CHP lideri Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Kuzey Irak'a asker isterse gireriz'' söylemini eleştirdi. Partisinin grup toplantısında konuşan Baykal ''Eğer bu devletin yararı girmeyi gerektirirse, girmek senin boynunun borcudur. Gereğini yerine getirmekte Silahlı Kuvvetler'in görevidir'' dedi.
Baykal, "Başbakan, 'Asker isterse gireriz' diyor. Memleketi asker mi yönetiyor? Devletin alacağı kararı asker mi veriyor? Sen değil misin 'Asker benim emrimdedir' diyen. Eğer bu devletin yararı, girmeyi gerektirirse, girmek senin boynunun borcudur; onun gereğini yerine getirmek de Silahlı Kuvvetler'in görevidir. Bunu sağlamak da senin mecburiyetindedir. 'Asker isterse' diye kaçacaksın, diğer yandan 'Benim emrimde' diye caka satacaksın" diye konuştu.
Baykal, bir başbakanın, terör gibi ülkenin en yaşamsal konusuyla ilgili olarak, kamuoyu önünde Silahlı Kuvvetler ile böyle bir tartışma içine girmesinin, Türkiye'nin sorumsuz bir yönetim içinde bulunduğunu ortaya koyduğunu savundu.
"Aklı başında birileri, Erdoğan'ın eteğini çekmeli" diyen Baykal,"Giderayak elin ayağın birbirine dolaşmış, ortalığı karıştırmaya kalkma. Bunu birilerinin Başbakan'a anlatması lazım" diye konuştu.
"Dubai'de anlaşma imzalamışlardı"
Baykal, hükümetin bir bakanının Dubai'de 1 milyar dolar karşılığında Kuzey Irak'ta askeri harekat yapılmayacağına ilişkin taahhütte bulunan bir anlaşma imzaladığını ileri sürdü.
Baykal, CHP'nin derhal olaya müdahale etmesi sonucu anlaşmanın yürürlüğe konulamadığını iddia etti.
Bu olayın 2003 yılında olduğunu, şimdi Türkiye'nin Kuzey Irak'a harekat yapılıp yapılmayacağını konuştuğunu belirten Baykal, "Yaparsın, yapmazsın ayrı da. Gündeminde böyle bir konu var. Şimdi 'yapalım mı yapmayalım' diye konuşmak durumundasın" dedi.
Konuşmasında hükümeti eleştiren Baykal, "Devletin güvenlik güçleri bir şey söylüyor, sen bir şey söylüyorsun... 'Gerekirse yaparız' diye efeleniyorsun, değil mi? Bakanlarınla, başbakanınla... Sana bu efelenme hakkını veren CHP'nin o sırada o anlaşmayı engellemiş olması. Eğer o anlaşmayı engellemeseydik, bugün sus pustu hükümet. Neyini önleyecekti, girmeme sorumluluğunu üstlenmişti. Almıştı 1 milyar doları, susmuştu. Bütün hazklarından vazgeçmişti. Bunu CHP grubu önledi" diye konuştu.
"Korkma, utanma, söyle"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın alt-üst kimlik tartışmaları açtığını ifade eden Baykal, herkesinin kendine göre etnik kimliği olabileceğini ama herkesin Türk milletinin bir parçası bulunduğunu anlattı.
Baykal, "Türkiye'de bir tane millet var. Bunu bu hükümete öğretmeye çalıştık. Öğrendi mi öğrenmedi mi tam bilmiyorum ama o yanlışları eskisi gibi yapamıyorlar. Bayrak dalgalandırıyorlar şimdi TOKİ mitinglerinde. Genel Kurul'da sordum. Burada 'Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir' yazıyor. Bu millet, hangi millet? 'Bir söyleyin de öğrenelim' dedim. Hangi millet o? O Türk milleti... Korkma, utanma, söyle" diye seslendi.
Baykal, CHP grubunun terör tehdidine karşı uyarı görevinde bulunduğunu, iktidarın yanlış zihniyetten kurtulması için çok etkin çalışmalar yaptığını, 1 Mart tezkeresine "hayır" denilmesini sağladıklarının altını çizdi.
Deniz Baykal, "Eğer hükümetin önerdiği doğrultuda 1 Mart tezkeresi kabul edilmiş olsaydı, Türkiye, Irak'takiterör batağının resmen parçası haline gelecekti" diyerek, "O kargaşa içinde Türkiye'de teröre uygun ortam yaratılacaktı" görüşünü ifade etti.
Baykal, "Sadece 1 Mart tezkeresinin bile CHP milletvekillerinin soyuna sopuna yetecek onur kazandırdığını" söyledi.