16
Mayıs
2024
Perşembe
SİYASET

Laiklikte ikna edici olun

TÜSİAD Başkanı Yalçındağ, hükümete çağrı yaparak, "Laiklik konusundaki endişeleri gidermede ikna edici  olunmalı" dedi.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, hükümetin toplumun laiklik konusundaki endişelerini gidermede yeterince somut ve ikna edici olması gerektiğini söyledi.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında açılış konuşması yapan Yalçındağ, anayasa tartışmalarında laiklik konusunun ön plana çıkmasının, halen görev başında olan bazı hükümet üyelerinin, parti mensuplarının ve yerel yöneticilerin, geçmiş dönemlerdeki eylem ve söylemlerinden kaynaklandığını vurgulayarak, "Hükümet, toplumun bu konudaki endişelerini gidermede yeterince somut ve ikna edici olamazsa, Anayasa tartışmaları kaçınılmaz olarak tek bir noktaya kilitlenecek ve 21. yüzyıla yakışan, özgür, demokratik, çağdaş, atılımcı bir Anayasa'nın diğer unsurlarının tartışılması imkansız hale gelecektir" şeklinde konuştu.

Yeni anayasa çalışmaları konusunda, yeni bir "toplumsal sözleşme" yapılacaksa, buna uygun bir yöntemin seçilmesinin asli önemde olduğunu dile getiren Yalçındağ, "Çok kökten bir değişiklik arayışı ile yola çıkılmışsa, o zaman, Anayasa hukukunun ortaya koyduğu biçimde, tüm kesimlerin katıldığı özel bir kurul oluşturarak taslak metni hazırlanmalıdır. Eğer sadece 'anayasa değişikliği' yapıyorsanız o zaman da Anayasa'nın kurucu felsefesine, özellikle laiklik anlayışına dokunamaz, değişmez maddelerini değiştiremez, Anayasa'nın nasıl değiştirileceğine ilişkin kendinize özgü yöntemler öneremezsiniz" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de siyasal güçler rejim mücadelesine devam ediyor izleniminin sürmesine yol açacak bir Anayasa'nın ülkeye yarar değil zarar getireceğine inanıyoruz" diyen Yalçındağ, anayasa çalışmasında öne çıkarılması gereken en önemli prensibin, 'birleştirici, bütünleştirici olmak' olduğunu ifade etti.

Yalçındağ, bireysel özgürlükleri geliştiren, demokratik siyasal işleyişin önündeki engelleri kaldıran, laiklik prensibini zedelemeyen, toplumu çağdaşlaştıran, gerçek anlamda toplumsal sözleşme niteliği taşıyan bir Anayasa oluşturulabilirse bu sayede iyi bir atılım fırsatının yakalanabileceğini söyledi.
TÜSİAD Başkanı Yalçındağ sözlerine şöyle devam etti:
"Bunu yaparken, birey ile devlet arasında doğru dengeler kurarak, devletin kurumları arasındaki dengeyi ve karşılıklı denetim mekanizmalarını gerektiği gibi oluşturarak, bu atılımı uzun soluklu bir toplumsal değişim sürecine dönüştürebiliriz."

SON 10 YILIN EN BÜYÜK LİKİDİTE SIKIŞIKLIĞI YAŞANIYOR

Son zamanlardaki ekonomik gelişmelere de dikkat çeken Yalçındağ, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) yüksek riskli konut kredilerine bağlı olarak finansal sektörde oluşan zararların, son 10 yılın en büyük likidite sıkışıklığına yol açmış durumda olduğunu söyledi. Piyasalarda şimdiye kadar oluşmuş zararların dünyada ekonomik büyümeyi bir parça yavaşlatabileceğini belirten Yalçındağ, birçok Avrupa ülkesinin büyüme tahminlerini şimdiden aşağı çektiğini anlattı.

"Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası'nın ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın gerçekleştirdiği faiz indirimleri olumlu bir hava estirse de, krizin diğer piyasalara atlayarak genişlemesi gibi bir risk orta vadede hala söz konusu. Bu gerçekleşirse küresel büyümede de ciddi olumsuz etkilenmeler gündeme gelecek" şeklinde konuşan Yalçındağ, bu kısa dönemli likidite sıkışıklığının ötesinde Çin ve Hindistan ekonomileriyle ilgili beklentilerin likiditenin orta vadede de daralması riskini ortaya koyduğunu buna bağlı olarak küresel mali piyasalara akan likiditenin azalmasının ve önümüzdeki dönemde borçlanma maliyetlerinin artmasının çok olası hale geldiğini ifade etti.

Gerek kısa vadeli çalkantıdan gerekse orta vadeli yapısal kaynak daralmasından, en fazla zarar görecek olanların büyümesini yoğun dış kaynak ile finanse eden ekonomiler olacağının altını çizen Yalçındağ, Türkiye ekonomisinin yüksek cari açık sebebiyle, dış kaynak bağımlılığının devam ettiğini, bu durumun olası küresel mali daralmalara karşı kırılganlığa sebep olduğunu sözlerine ekledi. Türkiye'nin yıllık yüzde 7 büyüme hedefinden taviz vermeden cari açığı kontrol altına alması gerektiğini belirten Yalçındağ, bunu başarabilmek için ekonominin nitelikli iş gücüne, iç tasarrufların artırılmasına, teknoloji ve AR-GE'ye ve iyi işleyen kamusal kurumlara ihtiyacı olduğunu söyledi.

Türkiye'nin AB ile ilişkilerine de değinen Yalçındağ, AB ile ilişkilerde orta vadede zamanın Türkiye'nin lehine işlediğini; İngiltere, İsveç, Polonya, İtalya, İspanya, Portekiz gibi birçok AB ülkesi bu sürece açık destek verdiğini belirterek kısa vadede ise Türkiye'nin yapması gerekenin, hemen yarın TCK'nın 301. maddesini değiştirmek ve demokratik reformları hızlandırmak olduğunu söyledi.

Kenthaber
Yayın Tarihi : 21 Eylül 2007 Cuma 12:54:05
Güncelleme :21 Eylül 2007 Cuma 17:42:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Andy Ender IP: 80.219.115.xxx Tarih : 21.09.2007 23:00:40

Türban bir simge! Basörtüsünü büyükannem bile takardi...


ali güneş IP: 78.181.41.xxx Tarih : 21.09.2007 20:55:08

türbanla nasıl laik olunur. Anamızın başörtüsü gibi başınızı örterseniz laik olursunuz. türban ile baş örtüyü karıştırmayın sakın. benim mazlum anadolu ,trakya, batı trakya,kerküklü, başörtülü analarımızın günahını alırsınız. türbanın kime hizmet ettiği belli. nereden de nemalandığı belli. şeyh şıh ilşkisi yoksa tabi.


i.yigit IP: 172.141.165.xxx Tarih : 21.09.2007 19:09:56

Ya gidin allah askina. insanin kriz gecirmemesi elden degil. hangi insanin basortusu takmasiyla laiklik tehlikeye girecek. bir de tutmus boyle bir tehlikenin olmadigini ispat edin diyorsunuz. ya hukukta bir kural vardir: Olumsuz degil olumlu sey ispatlanir. madem oyle, siz basortusu ile laiklik arasinda bir ilgi bulundugunu yeteri derecede ispat edin. kuru gurultu koparmayin. halkimiza yazik ya. sizin derdiniz ne bilmiyorum ama suna eminim ki kesinlikle turkiyenin menfaati degil. baska birsey. allah sizden milletimizi korusun.


mustafa taşyıldız IP: 85.104.203.xxx Tarih : 21.09.2007 22:51:24

bu kadını ikidebir kim konuşturuyor ya....ne cenesi varmış maşallah yani.sanki bu memlekette akıl vermek bi sana kaldıda ötüp duruyorsun.menapoz zamanın gelmiş herhalinden belli:))