'Milletin ekmeğiyle oynuyorsunuz'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Uluslararası yatırım gelmesin diyenler şunu bilmelidir ki bu milletin ekmeğiyle işiyle aşıyla oynamaya hiç kimsenin hakkı yoktur olamaz” dedi.
“Ülkemi pazarlıyorum” ifadesini kullanmasının ardından
yapılan eleştirilere değinen Erdoğan, “Bu ifadelerden dolayı bazı siyasiler çok çirkin yaklaşımlarda bulundular. ‘Ülke pazarlanır mı?’ dediler. Çünkü bunlar siyasetin de bir marketingin olduğunu, aynı şekilde ülkelerin de böyle
bir marketing piyasasının olduğundan bihaberdiler” diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Uluslararası yatırım gelmesin diyenler şunu bilmelidir ki bu milletin ekmeğiyle işiyle aşıyla oynamaya hiç kimsenin hakkı yoktur olamaz” dedi.
Başbakan Erdoğan, Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) geleneksel sonbahar resepsiyonuna katıldı. Resepsiyonda bir konuşma yapan Erdoğan, Türk ekonomisinin bugünkü noktaya gelmesinde uluslar arası doğrudan yatırımların önemli bir katkısı olduğunu ve yatırımları çekme konusunda da YASED’in de
önemli bir performans sergilediğini söyledi.
2002’den itibaren Türk ekonomisinde iyileşmeler yaşanırken bu iyileşmenin gelip geçici olduğuna dair yorumlar yapıldığını belirten Erdoğan, “Bu başarının Türkiye’nin kendi başarısı olduğunu maalesef görmekte zorluk çektiler. Sadece bizim şu yatırım ortamını iyileştirme konusunda yaptıklarımızı samimi bir şekilde inceleyebilselerdi ekonominin bu noktaya nasıl geldiğini de anlayacaklardı” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, hükümeti devraldıktan sonra yatırımları çekmek için “kılı kırk yaran” bir çaba sarfettiklerini ifade ederek, bunu yaparken özellikle YASED ve TOBB gibi sivil toplum örgütlerini sürece dahil ettiklerini
belirtti.
-ÜLKELERİN DE MARKETİNG PİYASASI VARDIR-
Uluslararası sermaye konusunda Türkiye’nin 1953’te bir yasa çıkararak ilk adımı attığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu: “2003 yılına kadar yani aradan geçen 50 yılda Türkiye’ye giren yıllık ortalama uluslararası yatırım miktarı bazı istisnalar dışında 1 milyar doları aşamamış. Ardından biz 2003 yılında yasayı yeniden ele aldık. İlerlemeler yaptık Buna paralel olarak yoğun bir yatırım çekme mücadelesi verdik. Bu arada
hatırlarsanız ben ‘ülkemi pazarlıyorum’ gibi ifadeler kullandım. Bu ifadelerden dolayı bazı siyasiler çok çirkin yaklaşımlarda bulundular. ‘Ülke pazarlanır mı?’ dediler. Çünkü bunlar siyasetin de bir marketingin olduğunu,
aynı şekilde ülkelerin de böyle bir marketing piyasasının olduğundan bihaberdiler. Bunu bilmedikleri için bir sıkıntı içindeydiler.”
Erdoğan, yaptıkları bir girişimin ardından 2006 yılında 20 milyar doları aşan uluslar arası doğrudan yatırımın Türkiye’ye girdiğini söyledi. 2007 yılının Eylül ayına kadar 15.3 milyar dolar gibi bir rakamın yakalandığını açıklayan
Başbakan Erdoğan, “Görünen o ki yıl sonu itibarıyla inşallah 25 milyar doları yakalayacağız” dedi.
-"YABANCI SERMAYE DÜŞMANLIĞI VAR"-
Erdoğan, 50 yıl boyunca 1 milyar dolar seviyesinde olan dış yatırımların geldiği noktanın tesadüfi olamayacağını kaydederek konuşmasını şöyle sürdürdü: Bu bir zihniyet dönüşümünün sonucudur. Bir inancın ve kararlılığın sonucudur. Uluslar arası sermayeye ters bakan önemine inanmayan bu tür anlayışlarla biz
bu çileleri çektik ve Türkiye bunun bedelini ağır ödedi. Yabancı sermaye düşmanlığı var. Küresel sermayeye farklı bakış var. Küresel sermaye dedin mi zaten kaçıyor. ‘Küresel sermaye Türkiye’ye geliyor’ dediğin zaman eyvah
Türkiye’yi bir yeri gelip işgal ediyorlar diyorlar. Hemen damga hazır İşgal kuvveti diye. Kendine inanmıyor, kendine güvenmiyor, çünkü inanmayan insanlar Türkiye’ye bir şey katabilir mi? katamaz. Her zaman söylüyorum. Düşüncesine inanmayan düşünce hürriyetinden korkar. İnancına inanmayan inanç hürriyetinden korkar. Sermaye noktasında gücünü kabul etmeyen de uluslar arası sermayeden korkar. Mesele budur.”
-KİMSENİN MİLLETİN EKMEĞİYLE OYNAMAYA HAKKI YOK"-
Yurtdışında yatırım yapan çok sayıda Türk firmasının olduğuna işaret eden Erdoğan, “Biz bununla haklı olarak övünürken sınırlarımızı kimseye kapatamayız. Böyle bir lüksümüz de böyle bir seçeneğimiz de yok. İstihdamı
artırmak için yatırımları artırmaya mecburuz bunu görmek zorundayız. Uluslararası yatırım gelmesin diyenler şunu bilmelidir ki bu milletin ekmeğiyle işiyle aşıyla oynamaya hiç kimsenin hakkı yoktur olamaz” şeklinde konuştu.
-"REFORMLARA DEVAM EDİLMESİ GEREK"-
YASED Başkanı Tahir Uysal de yaptığı konuşmada, geçen yıl 20 milyar dolarlık doğrudan yatırım çekildiğini belirterek dünya genelinde doğrudan yabancı yatırım çeken ülkeler arasında Türkiye’nin 16. sırada yer aldığını kaydetti. Doğrudan yabancı yatırım miktarının artmasında AB’nin etkili olduğunun altını çizen Uysal, yakalanan ivmenin kaybedilmemesi için reformlara devam edilmesi gerektiğini söyledi. Yatırımcılar için siyasi ve ekonomik istikrarın öncelikli olduğunu dile getiren Uysal, “Yeni 0’dan yatırım çekmek için yapısal reformlar yapmalıyız. Vergi sistemini iyileştirmeliyiz. İstihdam üzerindeki yükleri azaltmalıyız. Ar-ge’ye ile fikri ve mülki haklara önem vermeliyiz. Adalet sistemini iyileştirecek reformlar yapmalıyız” diye konuştu. Resepsiyona, Başbakan Erdoğan'ın yanı sıa bazı milletvekilleri ile çok sayıda yerli ve yabancı iş adamı katıldı.
