Kürt raporun chp.org.tr’de

Demokratik açılımdan asla geri dörüş olmayacağını bir kez daha ilan eden Erdoğan, 30 yıldır süren terörden silah tacirleri ile mayın satanların kazandığını söyledi

Başbakan Erdoğan terörden nemalananlar, gençlerin ölümünü kendileri için çıkara çevirenler olduğunu belirterek “illa demokrasi, illa demokratik açılım, illa milli birlik, illa kardeşlik” dediklerini söyledi.

Erdoğan, dün gittiği Konya’da toplu açılış ve TOKİ konutları teslim törenine katıldı, Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konsey Üyesi Slajdziç ile bir araya geldi, AB üyesi ülkelerin Kültür Bakanları ile görüştü, Mevlana’nın 736. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Etkinlikleri’ne katıldı. Erdoğan temaslarında “30 yıldır bu ülkede devam eden terörden kim kazandı” diye sordu ve şöyle devam etti:

MODERN SİLAHLA ÇÖZELİM, DEMOKRASİYLE

• Türk mü kazandı, Kürt mü Alevi mi Sünni mi kim kazandı? Silah satan, mayın satan kazandı, uyuşturucu pazarlayan kazandı.

• Gençlerin kanıyla beslenenler kazandı, şehitleri, dağa çıkanları istismar edenler kazandı.

• Peki kim kaybetti sen kaybettin ben kaybettim gençler kaybetti gençlerin anneleri, babaları, eşleri masum yavruları kaybetti. Gençlerin ölümüne daha ne kadar tahammül edeceğiz.

• Ama gelinen noktada terörle mücadelenin sadece güvenlik tedbirleriyle başarıya ulaşmayacağı açıkça ortaya çıkmıştır.

• Modern silahları, en gelişmiş teknolojiyi kullanıp ama demokratik standartlarınızı yükseltemiyorsanız, insanınıza hak ve özgürlükleri temin edemiyorsanız terörü bitiremezsiniz.

2005’TEN BERİ ÇALIŞIYORUZ

• 2005’de Diyarbakır’da yaptığım konuşma manidardır. Ama ne dediler? ‘Peki 2005’den bu yana neredeydin’ Siz neredeydiniz? Biz orada işaret fişeğini attık ve o günden bu yana çalışıyoruz.

• Bu ülkeyi maalesef kardeşliğe, birlik ve beraberlik iklimine kavuşturmak istemeyen siyasiler de var, odaklar da var. İçeride de var, dışarıda da var.

ORTADA KİRLİ TEZGAH VAR

• Terörden nemalananlar var, gençlerin ölümünü kendileri için çıkara çevirenler var, ülkeyi istikrarsızlığa mahkum edip buradan kendilerine çıkar devşirmek isteyenler var. Ortada çok kirli bir tezgah var. Ama tezgahta piyasaya sürülenler bayat.

• Bu kirli tezgahın içinde bilerek ya da bilmeyerek bazı medya kuruluşları da var. Ülkede kaos, sanki bir çatışma varmış gibi... Türkiye’nin her yerini bir kan gölü almış gibi gösteriyorlar.

• ‘Açılım kapandı, açılım durdu’ diyenler bu hükümetin, bu milletin kararlılığını göremiyorlar.

• ‘İlla demokrasi, illa demokratik açılım, illa milli birlik, illa kardeşlik’ dedim. Bu yolda böyle yürüyeceğiz.

O rapor chp.org.tr’de duruyor

• Biz bu yola çıkarken birlik, beraberlik, bütünlük ruhuyla çıktık. Ama ne oldu? Ne olduğunu görüyorsunuz, CHP bu işe yanaşmadı, MHP bu işe yanaşmadı.

• Böyle çok önemli bir ülke meselesinde kenara çekilmekle kalmadılar yapanı taşlamak, süreci baltalamak, zihinleri bulandırmak, topluma, ülkeye karamsarlık yaymak için de ellerinden geleni yaptılar, yapmaya devam ediyorlar.

• Gergin, öfke ve nefret dolu bir dille ülkeyi gerginliğe sürüklemek için ellerinden geleni yapıyorlar.

• CHP 1989’dan beri Doğu ve Güneydoğu meselesine ilişkin raporlar hazırladı. Kendilerinin bu raporlarda şu anda bile kabul edemeyecekleri çok ileri öneriler var. Raporlarda, ana dilde eğitim bile tavsiye ediliyor.

• CHP’ye diyorum ki ‘bu raporlarda böyle söylemişsiniz. Şimdi başka söylüyorsunuz.’ Tabii bize kızıyor, köpürüyor, kalkıyorlar, oturuyorlar. ‘CHP’nin böyle bir raporu yok’ diyorlar.

• Şimdi ben yine söylüyorum. Dün ‘acaba yanlış mı yaptık’ diye merak ettim, arkadaşlara dedim ki, ‘şu CHP’nin web sitesini bir açın’. Hakikaten web sitesini açtık ve baktık ki o raporlar orada duruyor.

• Kendi partisinin web adresini bilmiyorsa ben şimdi Konya’dan hatırlatıyorum. ‘chp.org.tr.’ Açsın baksın. Dün baktık ve gördük.

• Sayın Baykal senin resmi web sitende o raporlar öyle duruyor. Sen neyi inkar ediyorsun? Gerçeklerle neden yüzleşmiyorsun? Kendi kendini neden inkar ediyorsun?

• Muhalefet gözünü kapatmış, başını kuma gömmüş ülkeyi de göremiyor, milleti de göremiyor, bu ülkenin, bu milletin meselelerini de ne yazık ki göremiyor.

İslamofobiyi körükleyenlere Mevlana daveti

Başbakan Erdoğan, Mevlana Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Şeb-i Arus törenine katıldı. Konuşmasında, dinleyicilere ‘’Aziz Mevlana dostları’’ diye hitap eden Erdoğan şu mesajları verdi:

• İslamı terörle özdeşleştirmeye çalışanları, İslamofobiyi ve antiseminizmi körükleyenleri Mevlana’yı okumaya ve anlamaya çağırıyoruz. Aynı şekilde temel hak ve özgürlükleri referanduma sunanları, ülkesinde yaşayan vatandaşların ibadet özgürlüğünü bir tehlike olarak görenleri Mevlana’nın öğretilerini dinlemeye davet ediyorum.

• Kimse başkasına zulmederek adaleti tesis edemez. Biz, bu anlayışla insanlık için barış huzur ve adalet istiyoruz. Türk Milleti hiç kimsenin hukukunu çiğnememiştir, bundan sonra da çiğnemeyecektir, kimsenin de hukukumuzu çiğnemesine müsaade edemeyiz.

MEVLANA VE GOETHE BENZETMESİ

Başbakan Erdoğan, Mevlana’nın ‘’İnsan insanın aynasıdır’’ derken anlatmak istediğinin Goethe’nin ‘’İnsan, kendini sadece insanda tanır’’ sözü ile anlatmak istediğinden farklı olmadığını söyledi.