29
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

CHP'nin Seçim Stratejisi

CHP'den sol açılım 

CHP önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimlere farklı hazırlanıyor. CHP, bu kez sadece merkez sağa açılmakla kalmıyor, dağılan solu da toparlamak için yoğun çaba harcıyor.
Murat Karayalçın'ın Ankara Büyükşehir Belediye başkanlığına adaylığı bunun ilk adımı oldu. 

Bu yaklaşım şimdi yeni isimlerle sürüyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'la iki saate yakın bir görüşme yaptı. 

Karakaş bu görüşmenin ardından İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'le de bir araya geldi. Kısaca Karakaş'ın CHP'ye dönüşü netleşti. Ama beklenen ve merak edilen soru şu: 

Acaba Karakaş yerel seçimlerde nereden aday olacak? 

Daha önce yazdım, kulislerde konuşulan sürpriz isim Kemal Derviş'i saymazsak  CHP'lilerin aklında sınırlı birkaç isim var. 

Kemal Kılıçdaroğlu, Tanıl Küçük ve Ercan Karakaş... 

Bir de CHP'lilerin aklındaki büyükşehir belediye başkan adayı tarifi verelim... 

"Dünya kenti İstanbul'un misyonuna uyacak, çağdaş ve örgütün genetiğiyle barışık bir isim..." 

Bir anlamda İstanbul seçmenini kucaklayacak "demokrat sol" bir aday tarif ediliyor. 

Bu da ister istemez Ercan Karakaş adını ön plana çıkartıyor. 

Aslında CHP yönetimi bu dönem özellikle yerelde solun her rengini kucaklama hedefinde. 

Sadece SHP'liler ve partisiz isimlerle yetinmeyip, DSP'yi de hatta ÖDP'li isimleri de bu birlikteliğe katma projesi konuşuluyor. 

Bu projenin bir parçası olarak CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın DSP'ye önerisi bir hayli ilginç... 

Kulislerde Baykal'ın DSP'ye şöyle bir önerisi tartışılıyor: 

"Ya gelin Karayalçın gibi bizden aday olun ya da Eskişehir, Ordu veya başka güçlü olduğunuz yerlerde siz aday olun biz sizi destekleyelim, diğer yerlerde de siz bizi destekleyin..." 

Bakalım bu öneriye DSP nasıl cevap verecek. 

CHP'nin İstanbul İlçe belediye başkan adayları da giderek netleşiyor. Ama asıl merak edilen mevcut 4 belediye başkanının değişip değişmeyeceği. Bu konuda henüz kulislerde kimin gidip kimin kalacağı konuşulmuyor ama net bir ölçüden söz ediliyor. 

Denilen şu: İstanbul'un Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy ve Avcılar gibi önemli ilçelerinde CHP'nin ölçüsü o bölgelerde partinin aldığı oya eşit veya üzerinde oy alan kalır, almayan gider. 

Yerelde hizmeti ölçü alan bu çağdaş yaklaşıma kimsenin itirazı olacağını sanmıyorum.


Şişli 'çantada keklik' mi? 

CHP'nin özellikle İstanbul'da solla buluşması ve DSP'yi de işin içine katması birçok hesabı değiştirebilir. Bu sonuçtan en çok da Mustafa Sarıgül'ün etkileneceği konuşuluyor. 

Gerçi Sarıgül ne yapacağını henüz açıklamadı ama CHP'nin bu hesabı tutarsa "Sarıgül-DSP ilişkileri" rota değiştirebilir. Dahası bu durum Sarıgül'ün bağımsız adaylığını bile riske sokabilir. 

Çünkü Şişli'de kritik bir siyasi tablo var. 2004 yerel seçimlerinde Mustafa Sarıgül'lü CHP 92 bin, AK Parti ise 32 bin civarında oy aldı. Ancak, 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde AK Parti oyunu 50 binin üstüne çıkarttı. CHP'nin oyu ise 61 bin. Yani her iki parti de güçlü durumda. 

Görünen o ki her iki parti de Şişli'ye asılacak. Özellikle CHP Sarıgül nedeniyle Şişli'ye özel önem verecek. Bu süreci yakından izleyen AK Partililer de umutlu. Hatta "Sürpriz yapabiliriz" diyenler bile var. 

Başbakan Erdoğan'ın ısrarla "Alalım" dediği kalelerde ne olur bilinmez ama Sarıgül'ün kalesi Şişli'de seçimler pek kolay geçmeyecek. Kısaca Şişli kimse için çantada keklik değil.

Mahmut ÖVÜR / SABAH
Yayın Tarihi : 7 Kasım 2008 Cuma 15:16:15


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?