22
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

DTP tercihini yapmalı

Başbakan Erdoğan, PKK'ya bütün dünyanın terör örgütü dediğini belirterek, DTP'nin de terör ile demokrasi arasında tercih yapması gerektiğini söyledi. DTP'ye silaha karşı çıkma çağrı- sı yapan Erdoğan, "Bölücülere terör örgütü diyemiyorsan sizinle hukukumuz olamaz." dedi.

Meclis dışına iterseniz DTP'yi dağa gönderirsiniz

Türkiye'nin terörle mücadele konusunda teyakkuza geçtiği bir dönemde Başbakan Tayyip Erdoğan'dan önemli açıklamalar geldi. DTP'yi terör ile siyaset arasında tercih yapmaya çağıran Erdoğan "Bölücü terör örgütüne eğer terör örgütü diyemiyorsan bizim sizinle hukukumuz olamaz." dedi. Demokrasiyi tercih edenlerin silahlı mücadeleyi reddetmesi gerektiğine dikkat çeken Başbakan, silahla arasına mesafe koymayanın samimi olamayacağını vurguladı. Prag'a giderken Ana uçağında gazetecilerin sorularını cevaplandıran Başbakan Erdoğan, DTP'ye ağır eleştirilerde bulunmasına rağmen DTP milletvekillerinin Meclis dışına itilmesine karşı çıkıyor. "Demokratik yollar denenmeli. Parlamento dışı kalırlarsa onları da dağa gönderirsiniz." diyen Başbakan "Meclis'in bu kavgaya sokulmaması gerekir." şeklinde konuştu. Başbakan, terörle mücadele konusunda uluslararası desteğin sürekli diri tutulmasının önemine işaret ederek "Ama ikili ama telefon diplomasisini sürdürmemiz lazım" ifadesini kullandı. Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın, ABD Başkanı Bush'la Beyaz Saray'da yaptığı görüşme konusunda muhalefet partilerini bilgilendirme turuna çıkacağını açıkladı.

Başbakan, Prag yolunda terör sorununa değinirken, medyanın yayınlarından yakındı. Terörle mücadele eden ülkelerin yazılı ve görsel medyasının Türkiye'deki gibi yayın yapmadığına işaret eden Erdoğan, "Terör örgütü propaganda yapmanın gayreti içinde. Bu imkânı bulamayınca kendi içine kapanıyor. Örgüt, zaten görsel, yazılı ve internette etkili. Bir de buna ulusal medya eklenince halk 'Terör örgütü bu kadar güçlü mü? Devlet güçsüz mü?' diye ikileme kapılıyor. Mücadeleyi beraber yürütmemiz lazım." diye konuştu.

Başbakan'ın eleştirilerini yönelttiği ikinci adres ise DTP oldu. Bu partinin terör konusunda tercih yapması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şu görüşü dile getirdi: "DTP silahlı eylem ya da silahsız eylem türü arasında tercihini yapmalı. Demokratik mücadele yolunu seçince silahlı mücadeleyi reddedeceksin. Silahla hemdem olursan samimi değilsin demek. Adın parti de olsa samimi olamazsın. Hükümet programı görüşülürken Meclis'te söyledim, 'Bu çatı altında terör örgütüne terör örgütü diyemiyorsan -ABD diyor, dünya diyor- bizim sizinle hukukumuz olamaz."

