ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu, muhalefetin de sineye çekme sınırı olduğunu belirterek, her fırsatta kendi özgü tanımlamalarla kendilerini eleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sert karşılık verdi. Mumcu, Sakal-ı Şerif olayında, isim vermeksizin, Kültür Bakanı Atilla Koç’un Başbakan Erdoğan adına suçu üstlendiğini ima etti. Mumcu, Sami Ofer konusunda önce "görüşmedim", "Görüşmüş olabilirim" ve nihayet "Görüştüysem ne oldu?" diyen başbakan Erdoğan’ın, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde halkına yalan söyleyen ve bunu itiraf eden tek başbakan olduğunu savundu.
Mumcu ve bazı ANAP milletvekilleri TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Galataport ihalasinin ÖYK’da iptal edilmesini aksi takdirde ihalenin Başbakan Erdoğan’ı Yüce Divan’a götüreceğini öne süren Mumcu, "çok net söylüyorum, yapmayın. Akibetiniz sizden öncekiler gibi olur. Sizden öncekiler gibi olmayın diye vatandaş size oy verdi. Büyük kamu zararı var ÖYK Galataport ihalesini onaylamasın. Bunu yapmayın, yaparsanız, mümkün olan bütün imkanları kullanarak bunun hesabını sizden sorarız. Önünde sonunda sorarız, ama mutlaka sorarız. Hiçbir suç gizli kalmaz" şeklinde konuştu. AKP’nin Türkiye için yapacağı en büyük iyiliğin erken seçime gitmek olacağını, bu olmasa bile millete güven vermeyen isimlerin kabineden çıkarılması gerektiğini kaydeden Mumcu, Galataport ihalesine de değindi.

HALKINA YALAN SÖYLEYİP İTİRAF EDEN TEK BAŞBAKAN

Muhalefetten kimsenin gelen yabancı yatırımcıların dini ve milliyeti ile uğraşmadığını, ama AKP’de bunu yapabilecek insanlar olduğunu iddia eden Erkan Mumcu, Başbakan Erdoğan’ın Sami Ofer ile ilgili açıklamalarının çelişkisine dikkat çekti. Başbakan Erdoğan’ın, Sami Ofer konusunda önce "görüşmedim", "Görüşmüş olabilirim" ve nihayet "Görüştüysem ne oldu?" dediğini anımsatan Mumcu, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde halkına yalan söyleyen ve bunu itiraf eden tek başbakandır Recep Tayyip Erdoğan" dedi.
Galataport projesini yoktan vareden kişinin kendisi olduğunu, ancak Başbakan Erdoğan’ın bunu "işportaya düşürdüğünü" belirten Mumcu, projenin ÖYK’da onaylanmaması halinde getireceği öne sürülen paranın 3-4 katının kazanılacağının garantisini verdi. AKP tarafından dinin siyasete karıştırılmasından yakınan Mumcu, Sakal-ı Şerif’in Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un ayağına getirilmesiyle ilgili soruya şu yanıtı verdi:
"Ben Koç’un böyle yapmış olabileceğine ihtimal vermiyorum. Bence Koç birileri adına suçu üstleniyor. yoksa terbiyesi Hazreti Peygamber’in hatırısını ayağına getirtmeye müsaade etmez. Orada bir olağanüstülük var. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye’de bu densizliği yapabilecek bir tek şahsiyet var. O da oradaymış o saatlerde. Efendimizin hatırasına yapılan bu densizlik hepimizi rencide etti. Sayın Bakan, kendi ve çocuklarının hatırasına böyle bir leke bırakmamalı ve hakikati söylemelidir."

"BAŞBAKAN NEYİ İYİ YAPMIŞ, ŞİİR OKUYUP HAPİSE GİRMEK DIŞINDA"

Mumcu, Başbakan Erdoğan için "Hangi işi iyi yapmış?
Hayattaki en büyük başarısı bir şiir yüzünden görevinden alınmak ve hapse atılmaktır. Başka bir sebeple girmesi çok muhtemel yere girmiş. Milletin mağdur olarak sevdiği adam mağrur halinden kurtulmalı" diye konuştu.

"AMPULLE KAFA ARASINDA BİR İLİŞKİ VAR, HERHALDE KISA DEVRE SORUNU VAR"

Başbakan Erdoğan’ın, "özel üniversite açılmasına izin vermiyorlar" diyerek de yakındığını, ancak kendisinin 2.5 yıl boyunca bunun yolunun TBMM’den yasa çıkarılmasından geçtiğini anlatamadığını ifade eden Mumcu, Bu ampul ve kafa arasında da bir ilişki var. Herhalde kısa devre sorunu var.
Allah herkese her iyiliği vermez. Sayın Başbakan kendi kifayetini zorlamasın bu kadar" dedi. Başbakan Erdoğan’ın kendisine eleştiren muhalefete "Baykuş vızıltısı", "hayatında koyun gütmemiş" gibi küçültme dolu ifadelerle eleştirdiğini de anımsatan Erkan Mumcu, "Sineye çekmenin de bir sınırı var. Her Allah’ın günü hakaret. Bu projelerin hepsini gelsin istediği bir televizyonda kendisiyle konuşalım. Bizi ikna edebilecek 5 anlamlı cümleyi arka arkaya söyleyebilecek mi bakalım" dedi.
Mumcu, Genişlemeden Sorumlu AB Komiseri Olli Rehn’in ziyareti ve Ek Protokol ile ilgili bir soruya da, "Ek Protokolün Meclis’e gelip gelmeyeceği muamma, önünde sonunda gelecektir ve bunun gelişinde de muhalefeti suçlayacaklardır" dedi.