda, parti hassasiyeti, parti taassubu içinde değil, geçmişte bu konularda çok sorumluluk taşımış insan olarak söylüyorum."

-“HELE ZIRHINIZ ÇIKSIN O ZAMAN NE YAPACAKSINIZ?”-

Yılmaz, Başbakan Erdoğan’ın, "Allaha şükür, bizim hakkımızda yapılan yolsuzluk suçlaması değil" dediğini hatırlatarak AKP’lilere "Sizin hakkınızda daha fazla yolsuzluk suçlaması yapılamıyor ki. Çünkü dokunulmazlık zırhınız var. Hele zırhınız çıksın bakalım o zaman neler gelecek. O zaman sizler benim gibi bu kürsüye çıkıp kendinizi savunabilecek misiniz?” diye seslendi.

anka
Yayın Tarihi : 20 Mayıs 2008 Salı 20:47:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
kiris n IP: 81.206.105.xxx Tarih : 20.05.2008 21:54:18

Helal olsun Sayin Yilmaza.Onun ve Rahmetli Ecevitin sayesinde karadeniz sahil yolu yapildi. AKp gelip yolu acti neymis efendim onlar bu isi bitirmisler.