Başbakan Erdoğan, MHP lideri Bahçeli'nin "DTP milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldıralım." teklifine ise karşı çıktı. Meclis'in bu kavgaya sokulmamasını isteyen Erdoğan, çekincelerini şöyle sıraladı: "Parlamento'ya seçimle gelmiş olan milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırarak Parlamento dışına atmak doğru olmaz. Suç işlerlerse takip edecek olan ben değilim, yargı var, savcılar var. Demokratik parlamenter sistemde Meclis'i bu kavganın içine sokmamamız gerekir. Aksi halde yozlaşmaya yol açar. Sayın Baykal 5 yıldır dokunulmazlıkların kaldırılmasını bize karşı kullanıyor. Şimdi Sayın Bahçeli aynı konuyu farklı şekilde gündeme getiriyor. Bu doğru değil. Siyasallaşma sürecine girmelerini teşvik etmemiz gerekir. Anayasal düzende siyaset yapsınlar. Farklı yollar, demokratik yollar denenmeli. Katı defans uygulanırsa, Parlamento dışı kalırlarsa onları da dağa gönderirsiniz." "Kürt siyasetçilerini mi kastediyorsunuz?" sorusuna Erdoğan, "Dağa giden zaten var. Sayın Baykal'la aynı çatı altında siyaset yapıp da bugün dağda olan yok mu?" karşılığını verdi.

Daha sonra hükümetin bu alandaki çalışmalarını anlatan Başbakan Erdoğan, gerek telefon diplomasisi gerekse ziyaretlerle terör duyarlılığını sürekli gündemde tutmaya çalıştıklarını belirtti. Bu çaba sonucunda Türkiye'nin dünyanın gündemine oturduğuna dikkat çeken Erdoğan, gelinen noktadan memnun: "Uluslararası desteğin sürekli diri tutulması lazım. Gelişmelerin neyi göstereceğini bilemeyiz. Ama ikili ama telefon diplomasisini sürdürmemiz lazım. Bu ayın sonunda Barosso'nun Türkiye'ye gelme durumu var. Teröre karşı Rehn'in açıklamaları da iyi. Hava olumlu."

Kasımpaşa'nın ismini Washington'da duyurduk

Beyaz Saray'da Bush'la yaptığı görüşme sırasında 'Teksas-Kasımpaşa diyaloğunun' bir nükte olarak gündeme geldiğini bildirdi. Başbakan, "Kasımpaşa'nın ismini Washington'da duyurduk. Ama ligde kötü günler geçiriyor, inşallah küme düşmez." dedi. Ardından Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın, ABD Başkanı Bush'la Beyaz Saray'da yaptığı görüşme ve Kuzey Irak konusunda bilgi vermek üzere muhalefet partileriyle görüşeceğini hatırlattı. Bakan Babacan, bugün ilk olarak anamuhalefet lideri Deniz Baykal'ı ziyaret edecek. Saat 15.00'teki görüşme CHP Genel Merkezi'nde gerçekleşecek. Babacan, daha sonra sırasıyla MHP lideri Devlet Bahçeli ve DSP lideri Zeki Sezer'le bir araya gelecek.

Baykal'ın söylediklerini beş yıldır yapıyoruz

Başbakan Erdoğan, sohbette CHP lideri Deniz Baykal'ın yaptığı Kuzey Irak açılımını da değerlendirdi. "Onun söylediklerini biz 5 yıldır yapıyoruz." diyen Başbakan, Baykal'a "Güneydoğu'ya kaç defa gittin, kaç milletvekilin var?" diye sordu. AK Parti'nin Doğu ve Güneydoğu'da birinci parti olmasını 'buranın sosyolojisini iyi analiz etmesine' bağladı. Erdoğan, "AK Parti'nin kaç tane Kürt kökenli milletvekili var, kabinede kaç tane Kürt bakan var biliyorsunuz. Bizde ayrımcılık olmadığı ortada. Bir yazar bana 'Kürtlere nasıl kardeşim dersin' diye soruyor. Tabii derim. Onlar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil mi? Dindaşımdır, kardeşimdir. Sadece Kürtler değil, Gürcü, Boşnak, Çerkez de kardeşimdir." diye konuştu.

