29
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

Referanduma sert çıktı!

MHP lideri Bahçeli, “AKP’nin referandumla yürürlüğe girecek bir Anayasa değişikliğini yapacak çoğunluğu var ancak hukuka ve anayasaya gölge düşürecek siyasi zorlamalar toplumu bölecek bir referandumla hayata geçirilirse gerginlik artar” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis Grup toplantısında yaptığı konuşmada son günlerde yaşanan tartışmalarla hukuk devletinin yaralandığını söyledi.

Siyasi krizlerin belirgin hale geldiği bir sürecin başladığını anlatan Bahçeli “Demokrasinin temellerinin sarsıldığı bir siyasi çalkantı dönemine girilmiştir. Türkiye çok tehlikeli bir mecraaya girmiş, benden sonra tufan anlayışıyla seçim sandığı dışında kendisine siyaset için de yer açmaya çalışanların da girişimleriyle demokrasi kurban edilmektedir. Başbakan söz ve filleriyle kışkırtıcılık yapmaktadır.

İktidarın Ergenekon soruşturması ile kapatma davası arasında ilişki kurarak gündemi saptırdığını belirten Bahçeli “Ölümü hatırlatan imalarla tahrik fırtınalarının estirildiği bir çekişme ortamı yaratılmıştır. Duygusal sözlerle halk kitlelerini sokağa dökecek tahrikler yapılmaktadır. Bize kurulan tezgahları biliyoruz diyen Başbakan herkesi töhmet altında bırakmaktadır. Bu şekilde hak aranmaz. 22 Temmuz’da alınan oylar anayasadan sapma konusunda bir icazet sayılmamalıdır. İktidarın meşruiyet yolundan ayrılmaması zorunluluktur.

Bugün en önemli şey krizin derinleşmesini önlemektir. Ortak hedef gerilimin dozunun düşürülmesi olmalıdır. Krizi engellemek için demokrasi dayanışması sağlanmalıdır. Bu noktada ana muhalefet partisi de siyasi hesapları aşmalı daha yapıcı olmalıdır.” dedi.

MHP’nin “Partiler kapatılmamalı, sorumlular cezalandırılmalı” önerisini yineleyen Bahçeli “Yargı sürecinin önünün açılması en hakkaniyetli ve doğru olandır. Sorumlu davranmayanların cezalandırılması milletvekili dokunulmazlığının otomatikman düşmesi ile olacaktır. Bu yolla partiler iç koruma refleksine kavuşacaktır.” dedi.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TARTIŞMASI
Bahçeli, AK Parti hakkında açılan kapatma davasının ardından yapılması düşünülen anayasa değişikliğine değindi.

MHP’nin bu konudaki yaklaşımının temelinde siyasi partiler demokrasisine sahip çıkma anlayışının yattığını ifade eden Bahçeli, bu konunun geçen hafta kamuoyunda yoğun biçimde tartışıldığını ve çok çeşitli görüşler dile getirildiğini anımsattı.

Siyasi partilerin düşüncelerinin hangi eksende ve temelde geliştiğinin, basına yansıyan haberlerden bir ölçüde açıklık kazandığını anlatan Bahçeli, şöyle dedi:

“Gelişmeleri basından izleyen MHP’nin bugüne kadar bu konularda hiçbir siyasi parti ile herhangi bir teması ve görüşmesi olmamıştır. Bu bakımdan siyasi partilerin yaklaşımları hakkında somut verilere dayalı bir değerlendirme yapmak imkanımız henüz bulunmamaktadır. Bununla birlikte basına yansıyan bazı görüşler ile MHP’nin kavramsal yaklaşımı arasında temel bazı farklılıklar olduğunu söylemek mümkündür.

Parti kapatılmaması ilkesinin kapsamına terörü ve şiddeti meşru bir araç olarak gören siyasi partilerin de dahil edilmesi, bizim yaklaşımımızla ters düşen ilk husustur. Parti kapatılması davasının Yargıtay Başsavcısı tarafından resen açılmasını önlemek için bunun siyasi izne bağlanması, parti yöneticilerinin işlediği suçların parti kapatma gerekçesi olmaktan çıkarılması, bireysel sorumluluk kapsamında bir eylemin suç sayılması için peşinen kesinleşmiş mahkeme kararı aranmasını öngören ve yöneticilerin siyasi yaptırımla cezalandırılmalarını dışlayan yaklaşımlar, farklı düşündüğümüz diğer hususlardır. Bu kapsamda öne çıkan diğer temel bir konu da milletvekili dokunulmazlığını ilgilendirmektedir.

