Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 28 Şubat sürecinin, askerlerin şikâyetlerini bildiren konuları Başbakan Necmettin Erbakan'a yazmasıyla başladığını söyledi. 

28 Şubat süreci, Erbakan'a yazdığı mektupla başlamış

Dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın kendisine gelerek rahatsızlıklarını ilettiğini, bunun üzerine 17 Ocak 1997'de Genelkurmay karargâhında komutanlardan brifing aldığını anlatan Demirel, "Bana iletilen konuları, 'şu şikâyetler var, bunları önleyin' diye hükümet başkanına yazdım. Ben bunu yaptıktan sonra 28 Şubat doğdu." ifadesini kullandı. Aksiyon Dergisi'nden Faruk Mercan'ın sorularını cevaplayan Demirel, 28 Şubat süreciyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Demirel, Genelkurmay karargâhını ziyaretinde komutanların kendisine hükümetten rahatsız olduğu konularla ilgili 55 dosya sunduklarını belirtti. Bu dosyaları incelettiğini ifade eden Demirel, 25-30 tanesinin yanlış ve dayanaksız çıktığını kaydetti. Demirel dönemin Genelkurmay Başkanı Karadayı'yı da övdü. Onun için, "Çok medeni bir adamdır." diyen eski cumhurbaşkanı, Karadayı'nın muhtemel bir darbeyi önlediğini savundu. Demirel, "Karadayı altından korksaydı yeni bir 12 Mart muhtırası olurdu." değerlendirmesini de yaptı.

Eski cumhurbaşkanı, 28 Şubat süreciyle başlayan üniversitelerdeki türban yasağını da savundu. Yasağın kaldırılamayacağını ileri süren Demirel, gerekçelerini şöyle sıraladı: "Türbana yüksek yargı karşı, rektörler karşı, senatolar karşı, AİHM karşı." Türkiye Cumhuriyeti devriminin kıyafet mecburiyeti getirdiğini de söyleyen Demirel, buna göre erkeklerin şapka giymesi gerektiğini ileri sürdü. Şapka kanununa halen ihtiyaç olduğunu savunan Demirel, "Neden?" sorusuna, "Nedenini sorma." cevabını verdi. Demirel, askerlerin cumhurbaşkanlığı seçimlerine karışmamasını istedi. Cumhurbaşkanı seçiminin Meclis'in işi olduğunu vurgulayan Demirel, "Kimseden izin almaya gerek yoktur." diye konuştu. Demirel, 1999'da kayınbiraderi Ali Şener'in evinde çekilen ve aralarında banka batırmaktan mahkemelik olan Cavit Çağlar ile Kamuran Çörtük'ün de olduğu 'aile fotoğrafı'na sahip çıktı. Her iki işadamının da bugün hâlâ çok iyi arkadaşı olduğunu belirtti. Derin devlet konusunda da açıklamalar yapan eski cumhurbaşkanı, 'kontrgerilla'yı gündeme getiren Ecevit'ten bunu ortaya çıkarmasını istemiş: "1974'te Ecevit hükümet olduğu zaman ben, 'Başbakansın ortaya çıkar bu kontrgerillayı' dedim. 10 gün sonra Milli Savunma Bakanı Hasan Esat Işık bana geldi. Dedi ki: Efendim bu işi karıştırmayın. Bu hadise de bu odada oldu. Bu işi karıştırmayın." Politika Servisi