Washington’dan ayrılmadan önce Türk gazetecilerle sohbet eden Dışişleri Bakanı Gül 1991’de Strasbourg’da bir kilisede namaz kıldığını anlattı. Gül "Namaz kılacak yer arıyordum, kiliseyi gördüm. Burası da ibadet yeri olduğu için girdim ve namaza durdum" dedi.

DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül, Washington’dan ayrılmadan önce bir grup Türk gazeteciyle yaptığı sohbette siyasete giriş anılarını ve Avrupa Konseyi’nde Türkiye’yi temsil ederken kilisede nasıl namaz kıldığını anlattı. Gül Washington’da kaldığı The Willard Intercontinental Oteli’nin lobisindeki sohbete, "Erbakan hoca ile geldiğimizde de bu otelde kalmıştık ve yine bu köşede gazetecilerle sohbet etmiştik" diyerek başladı.

İMAMIN EVİNDEYDİK

Gül’ün bu tespitini doğrulayan gazeteci Ruşen Çakır, "1991’de ben sizin için siyasetçi olmaz diye yazmıştım, ancak daha sonra yanıldığımı da yazdım" deyince, Gül, 15 yıl öncesine dönerek şunları söyledi: "1991 öncesi siyaset yapmaya karar verdim. Kayseri’de bir cami imamının evindeydik. İmam bana ’eşinin başı kapalı mı?’ diye sordu. ’Çok merak ediyorsan öğrenirsin’ dedim. Ruşen bunun üzerine o yazısını yazmış ama, kötü niyetle değil. Popülist yaklaşım sergilemediğim için böyle değerlendirmede bulunmuş. Kaliteli arkadaşlarımız vardı. Sabahlara kadar siyaset konuşurduk. Ama sonucunu aldık. O zaman da Kayseri’den 7-0 çıkardık."

CEKETİMİ SERDİM

1991-1995 arası Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi’nde milletvekili olarak Türkiye’yi temsil ettiğini anlatırken, Türk heyeti içinde en gencin kendisinin olduğunu ifade eden Gül, şöyle devam etti: "Yine 1991’di galiba. Erdal İnönü, Esat Kıratlıoğlu ve daha bir çok değerli siyasetçi vardı. Ben tabii ki gençtim.Bir gün namaz vakti geldi, Strasbourg’da namaz kılacak yer arıyorum. Baktım küçük bir kilise, içi boş. ’Burası da bir ibadet yeri’ dedim, ceketimi çıkarıp yere serdim, namaza durdum. Bir anda bir flaş patladı. Kafamı çevirdim ama kimseyi göremedim. Çeken kaçmış. Doğru mu bilmiyorum ama, Anadolu Ajansı’ndan birisi diye duydum. Yanılmıyorsam gazetelerde de yayınlandı. Bilemiyorum kim görüp de söyledi kilisede namaz kıldığımı. Belki Zeynel Lüle (Hürriyet’in Brüksel temsilcisi), belki de o zamanlar gazetecilik yapan bizim Ahmet Sever. Çünkü ikisini de Avrupa Konseyi’nde tanımıştım."

Diyanet: Mekruh

DİYANET İşleri yayınlarında, "kilisede namaz kılınabilir mi?" sorusuna şu yanıt veriliyor: "Zaruret bulunmadıkça kilisede namaz kılmak mekruhtur. Ancak namaz kılınacak uygun başka bir yer bulunamadığı takdirde, temiz olmak kaydıyle orada namaz kılınmasında dinen bir sakınca yoktur. Kilise, Havra vb. gayrimüslimlere ait ibadet yerleri satın alınarak veya başka yollarla cami haline getirilirse mescit hükmünü alır. Artık o yerde namaz kılmakta hiçbir sakınca kalmaz."