Bireysel sorumluluğunun bir gereği olarak milletvekili dokunulmazlığının yeni bir düzenlemeye kavuşturulmaması, bireysel sorumluluğa dayalı yaptırım sistemim baştan işlevsiz hale getirecek ve kağıt üzerinde kalması sonucunu doğuracaktır. Milletvekili dokunulmazlığı, bu bakımdan yeni arayışlarda kilit konumdadır. Bu konuda eski anlayışlarda ısrar edilmesinin, geniş tabanlı mutabakat arayışlarının önündeki en büyük engel olacağı görülmektedir.”

‘ÇÖZÜMÜN ADRESİ TBMM’
MHP Genel Başkanı Bahçeli, siyasi kriz ortamının demokrasi ve hukuk devleti üzerindeki tahribatını bertaraf etmek için bulunacak çözüm ve çıkış yolunun adresinin TBMM olduğuna işaret ederek, bu konuda Mecliste temsil edilen siyasi partiler arasında mümkün olabilecek en geniş tabanlı bir mutabakat sağlanmasının temel bir amaç olarak görülmesinin, her bakımından yerinde ve gerekli olacağını bildirdi.

“Sorunun çözümü için Anayasanın 68. ve 69. maddelerinde yapılacak değişikliklerin hukuk ve adalet duygularını yaralamaması, kamuoyu vicdanını rahatsız etmemesi, referandumu gerektirmeyecek bir çoğunluğun desteğini alması hayati öneme haizdir” diyen Bahçeli, şöyle konuştu:

“AKP’nin referandumla yürürlüğe girecek Anayasa değişikliğini tek başına gerçekleştirecek sayısal çoğunluğu bulunmaktadır. Bu anlamda siyasi parti kapatılması hakkında istediği değişikliği yapmak imkanına sahiptir. Parti kapatılmasını bütünüyle yasaklayan, terör ve bölücülüğün siyasi planda önünü alabildiğine açan, bireysel sorumluluğu ve yaptırımları kağıt üzerinde kalacak göstermelik bir düzenlemeye bağlayan ve Cumhuriyetin temel ilkelerini ve devletin siyasi yapısını yıkmayı amaçlayan siyasi faaliyetleri meşru hale getiren bir düzenleme yapmasının önünde Meclis çoğunluğu bakımından sayısal bir engel bulunmamaktadır.

Ancak, bu yolu tercih ederse, bu zorlamaların yaratacağı çok ağır sorunların vebali ve sorumluluğu da kendisine ait olacaktır. Bu durumda, siyasi krizi aşmak amacı, değerini ve anlamını kaybedecek, böyle bir yola girilmesi krizi daha da derinleştirerek, iç çatışma ve rejim bunalımına davetiye çıkarabilecektir. Siyasi bir kumar vasıtası haline getirilecek olan referandum, ülkenin ve demokrasinin geleceği üzerine kumar oynanması anlamına gelecek ve kestirilemeyecek sonuçlar doğurabilecektir. Hukuka ve Anayasa’ya gölge düşürecek siyasi zorlamaların toplumu bölecek bir referandumla hayata geçirilmesine çalışılması, gerginlikleri had safhaya çıkaracak ve çok daha geniş bir cepheleşme ve kamplaşmanın tüm toplumu içine alacak şekilde kemikleşmesine yol açacaktır.”

Devlet Bahçeli, böyle bir ortamda; iç huzur, siyasi ve ekonomik istikrardan bahsetmenin mümkün olmayacağı uyarısında bulunarak, “Ülke gerçek anlamda bir kaosa ve karanlığa mahkum edilecektir. AKP’nin bu gerçekleri görmesini samimi olarak ümit ettiğimizi ve demokrasinin geleceği açısından bu basireti sergilemesini beklediğimizi buradan açıkça ifade etmek isterim” diye konuştu.

...
Yayın Tarihi : 25 Mart 2008 Salı 13:31:15


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?