CHP lideri: Bu şekilde yapılacak seçimler Türk milletinin şerefine ve onuruna yakışmaz.

Baykal konuştu Meclis gerildi 

ANKARA- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın TBMM Genel Kurulu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Özel Oturumu’nda, halen cumhurbaşkanı adayının açıklanmamasını eleştirerek, “Bu seçim şekliyle ancak bir aileye kapıkulu seçilir” dedi. Baykal’ın sözleri AKP milletvekilleri arasında tepkiyle karşılandı. Meclis Başkanı Bülent Arınç, konuşmayı yarıda kesti; Baykal’ı tahrik edici açıklamalardan kaçınması için uyardı. Arınç, yanıt için AKP’li vekillerin başvuruları olduğunu duyurduktan sonra, Baykal’ın konuşmasının tutanaklarını istediğini ve inceleyeceğini belirterek daha sonra yanıt için karar vereceğini açıkladı. Baykal’ın konuşması özetle şöyle:

* TALİMAT BEKLİYORLAR: Yeni cumhurbaşkanı ile ilgili olarak aday gösterme sürenin son iki gün güne girmiş bulunuyoruz. Ortada hiçbir ciddi aday yoktur. Talimat verecek olan, cumhurbaşkanı adayının millet tarafından bilinip değerlendirilmesini istemiyor. TBMM’den kaçırılan bir cumhurbaşkanlığı seçimi.

* KAPIKULU SEÇİLİR: Cumhurbaşkanlığı seçimi AKP mutfağının değil, aile mutfağının bir işi haline dönüşmektir. Milletvekillerinden, AKP milletvekillerinden bile kaçılan bir cumhurbaşkanlığı seçimi. Bu bir seçim değil tebligattır. Tek parti dikta rejimlerinde bile böyle bir uygulama olmamıştır. Böyle bir tablo ne 23 Nisan ruhuna ne de meclisin ruhuna yakıştırılamaz. Bu yöntemle 72 milyonluk Türkiye’ye saygın ve onurlu bir cumhurbaşkanı değil, bir aileye kapıkulu seçilir.

* IRKÇI MİLLİYETÇİLİĞE KARŞIYIZ: T.C’nin hiçbir etnik projenin ırk ayrımcılığının tehdit etmesine izin vermeyeceğiz. Milliyetçilik anlayışımız bir ırk, kan ve kafatası milliyetçiliği değildir. Bir siyasi bilinç ve dayanışma milliyetçiliğidir.

* DİN VE SİYASET: Din ve siyaset ayrımını esas almayan hiçbir rejim demokratik kalamaz. Biz 23 Nisan’daki rejim içerisinde bu gerçeği yaşıyoruz. Laiklik inancı devletin tüm inançlara, dinlere mezheplere saygı göstermesi ve eşit davranmasını gerektirir. Laiklik anlayışı aynı zamanda hiçbir inancın mezhebin dinin devletin hukukunu eğitimin ve yönetimini oluşturmasına izin verilmemesini de gerektirir. Siyasetin referansı demokrasi olmaktan çıkar, inanç ve din olursa, bunun sonucu önce oluk oluk kardeş kanı, sonra karanlık bir otoriter rejimdir.

CEVAPLAR GECİKMEDİ
Arınç’tan yanıt
Arınç, siyasi parti liderlerinin konuşmalarını tamamlamasının ardından, CHP Genel Başkanı Baykal’ın tartışma yaratan sözlerine yanıt verdi. Arınç, “Seçilen kim olursa olsun, her milletvekili, Meclisimizin onurlu bir milletvekili olarak cumhurbaşkanı seçilmiş olacaktır. Onurlu bir cumhurbaşkanı olacaktır” dedi.

Baykal’dan yanıt
Baykal, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın, Genel Kuruldaki konuşmasını “çirkin” bulduğu yönündeki sözlerine şöyle karşılık verdi: “Çirkin olan, benim konuşmam değil, bu şekilde cumhurbaşkanı seçme yöntemidir. Bu seçim yöntemi çirkindir. Kepaze olmaktan korkuyorlar. Başbakan AKP’yi susturdu, bizi de susturacak. Böyle bir şey olmaz.”

Erdoğan’ı tebrik ederim
Baykal, VATAN’a yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Biz birinci yanlışı büyük ölçüde önledik. Şimdi sıra ikinci yanlışı önlemede. Yani kapıkulu veya emir kulu gibi, Erdoğan’ın aşağıdan idare edemeyeceği, aşağıdan yönetmeye kalkışmayacağı, kalkışamayacağı bir ismin Köşk’e çıkmaması gerekiyor. Şaibesiz, cumhuriyet değerlerine inanmış bir ismin belirlenmesi gerekiyor. Şimdi buna çalışacağız. Eğer böyle olumlu bir adım atarlarsa gider tebrik ederim Tayyip Erdoğan’ı.”

Demokrasi makyaj kaldırmaz
* BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ: Bir ülkede basın yayın ve medya özgürlünün bulunması o ülkenin demokratik bir rejime sahip olduğunu kanıtlamaya yetmez. Ama bulunmaması o ülkenin rejimin demokratik olmadığını kanıtlamaya yeter. Medyaya yönelik baskı politikasının acımasızca uygulandığın biliyoruz. Dün bir genel yayın yönetmeninin açıklamalarından öğrendik ki Başbakan’ın basın sözcüsü, gazetenin hangi gazete manşetle çıkacağına, hangi yazarlara yazı yazdırılacağına, yazıların hangi sayfalarda yer alacağına karar veriyor, bu utanç veridir. Demokrasi makyajı ile gizlenmek istenen çehre bir kez daha ortaya çıkmıştır.

* DOKUNULMAZLIK: Başbakan, bakan ve milletvekilleriyle ilgili olarak yolsuzluk dosyalarının 5 yıldan beri TBMM’de beklediğini ifade eden Baykal, bunların bir tanesinin bile ele alınmaması, bir kişinin bile dokunulmazlığının kaldırılmamasının, demokrasi, milli irade ve hukuka saygınlığın gereği saymanın çok güç olduğunu kaydetti.

Aday olacaksan çık kendin ol
ANKARA- Başbakan Erdoğan, Baykal’ın konuşmasıyla ilgili Meclis kulisinde gazetecilere değerlendirmede bulundu. Erdoğan, şöyle dedi: “Bütün ifadelerini görüyorsunuz, bu parlamento çatısı altında olanlara saygısızlığı yapacak kadar ileri taşıyan, onları ciddi bulmayan, onlara hakaret eden hakaretin ötesinde, bakıyorsunuz yine kullandığı bir çok şeyde seçilecek Cumhurbaşkanını kalkıpta kendisi belirlemeye gayret ediyor. Bu parlamento içerisinde iktidar partisinin adayı ne kadar önemliyse muhalefet partisi olarak sizin adayınız da önemli. Sen bizden niye bekliyorsun? Açıkla adayını. Kendin aday olacaksan kendin ol. Yani burada biz Baykal’ın verdiği zamana, tarihe, adrese göre mi açıklama yapacağız, söyleyeceğiz. Bak bir tane arkadaşımız (Ersönmez Yarbay) çıktı adaylığını açıkladı. Buyursun kendisi de aday olsun. Veya başka adayları varsa çıkarsınlar onlar adayını, belirlesinler. Bizim kendimize göre bir stratejimiz var, taktiğimiz var. Bu taktiklerimizi, stratejimizi uygulayacağız. Olay budur.”