12 Eylül askeri darbesinin komutanı. emekli orgeneral ve 7’nci Cumhurbaşkanı Kenan Evren, “Kimse sıkıştıkça orduya müracaat etmesin, sivil toplum kuruluşları var. Bugüne kadar üç müdahale oldu, artık yeter” dedi.

NTV’de yayınlanan ve Gazeteci ve televizyon yapımcısı Can Dündar’ın sunduğu "Neden" adlı programa katılan Evren, cumhurbaşkanlığı seçimi süreciyle ilgili çeşitli açıklamalarda bulundu.

Kenan Evren, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Türkiye’de her zaman problemli olduğunu altını çizerek, “Demek ki meclis cumhurbaşkanını seçemiyor veya seçtiği cumhurbaşkanı halkın istediği bir cumhurbaşkanı olmuyor. Öyleyse birçok ülkenin yaptığı gibi, gelin bunu halka götürelim ve cumhurbaşkanını halk seçsin” dedi.

Evren, kendi cumhurbaşkanlığı döneminde, çok istemesine rağmen cumhurbaşkanını halkın seçmesi konusunda Anayasa’da gerekli düzenlemeyi yapamadığı için de üzgün olduğunu belirtti.

TBMM’nin toplanabilmesi için 367 sayısının gerekli olduğuna inanmadığını dile getiren Evren, “Meclis, 184 kişiyle de toplanabilir ama cumhurbaşkanı seçilebilmek için 367 oy gerekli” dedi.

‘ÇANKAYA MODERN HAPİSHANEDİR’
Turgut Özal’a Köşk’e çıkmaması yönünde telkinde bulunduğunu da söyleyen Evren, “Cumhurbaşkanı olduktan sonra sıkılmaya başladım. Hatta onun için dedim ki; bu ‘modern bir hapishanedir’ diye. Türkiye içinde sık sık dolaşmama rağmen Çankaya beni sıktı. Rahmetli Özal beni dinlemedi. Dinlemedi de ne oldu? Partisi gittikçe eridi ve kayboldu. Arkasından sayın Süleyman Demirel geldi. O da cumhurbaşkanı oldu, onun da partisi eridi” dedi.

Bugüne kadar hiçbir cumhurbaşkanı eşinin başının örtülü olmadığını söyleyen Evren, “Belki cumhurbaşkanı olduktan sonra Erdoğan tarafsızlığını muhafaza eder ve hanımı da başını açarsa büyük alkış toplar. Açmazsa da kimsenin bir şey demeye hakkı yok. Böyle bir yasak yok” dedi.

‘SIKIŞTIKÇA ORDUYA MÜRACAAT ETMEYİN’
Evren, son dönemde Türk Silahlı Kuvvetleri’ni göreve çağıranlarla ilgili olarak ise, “Sıkıştıkça orduya müracaat etmeyin. Bugüne kadar üç defa müdahale oldu, artık yeter. Sivil toplum örgütleri var, artık bu görevleri onlar üstlensin” dedi.

Bu arada, Evren, Cumartesi günü gerçekleştirilen Cumhuriyet Mitingini de olumlu karşıladığını belirtti.

‘SEZER’İN BİLDİĞİ ŞEYLER VARDIR’
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in yaptığı rejim tehlikesi uyarısını da değerlendiren Evren, “Cumhurbaşkanı öyle boş konuşmaz. Demek ki, ona öyle bilgiler gelmiş ki bunu ifade etmek zorunluluğunu hissetmiş. Sayın cumhurbaşkanımız inanmadığı bir şeyi gelip de böyle bir zamanda söylemez. Demek ki onu rahatsız eden, üzen bazı olaylar olmuştur” dedi.

Cumhurbaşkanı Sezer’i Anayasa Mahkemesi üyeliğine kendisinin seçtiğini belirten Evren, Sezer’in tarafsızlığı ve hukuka verdiği büyük önemle başarılı bir cumhurbaşkanı olduğunu söyledi.

’12 EYLÜL’E ÇAMUR ATMAK İSTİYORLAR’
7’nci Cumhurbaşkanı, 12 Eylül döneminde sol politikalara dönük ciddi baskıların uygulanmasının sağı yükselttiği ve bugünleri hazırladığı şeklindeki yorumlarla ilgili olarak ise, “12 Eylül’den sonra Ecevit hükümeti de iktidara geldi ve Bülent Ecevit başbakanlık yaptı. O da mı sağ eğilimliydi? Bunlar, 12 Eylül’e çamur sıçratmak isteyenlerin söyledikleri şeylerdir, bunlara aldırış etmiyorum” diye konuştu.

‘BARAJ YÜZDE 7 OLSUN’
Seçim barajının düşürülmesi gerektiğini savunan Evren, “Cumhuriyet Halk Partisi ile Adalet Partisi birleşip beraber hareket edebilselerdi 12 Eylül’ün olması ihtimali çok zayıftı. Biz şunu düşündük ve dedik ki; biraz barajı fazla koyalım, birçok ufak parti de Meclis’e girip de bir türlü iktidara sahip olamama gibi bir durumla karşılaşılmasın. İster sağ parti gelsin, ister sol parti gelsin ama bir parti iktidarda olsun istedik. Artık Türkiye’de demokrasi bir hayli yerleşti, yüzde 10 barajının yüzde 7’ye indirilmesi bence uygun olur” dedi.

‘SEÇİMLER ERKEN YAPILIR’
Seçimlerin Kasım ayından önce yapılacağını tahmin ettiğini söyleyen Evren, vatandaşları oy kullanmaya çağırdı.

7’nci Cumhurbaşkanı Evren, “Bundan evvelki seçimde 10 milyon kişi seçime katılmadı. Bu kişiler eğer oy kullanmış olsaydı, Meclis’teki iktidar bu kadar büyük bir çoğunlukla gelemezdi. Oy kullanmayacaksın, ondan sonra da kusur bulacaksın. Ben bunu kabullenemiyorum” dedi.

ZİNCİRBOZAN FİLMİ
Evren, kendisinin de canlandırıldığın Zincirbozan filminde geçen ve ordunun müdahalesinin gecikmesinin ABD’nin Türkiye’ye daha fazla müdahil olması yönündeki sözüyle ilgili olarak şunları söyledi:

“12 Eylül tarihini kararlaştırdığımız zaman Tahsin Paşa bana ‘Komutanım, NATO’nun hava kuvvetleri komutanlarıyla birlikte Amerika’ya bir gezimiz var. 12 Eylül’de dönemem. Onun için ben bundan vazgeçeyim’ dedi. O zaman ben de ona ‘Tahsin Paşa niye gitmedi diye şüphelenirler. Sağlığın yerinde, sen git. Ama orada bir bahane uydur ve 12 Eylül’den evvel; 10’unda ya da 11’inde gel’ dedim ve öyle yaptı. Sözde onu oraya göndermişim de orada Amerikan ilgilileriyle temas etmiş, onlara haber vermiş. Vallahi de yalan, billahi de yalan, tallahi de yalan” dedi.

Evren, ayrıca filme yer aldığı gibi Haydar Saltık Paşa’ya hiçbir zaman Haydar diye hitap etmediğini de sözlerine ekledi.