19
Mayıs
2024
Pazar
SİYASET

Bunlar bizim kaderimiz mi?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hükümeti ve CHP'yi, üniversitelerde yaşanan olaylar konusunda uyardı. Bahçeli "Yaşanan son müessif olaylar neticesinde; AKP hükümetinin, üniversite gençliğinin ve emniyet güçlerimizin sağduyunun rehberliğinden, aklın yol göstericiliğinden ayrılmamaları hayati bir önem taşımaktadır" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Genel Kurulu'nda 2011 yılı bütçe kanunu tasarısının tümü üzerinde konuştu. Konuşmasına üniversite öğrencilerine 'polisin orantısız güç kullanımı'na ilişkin tartışmalarla başlayan MHP lideri, üniversitelerde yaşanan olayların herkesi derin bir endişeye sevk etmesi gereken vahim gelişmeler olduğunu söyledi. 

Türkiye üzerinde hesap yapanların yöneleceği ve istismar etmeyi düşüneceği en önemli kaynağın üniversite gençliği olduğunu, bunun ödenen ağır bedellerle ortada olduğunu dile getiren Bahçeli, 1970 ve 1980 döneminde dizginlerinden boşanan tahriklerin ve çatışma ortamının acı hatıralarının hafızalardaki tazeliğini hala koruduğunu ifade etti. Bahçeli şöyle konuştu:

"Üniversitelerde yangın kıvılcımlarının tutuşturulmak istendiğini, etnik nifak tohumlarının ekilmesine çalışıldığını büyük bir endişe ile görüyor ve izliyoruz. Bu yangın, ateş bacayı sarmadan önce yerinde söndürülmelidir. Bunda en büyük görev ve sorumluluğun AKP hükümetine ait olduğu tartışmasızdır. Türk emniyet güçleri ile öğrencileri karşı karşıya getirmenin ateşle oynamak olduğunu artık herkes idrak etmelidir. Başbakan ve hükümet yetkilileri üniversite gençliğinin sorunlarına ve bunları dile getirme çabalarına karşı gereken anlayış ve hoşgörüyü göstermek durumundadır. Türk polisini öne sürerek aradan çekilmek Sayın Başbakanı ve hükümetini vebal ve sorumluluktan kurtaramayacaktır. Üniversitelerdeki olayların kontrolden çıkarak kitlesel çatışmalara dönüşmesi hiçbirimizin altından kalkamayacağı büyük bir felaket olacaktır. Yaşanan son müessif olaylar neticesinde; AKP hükümetinin, üniversite gençliğinin ve emniyet güçlerimizin sağduyunun rehberliğinden, aklın yol göstericiliğinden ayrılmamaları hayati bir önem taşımaktadır. Üniversite yönetimleri de bu konuda üzerlerine düşeni büyük bir dikkat ve itina ile yerine getirmelidir. Muhalefet partilerinin de bu konuda sorumluluğu olduğu unutulmamalıdır. Bu bakımdan son yaşanan protesto gösterilerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne taşınması ve ana muhalefet partisinin buna aracılık etmesinin bu sorumlulukla örtüşmediğini bu vesileyle hatırlatmak isterim."

"İstikrar abidesi olduğumuz iddiaları tam bir karartmadır"

AKP iktidarının 8 yıldır 'kayıtsız, vurdumduymaz' bir siyaset anlayışı içinde olduğunu ifade eden Bahçeli, 2011 yılı bütçesinin de milletin beklentilerine cevap vermesinin söz konusu olmadığını kaydetti. AKP'nin dünyadaki gelişmeleri doğru okuyamadığını, gerçekçi, ayakları yere basan milli politikalar üretemediğini söyleyen Bahçeli, "Siyasi sorumluluk üstlendiği ülkesinin iç sorunları katlanırken, dışarıda sıfır sorun hezeyanlarıyla vakit geçiren bir hükümet etme anlayışının etkinliğinden, ciddiyetinden ve samimiyetinden bahsetmek inanın mümkün değildir. Üstelik ordumuzun darbeci olarak gösterilmeye çalışıldığı ve sindirilmek için özel bir gayret sarf edildiği bir ortamda, vatanımızı parsellemeyi hedefine koymuş olan bölücü mihraklar da şımartılmışken güçlü ve bölgemizde istikrar abidesi olduğumuza yönelik iddialar tam bir karartmadır ve AKP hükümetinin şuurunu kaybettiğinin resmidir" diye konuştu.

