27
Mayıs
2024
Pazertesi
SİYASET

PKK açılımda da zarar veriyor

Kürt Demokratlar Hareketi sözcüsü Ahmet Acar, PKK'nın 'demokratik açılım'ı sekteye uğratabilecek tavırlarından rahatsız. Acar'a göre 30 yıldır PKK'dan en büyük zararı Kürtler gördü ve örgüt, bir milat olan 'demokratik açılım' sürecinde yine devrede. Buna tepki gösteren Acar, DTP'nin de sürecin önünde bir engel teşkil etmeye başladığı düşüncesinde.

Demokratik açılım süreci Demokratik Toplum Partisi (DTP) ve diğer muhalefet partilerinin tutumları nedeniyle farklı bir sürece girdi. Bu konuda hükümete en büyük desteği vermesi beklenen DTP beklentileri karşılayamadı. PKK ile onun şehir kanadı olan KCK'nın etkisindeki DTP'nin davranışlarının Kürtlere mal edilmesi, olayları çok daha farklı boyutlara getirecek kıvılcımlara neden oldu. Örgütlü çevrelerin kışkırtması sonucu yaşanan İzmir'deki saldırılar her kesimden tepki aldı. Bu nedenle PKK'ya en büyük tepki de yine Kürtlerden gelmeye başladı. Özellikle şiddet karşıtı Kürt aydınlar, her geçen gün PKK'ya karşı seslerini daha fazla yükseltiyor. Çünkü PKK'nın en büyük zararı Kürtlere verdiği gerçeği üzerinde birleşiyorlar.

KÜRTLER HÜKÜMETİ CESARETLENDİRMELİ

Kürt Demokratlar Hareketi sözcüsü Ahmet Acar bunlardan biri. Acar, 'açılım' sürecini bir milat olarak nitelendirirken DTP'yi yetersiz, PKK'yı ise provokatif davranmakla suçluyor. 30 yıllık çatışma sürecinde PKK'dan en büyük zararı Kürtlerin gördüğünü ifade eden Acar, örgütün çözüm sürecinde de zarar vermeye devam ettiğini kaydediyor. Hükümetten talebi ise bu süreçte şiddet karşıtı Kürt çevrelerini dikkate alması. Acar'a göre bu süreçte Kürtlere çok önemli görevler düşüyor. "Kürtler çözüme yönelen hükümeti takdir etmeli, cesaretlendirmeli ve bu fırsatı değerlendirip geliştirmelidir." diyor. Acar, terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan ve PKK'ya yönelik eleştirilerini şöyle dile getiriyor: "PKK'nın 30 yıl süren silahlı, siyasal ve sosyal faaliyetleriyle, Kürtlerin bütün yaşam dinamiklerini nasıl tahrip ettiğini, birbirine düşen, kutuplaşan Kürtlerden, metropollerin varoşlarında yitip giden nesilden ve darmadağın olan Kürt coğrafyasından bilmekteyiz. Kürtleri kendine, coğrafyasına ve çevresine yabancılaştıran PKK'nın sorunun çözümünde etkin ve pozitif bir rol icra etmesi beklenemez. Sürece verdiği zarar açısından PKK'nın yaptığı ile Ergenekon'un, MHP ve CHP'nin yaptıklarının örtüşmesi çok anlamlıdır. Silah bırakma adına gönderilen 8 kişinin geliş tarzı provokatif gelişmelere zemin hazırlamış ve hükümetin açılım programını sabote etme temelinde etkiler doğurmuştur. Bunun tasvip edilmesi mümkün değildir."

Acar, Kürtlerin Parlamento'daki temsilcisi görünümünde olan DTP'nin yaptıklarının açılıma katkı sunmaktan uzak olduğunu savunuyor. Kandil ile İmralı arasında sıkışmış olan DTP'nin bu özelliğinden dolayı beklenen katkıyı sağlayamadığı gibi sürecin önünde bir engel olarak durduğunu da ifade ediyor.

 

Melik Duvaklı - Zaman
Yayın Tarihi : 30 Kasım 2009 Pazartesi 21:10:39


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?