İzmir'e üç günlük ziyaret için gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Karşıyaka Spor Salonu'nda yaklaşık 15 bin kişiye hitap etti. 

Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanlığından genel seçimlere, derin devletten Hrant Dink cinayetine kadar pek çok konuya değindi. 

Konuşmasına Hrant Dink cinayetinin ardından yaşanan gelişmelerle ilgili açıklamalar yaparak başlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 5 yıllık dönemlerinde bir olay hariç faili meçhul kalmadığını belirtti. Erdoğan, "Son olay 32 saat gibi kısa bir sürede çözüldü ve fail adalete teslim edildi. Basında çıkan resimler üzerine idari tasarruflar yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Nereye kadar uzarsa, oraya kadar gideriz" dedi. Son günlerin tartışma konusu derin devlete de değinen Erdoğan, "Bana soruyorlar 'Derin devlet var mı?' diye. Tekrar söylüyorum evet var. Varsa neden ortaya çıkarmadığımızı soruyorlar. Onlara sesleniyorum o kadar kolaysa siz çıkarsaydınız" diyerek eski hükümetlere seslendi. İlk kez derin devletin tanımını da yapan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü; "Derin devlet bir kısım kamu görevlilerinin kendilerince kutsal saydıkları değerler için adeta bir çeteleşme içine girmeleri ve hukuku yok saymalarıdır. Bu derin devletin kendisidir. Birini yakalıyoruz, sağına soluna geçip, fotoğraf çektiriyorlar. Bu ne gayri ciddilik, bu ne sululuktur. Benim kutsal bayrağımı eli kanlı birinin eline vereceksin, sonra yanına geçip fotoğraf çektireceksin. Bunların da üzerine gideceğiz".

- SEÇİM SONBAHARDA
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerle ilgili olarak yaptığı açıklamada seçimin tarihini söyleyerek, muhalefetin erken seçim inadının tutmadığını anlattı. Erdoğan,"Kardeşim adayın varsa çık açıkla. 'Bizim adayımıza niye karışıyorsun?' dedik, bunu anlamadılar. Çünkü bunlar anlama özürlü, anlayamazlar. Nisana kadar bizden isim duymayacaksınız" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığı adayını belirleme şekliyle ipuçları da veren Erdoğan, "AK Parti'nin iradesini ancak AK Partililer belirler. Provakatif hareketlerle bizden isim beklemesinler. Cumhurbaşkanı adayımız için bütün teşkilatlarımıza, sivil toplum örgütlerine soracağız. Biz siyaseti onlardan iyi biliyoruz. Çünkü buraya damdan düşerek çıkmadık, tırnaklarımızla kazıya kazıya geldik" ifadelerini kullandı. Genel seçim tarihi ile ilgili spekülasyonlara da cevap veren Erdoğan, "CHP siyaset üretmek yerine ikinci yıldan itibaren ön seçim istiyor. Ancak biz milletten aldığımız emaneti sonuna kadar götüreceğiz. İnşallah önümüzdeki sonbaharda da bu milletin emanetine yeniden talip olacağız" dedi.
 
Başbakan Erdoğan, 1.5 saat süren konuşmasında sık sık CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ismini ve partiyi söyleyerek eleştirilerde bulundu. Erdoğan," Şuanda Türk siyasetinde en ucuz iki kelime nedir derseniz, biri gensoru ve diğer istifadır. Zaman kaybetmekten başka işe yaramıyor. Onlar sayesinde bu kelimeler de anlamını kaybetti. Bu da ayrı bir çirkinliktir. Meclisi çalıştırmama uğruna gensoru veriyorlar. Bu millete ihanettir, saygısızlıktır, aldıkları oya da saygısızlıktır" diye konuştu. 

Seçim yaşının düşürülmesiyle ilgili olarak Erdoğan, "25 yaş çok önemli bir hedeftir. Seçim yaşını indirmemiz boşuna değildir. Biz bunu yapınca 'TBMM çoluk çocuğun eline mi kalacak?' dediler. Ancak şunu unuttular bu millet 21 yaşında bir çağ kapayıp, bir çağı açan Fatih Sultan Mehmet'i ortaya çıkardı" diyerek gençleri parlamentonun yeni adayı olarak gördüğünü söyledi.
Partililere hitap eden Başbakan Tayyip Erdoğan daha sonra otele gitmek üzere salondan ayrıldı.