301. madde değişecek

Başbakan Erdoğan, Türkiye İlerleme Raporu'nda yer alan konuların başında gelen 301. madde konusunda AB ülkelerini eleştirdi. Tartışmalı maddenin kaldırılması yerine değiştirilmesinden yana olduğunu kaydeden Erdoğan, Batılı liderlerden "Sizin ülkenizde 301 nasıl, bize önerin." talebinde bulunduğunu anlattı ve ekledi: "Onların 301'ini aynen aldık, yine muhalefet ettiler. Ayrıca sivil toplum örgütlerinden şu ana kadar 301 için öneri gelmedi." Sorular üzerine Avrupa ile Asya otoyolunu birleştirecek üçüncü köprü projesine değinen Başbakan, çalışmaların son aşamaya geldiğini bildirdi.

Zaman
Yayın Tarihi : 16 Kasım 2007 Cuma 17:36:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Tayfun Yıldırım IP: 78.163.124.xxx Tarih : 16.11.2007 21:18:10

Sayın RTE terör örgütünün geldiği aşamanın farkın da değil mi acaba!Bir ara terör örgütüne silahı bırakın meclise gelin dedi,terör örgütü bu sözlerine mesaj olarak kalleşce askerlerimizi pusuya düşürüp son yılların en adi katliamını gerçekleştirdi...Terör örgütünün mecliste zaten temsilcisi var ve törör örgütünün mücadelesi legal-illegal olarak yalnız ülkemiz de değil uluslararası arena da süreklileşmiş olarak devam ediyor,bu bir stratji meselesidir ve eger bunu bir başbakan göremiyorsa görmek istemediğindendir veya öyle görmek istediğindendir,DTP yi kapatmak belki çözüm olamaz ama DTP yi kapatırsanız onlar da dağ a çıkar sözü hiç mi hiç gerekçe olamaz...Varsın 100 bilemedin 1000 DTP li de dağ a çıksın,daha nereye kadar korkak-pısırık ve sonuçsuz söz de kalan söylemler le bölücü-faşist kürt hareketini cesaretlendireceğiz...Sonra,en azından DTP liler dağ a çıkarsa bölücülerin mecliste ki temsili biter ve daha çok moralimiz bozulmaz ve hem de onlar mayalarını belli etmiş olur körlere ve sağırlara karşı...PKK ülkemiz de kurumlaşmış durum da ve her alan da kurumlaşmış durum da,mücadelesini her alan da yürütüyor kendi mantığı içerisin de,DTP bu mücadelenin sadece bir yönü,onların örgütte ki görevi legal alan da PKK yı savunmak,zaten örgütlü bir yapının olması gereken hiyerarşisi de bunu emreder,silahlı mücadelenin yanın da legal alanlar da kuurmsallaşmak-kendini ifade edebilmek-lojistik destek almak-sempatizan toplamak-ekonomik destek almak-demokratik kuruluşlar da yuvalanarak yaygınlaşmak-zamanı geldiğin de halk hareketi başlatarak kurtarlmış bölgeler yaratmak ve top yekün savaşa gitmek...PKK da aşama aşama bunu gerçekleştirmeye çalışıyor,PKK nın istek ve taleplerini DKÖ de ve DTP de bunun için görüyoruz...Terör örgütü ile bu şekil de mücadele edilmez,bu söylemler bu mücadele şekli terör örgütüne bilmeden de olsa destekten başka birşey değildir...Ülkemiz de demokrasi var diye Meclisimizde ki bir parti çıkıp doğrudan 'tek bayrak tek millet kavramı' diye başlayıp bunu hazmedemediğini açıkça ilan ediyorsa o meclisin için de bulunması demokrasinin gereği değildir...DTP den tercih bekleyenler şaka yapıyor olmalı...Artık netleşmek taraflılaşmak gerekiyor daha doğrusu PKK her alan da netleşmiş mücadelesini sürdürüyor.bizler,ülkemizin bölünmesini istemeyen duyarlı insanlar olarak netleşmemiz gerekiyor,basınıy la-siyasi partileriy le-türk-kürt-laz olarak halkıy la netleşmemiz gerekiyor...