Herkese yakın ve aynı mesafedeyim
Cumhurbaşkanı Gül gazetecilerin sorularını yanıtladığı ve 4.5 aylık görev sürecini değerlendirdiği televizyon programında cumhurbaşkanlığı seçimindeki tartışmaların geride kaldığını belirterek tarafsızlık mesajı verdi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 4.5 aylık görev sürecinde cumhurbaşkanlığı seçimindeki tartışmaları geride bıraktığını, "Herkes bana yakın, ben de herkese aynı mesafedeyim" sözleriyle vurguladı.
Gül, önceki gece TRT-1'de canlı yayınlanan "Zirveden Bakış" programında Milliyet gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila, Radikal gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Yetkin, Türkiye gazetesi Ankara Temsilcisi Nuri Elibol, Zaman gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Ünal ile Star gazetesi Ankara Temsilcisi Şamil Tayyar'ın sorularını yanıtladı. Gül, özetle şu mesajları verdi:
'ÇANKAYA KALESİ DÜŞTÜ' TARTIŞMALARI: Seçildikten sonra 'Cumhurbaşkanlığı, Türkiye'yi, Türkiye'nin derinliğini temsil ediyor' dedim. Siyasetten arınmamın bir şart olduğunu ifade ettim. Çeşitli fikirler, Türkiye'de açık bir tartışma ortamı var. Başkaları tarafından bu ortam hayranlıkla karşılanıyor. Ondan sonra her şey kendi mecrasında akıyor. Bu tartışmalar yapıldı Türkiye'de. Geri dönmek yararlı değil. Herkes bana yakın, ben de herkese aynı mesafedeyim. Bazı karamsar, iyimser tablolar çizilmiştir. Şu 4.5 aylık süreçte hepsinin geçersiz olduğunu ifade edebilirim.
JET İMZA AÇIKLAMASI: İmzalarken Anayasa Mahkemesi'nin kararını da dikkate aldım. Gece çalışıp onaylamam aslında takdir edilecek bir husustur. Birçok stajyer hâkimin, savcının emekleri boşa gidecekti. 'Bu gece yatacağım. Ertesi sabah saat 9'da getirin. Mesai saatim kapandı benim' deseydim yıllarını bu iş için harcamış insanların emekleri boşa gidecekti.
YÖK BAŞKANI İLE MÜLAKATI YOK: Titiz davranmaya gayret ettim.
Akademik kariyeri sağlam, tartışmasız olan, akademik iklimi bilen biri olmasını tercih ettim. Önceden tanımıyordum.
Kendisine karar vereceğim kanaati hasıl olunca görüştüm. Mülakat falan söz konusu değil, kararımı iletmek için görüştüm. Görevi kime vermiş olsaydım, birçok şeyler söylenecekti. Üniversite camiasıyla yakın işbirliği içerisinde olacağına inanıyorum.
ABD ZİYARETİ: Basındaki 'hızlandırılmış', 'kısaltılmış' yorumlarını anlamadım. Saati, görüşmeler belli. 1991'den bu yana ABD'ye yapılan ilk resmi ziyaret. Terörle mücadeledeki işbirliğimizi gözden geçirme, pekiştirme açısından önemli bir fırsat. Ortadoğu, Kafkaslar, Orta Asya, enerji güvenliği gibi birçok konu var. Zaten ABD Başkanı benimle görüşmelerden sonra Ortadoğu turuna çıkıyor. Bizim bölgedeki tecrübelerimizi aktarma açısından önemli olacak.
Washington: Gül'ün ziyareti önemli
WASHINGTON AA
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Washington ziyaretinde bir araya geleceği ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile Türk-Amerikan ikili ilişkilerini ve Türkiye'nin bulunduğu bölgeyle ilgili konuları ele alacağını söyledi.
Önceki gün düzenlediği basın toplantısında, Gül'ün ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile kahvaltıda bir araya geleceğini kaydeden McCormack, "Türkiye iyi bir dost ve müttefik. Aynı zamanda NATO müttefiki. Gül ile Rice, ABD ile Türkiye arasındaki ikili ilişkileri ve Irak da dahil olmak üzere Türkiye'nin komşularıyla ilgili birçok konuyu çeşitli açılardan ele alacaklar. İran'ın da bu görüşmelerde konuşulmasını bekliyorum" dedi.
ABD Başkanı George W. Bush'un gelecek haftaki Ortadoğu gezisi öncesinde gazeteciler için bir brifing düzenleyen Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley de, Gül'ün ziyareti sırasında ABD Başkanı ile "uzun bir liste oluşturan konuları ele alacağını" söyledi.
İki liderin görüşmelerinin ardından öğle yemeğine geçeceklerini kaydeden Hadley, "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ziyareti çok önemli" ifadesini kullandı.
'Çankaya noteri' eleştirisine yanıt
"Çankaya noteri" eleştirisine tepki gösteren Gül, kendisine haksızlık yapıldığını söyledi. Gül, "'Noter gibi çalıştınız' deniliyor. İmza atmak zorundayım, başka ne yapacağım? 986 imza attım. 'Çokmuş' dedim. Benden önceki cumhurbaşkanları 126 gün içerisinde ne yapmış diye baktım. Onlar da Bakanlar Kurulu kararlarını onaylamışlar. 10. Cumhurbaşkanı (Sezer) 1062, 9. Cumhurbaşkanı (Demirel) da 830 imza atmış" dedi. Gül, "'Gerçekten çok değişik bir durum mu var?' diye baktım. Hayret ettim. Onlar da hep onaylamışlar. Benim 986 imzam içerisinde elmalar var, armutlar var" diye konuştu.
Gül, eğer devletin istihbarat örgütleri bilgileri çerçevesinde bir yanlışlık varsa o zaman hükümetin kararnamelerini geri göndereceğini ifade etti. Sezer'in reddettiği bazı konuları imzalamasıyla ilgili eleştirilere de tepki gösteren Gül, "Bunu anlamak mümkün değil. Benim altında imzam olan, bizzat ben başbakanken, bakanken göndermişim, dolayısıyla uygun görmüşüm. Bunlar, benim önüme gelince şimdi ben bunları imzalamayacak mıyım? En tabii hakkım değil mi? Bilgi yetersizliğinden kaynaklandığı kanaatindeyim" dedi.
Konuya ilişkin olarak Cumhurbaşkanlığından dün bir yazılı açıklama da yapıldı. Açıklamada, "Son üç cumhurbaşkanımızın ilk 126 günlük görev sürelerinde yaptıkları işlemler birbirine oldukça yakın olup, iade ettikleri kararname sayıları arasında da büyük bir fark bulunmamaktadır" denildi. İlk 126 günde, 9. Cumhurbaşkanı'nın 9, 10. Cumhurbaşkanı'nın 5 müşterek kararnameyi geri gönderdiği, Gül'ün ise 2 kararnameyi hukuki gerekçeyle iade ettiği vurgulandı.
