28
Mayıs
2024
Salı
SİYASET

'PKK ile hatalı mücadele edildi'

Türkiye’nin üyesi olduğu Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi raporu ve karar taslağında, Ankara’dan Kürtlerin kültürel varlığını tehdit değil zenginlik olarak algılaması istendi. Raporda Kürtler, dünyanın devletsiz en büyük ulusu olarak nitelendi.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi gündemine gelecek raporda, Türkiye'nin PKK ile mücadelesinin 'hatalı' olduğu savunuldu. Raporda ''dışlayıcı tavır içinde olan Türk hükümeti böylelikle, Kürt ayrılıkçıları besledi'' yorumu yapıldı.

Ayrıntıları NTV'nin haberinden alıntılayarak aktarıyoruz:

Avrupa Konseyi Kürt sorununun güvenlik mantığıyla değil, global şekilde çözümünü istiyor. AKPM’nin İskoçyalı eski başkanı Lord Russell-Johnston tarafından hazırlanan “Kürtlerin Kültürel Durumu” başlıklı raporun karar tasarısında, Ankara’dan Kürtlerin kültürel hakları konusunda çok sayıda adım atması istendi.

Raporda bu adımların en önemlileri şöyle sıralandı:

Türkiye’nin Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller şartını imzalayıp onaylaması,

Bir sonraki nüfus sayımında Kürtlerin sayısının tam olarak belirlenmesi,

Kürtçe öğrenim görebilme olanağı yaratılması, üniversitelerde Kürtçe dil ve edebiyat dersleri verilmesi,

Kürt ailelerin mevcut dil öğrenim olanakları hakkında bilgilendirilmesi,

Türkiye’de Kürt kültürünün tanıtımını sağlayacak merkezlerin kurulması,

Kürt kültür derneklerinin resmen tanınması ve desteklenmesi.

Karar taslağında sayılarının yeryüzünde yaklaşık 25 ila 30 milyon arasında olduğu belirtilen Kürtler için dünyanın devletsiz en büyük ulusu nitelemesi de yapıldı.

Rapora göre, Türkiye’de 12 ila 15 milyon, İran’da yaklaşık 8 milyon, Irak’ta 5 milyon, Suriye’de 1 ila 2 milyon, Batı Avrupa’da 1 milyon 300 bin, Afganistan’da 200 bin, Azerbaycan’da 150 bin, Lübnan’da 80 bin, Ermenistan’da 45 bin, Gürcistan’da 60 bin, Türkmenistan’da 40 bin, ABD’de 20 bin, Kanada’da ise 6 bin Kürt yaşıyor.

‘TÜRKİYE PKK İLE HATALI MÜCADELE ETTİ’

Günümüz Türkiye’sinde PKK ile hatalı mücadele edildiğine ilişkin ifadelere de yer verilen raporda, “Türk makamları, dışlayıcı tavırlarıyla, mücadele ettikleri Kürt ayrılıkçılığını beslediler, bu da Kürtlere, Türklere ve tüm ülkeye çok pahalıya mal oldu” yorumu yapıldı.

Buna karşılık 2004 yılından bu yana durumun değişmeye başladığı, ancak değişikliklerin yetersiz kaldığı vurgulandı. Değişim sürecinin devamı için Avrupa kurumları, Kürtler ve Kürt kültürünün muhafaza edilmesinden yana olan Türk vatandaşları, Türk hükümetine baskı yapmaya çağrıldı.

4 BİN YILLIK KÜRT TARİHİ

Raporun açıklama bölümü ise gerçek bir tarih dersini andırıyor. Amerikalı ve Avrupalı uzmanların araştırmalarına dayandırılan bu bölümde, Kürt etnik kimliği, dili, edebiyatı ve tarihi konusunda ayrıntılı bilgiler aktarıldı.

Bu bilgiler arasında, Kürtlerin, 5 ve 12’nci yüzyıllar arasında Hıristiyanlarla çevrili yaşamış olmalarına rağmen, Musevilikten daha fazla ve kalıcı etkilendiklerine dair veri de var. Raporda, Türk ve Kürtlerin de çoğu zaman birbirleriyle karıştıkları ve birbirlerine asimile olduklarını anlatılıyor.

Raporun doğrudan yaptırımı olmasa da Kürt sorununa Avrupa’nın yaklaşımı konusunda genel bir fikir vermesi açısından önem taşıyor. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi 2004 yılında Türkiye hakkındaki politik denetim sürecini koşullu olarak kapatırken Ankara’dan Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller Şartı’nı imzalamasını ve azınlık olarak kabul ettiği Kürtlerin kültürel haklarını tanımasını istemişti.

Rapor ve karar tasarısı Parlamenterler Meclisi’nin Ekim ayı başında Strasbourg’da yapılacak genel kurul toplantılarında oylanacak

NTV
Yayın Tarihi : 26 Temmuz 2006 Çarşamba 10:15:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?