"Bunlar bizim kaderimiz mi?"

Bundan yüzyıl önceki sorunların benzerlerinin bugün de olduğunu dile getiren Bahçeli, "Bunlar bizim kaderimiz midir, titreyip kendimize ne zaman geleceğiz, birbirimizi daha hangi şartlar altında kucaklayıp güç birliği yapacağız, aynı bayrak altında, tek milletin eşit ve onurlu bir üyesi olmanın şerefine sahip olmak varken, daha nereye kadar kardeşler arasına sokulmaya çalışılan nifaklara sessiz kalacağız" diye sordu. Figüranlar farklı olsa da niyetlerin, emellerin ve fesadın aynı olduğunu dile getiren Bahçeli, "Balkanlar'ı elimizden koparanları, Ermeni çetecileri üzerimize gönderenleri, vatanımızı esaret altına almaya çalışanları ve kutsal toprakları oyunlarla elde edenleri biz hiç hatırımızdan çıkarmadık" dedi.

Türkiye'nin her alanda sorunlarının arttığını, halkın yoğunlaşan problemlere göğüs germekten yorulduğunu ifade eden Bahçeli, "Özellikle AKP iktidarları boyunca Türkiye maalesef bu dar ve çıkmaz alanın dibine kadar düşmüştür" dedi. Ekonominin istikrarlı ve güçlü yapısından söz etmenin imkansız olduğunu da kaydeden Bahçeli "Özellikle Türkiye ekonomisinin yaşadığı ağır kriz halinin geometrik terimlerle hafife alınması ve 'bize bir şey olmadı' tekerlemeleri, ne kadar inkar edilse de, milletimizin yaşadığı felaketi bastırmaya yetmemiştir. Ve ülkemiz tarihinin en büyük krizlerinden birisine Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yönetimi altında girmiş, hiçbir izah ve bahane bu gerçeği değiştirememiştir. Unutmayalım ki, 'ne yapalım kriz ABD'de çıktı' ya da 'Avrupa Birliği de sarsılıyor' gerekçeleri ne Başbakan'ı ne de hükümetini sorumluluktan kurtaramayacaktır" diye konuştu. AKP hükümetinin yönetimi altında Türkiye ekonomisinin, 'teğet geçme ve krize fırsat gözüyle bakma' dışında yeni bir şeyle karşılaşmadığını belirten Bahçeli, "AKP hükümetinin, hala geçmişin belli bir zaman aralığındaki bize göre tartışmalı başarılarla avunması ve bununla günlerini geçirmesi, siyasi ve ekonomik sistemimiz için iyi günlerin hala yakın olmadığını göstermektedir. Bu çerçevede sanayicisine sırt çevirmiş, işçisine kapı göstermiş, esnafına duvar örmüş, çiftçisini azarlamış bir iktidarın ayakta kalması ve millete hizmet yolunda değer üretmesi artık imkânsız bir hale gelmiştir" diye konuştu.

"AKP'nin hazırladığı son bütçe olacak"

Konuşmasının son bölümünde bütçe tasarısı hakkındaki görüşlerini dile getiren Bahçeli, AKP hükümetinin, bugüne kadar bütçe hedefleri ve tahminlerinin hiç tutmadığını, 'öngörü noksanlığı ve eleştirilere kulak asmayan siyasi alışkanlığı'nın kendisini her fırsatta gösterdiğini kaydetti. 2011 bütçesinin de gerçekçi olmadığı, yurttaşların sorunlarını hafifletici bir işlev taşımadığının açık olduğunu kaydeden Bahçeli, "2011 Yılı Bütçesi bu haliyle; sosyal yönü olmayan, sadece seçim dönemini dikkate alan, milletimizin sorunlar altında ezileceğini tescil eden bir özelliğe sahip olmuştur. Ekonomide biriken sorunların inkârıyla her şeyin düzeleceğini öngören hükümet, siyasi ihmalin bedelini hazırladığı bütçelerle ne yazık ki dar gelirli kardeşlerimizin sırtına yüklemiştir.İnancım ve beklentim, 2011 Yılı Bütçesi'nin AKP'nin hazırladığı son bütçe olacağı yönündedir" diye konuştu.


 

...
Yayın Tarihi : 14 Aralık 2010 Salı 10:01:11


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?