19
Mayıs
2024
Pazar
SİYASET

Rektörler ve CHP'ye misilleme!

CHP'nin YÖK Başkanı Özcan hakkında suç duyurusunda bulunmasının ardından AKP kanadından karşılık gecikmedi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Fırat türbanlı öğrencileri üniversiteye sokmayan rektörlerin suç işlediğini savunarak savcıları göreve çağırdı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, "Rektör de olsanız, profesör de olsanız sizin suç işleme özgürlüğünüz, bu ülkede kimsenin suç işleme özgürlüğü diye bir özgürlük yoktur. Anayasa'da böyle bir şey yazmıyor. Dolayısıyla onların da böyle bir özgürlüğü yok. Şu anda benim gördüğüm kadarıyla suç işliyorlar.

Görev alanı da Cumhuriyet savcılarınındır aslında. Yargıya aittir" dedi.

Fırat, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, "son anayasa değişikliğine rağmen üniversitelerde öğrenim özgürlüğünün hukuka aykırı olarak engellendiğini" söyledi.

Devlet ile klan arasındaki temel farklılığın, "hukuk" olduğunu ifade eden Fırat, anayasaların hukuk hiyerarşisinin en üstünde bulunduğunu, kanunların anayasaya aykırı olamayacağını ifade etti. Dengir Mir Mehmet Fırat, şöyle konuştu: "Her türlü kişi, kurum, kuruluş, anayasa emirlerine uymak mecburiyetindedir.

Anayasanın çok açık hükümlerine rağmen Anayasayı, kanunları ve evrensel hukuk kaidelerinin ihlal edilerek kanunca yasaklanmamış olmasına rağmen, örf ve adetlere aykırı olmayan ve genç kızlarımızın giyim kuşamlarından dolayı üniversitelerde eğitim ve öğretim haklarından mahrum bırakılması, hukuk tanımazlık, aymazlık ve ceberut anlayışın sonucu olup, Anayasayı ihlal suçu dahil Türk Ceza Kanunu'nun bir çok maddesinin ihlali anlamına gelmektedir.

Anayasa Mahkemesi'nin bir kararının gerekçesi mesnet gösterilerek bir temel hakkın ortadan kaldırılabilmesi hukuksuzluktur, hukuk tanımazlıktır.

Anayasa'nın 14. Maddesinin 2. fıkrası, 'Anayasa hükümlerinden hiçbiri, devlete ve kişilere Anayasa ile tanınan temel hak ve özgürlüklerin yok edilmesini veya Anayasa'da belirtilenden daha kısa bir şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunamaz' hükmünü taşımaktadır. Bu hükümlerin aksine hareket edenler ise hukuk devletlerinde olduğu gibi suç işlemiş sayılırlar ve Cumhuriyet savcıları tarafından takibata uğrayarak TCK'daki ilgili maddelere göre cezalandırılır. İdari yönden ayrıca haklarında işlem yapılırken, hakkı ihlal edilen kişi veya kişilerce haklarında maddi ve manevi tazminata mahkum edilmeleri talep edilebilir.

Bu ülkede yaşayan hiçbir kimse, hiçbir kuruluş ve kurum bu hükümlerle kendini bağlı saymamazlık yapamaz ve böylesine bir durum kabul edilemez."

-"GÖREV ALANI CUMHURİYET SAVCILARINDIR"-

Sözden ve hukuktan anlamayan veya anlamak istemeyenlere matematiksel bir öneri sunmak istediğini belirten Fırat, "2-11-12-42-13-14-87-138-148 Formülü"nün konuyu anlamayanlara yardımcı olacağını dile getirdi.

Bu formülün aynı zamanda hukuku bilmeyen veya tanımak istemeyenlere yol
haritası olacağını ifade eden Fırat, bir Anayasa kitapçığı edinilmesini ve formüldeki rakamları gözeterek Anayasa'nın okunmasını istedi. Fırat, "Eğer bu maddeleri bu sıra içinde okurlarsa, hukuk devletine varırlar, suçtan urtulurlar, kendilerini suçtan azad ederler. Ama hala bunu anlamıyorlarsa o zaman yapılacak olan tek şey, Cumhuriyet savcılarının harekete geçerek, bu aymazlıklarını devam ettiren ve anayasayı ihlal edenler hakkında gerekli işlemleri yapmalarıdır" dedi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Fırat, "Bugün Üniversitelerarası Kurul toplandı. Kurul Başkanı, 28 Şubat'a da atıfta bulunarak laikliğin ciddi derecede tehlikede olduğunu söyledi. Bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi: 

"Gayriciddi buluyorum. Görevlerinin ne olduğunu, kendilerine yasayla tanınmış olan yetki alanlarının ne olduğunu, yani kendi yasalarından dahi habersiz konuşulduğu kanısındayım.

Türkiye bir hukuk devletidir. O beyler de bu hukukla sınırlıdır. Kendi yasalarını açıp baktıkları zaman laiklik konusunun izahının, tarifinin onlara düşmediğini, onların görev alanları içerisinde olmadığını zaten biliyorsunuz. Bunu, YÖK Başkanı da söylüyor. Üniversitelerarası kurulun görevinin ne olduğu belirtilmiştir.

Bir de Anayasa'nın amir hükmü var. Anayasa ve kanunlardan alınmamış olan bir yetkiyi hiçbir merci kullanamaz. Kullanırsa, o suçtur. Yani rektör de olsanız, profesör de olsanız, sizin suç işleme özgürlüğünüz, bu ülkede kimsenin suç işleme özgürlüğü diye bir özgürlük yoktur.

Anayasa'da böyle bir şey yazmıyor. Dolayısıyla onların da böyle bir özgürlüğü yok. Şu anda benim gördüğüm kadarıyla suç işliyorlar. Görev alanı da Cumhuriyet savcılarınındır aslında. Yargıya aittir."

...
Yayın Tarihi : 28 Şubat 2008 Perşembe 18:11:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
venue04 IP: 88.231.252.xxx Tarih : 29.02.2008 12:08:28

Sayın: Dengir mir Frat; Sizler her seçim öncesi dokunulmazlıkların kaldırılmasının öncelikli göreviniz olarak sözünü halkımıza vererek oy avcılığının birinci vaadinde bulunuyorsunuz. Ve iki dönemdir bu konuda en ufak bir girişimde bulunmazken türban konusunda Türk halkının beyinlerine hak ve özgürlükleri hiçe sayılarak bazı dini öğreti kurumlarındaki kadrolarınız tarafından beyinlere kazıdınız. Bizim örtümüzle alakası olmamasına rağmen isim örtüştürmesi ile ılımlaştırmaya çalıştığınız böne ve türbanı Türkiye cumhuriyeti laiklik ve Atatürk medeniyetinin temel taşlarını oynatarak arzu ettiğiniz rejim değişikliği çabalarınızdan daha önemli değilmidir, dokunulmazlığın kaldırılması. Dokunulmazlığın kaldırılmaması ile Türkiye cumhuriyeti büyük millet meclisinde PKK nın cirit atmasına mani olmaya ve varsa tabanınızın her demde hırsızlıkla itham ettiği ÖNCEKİ YÖNETİM VE KARŞITLARINIZIN cezalandırılması daha önemli değilmidir. Şimdi Atatürk ilkelerinin, Türkiye cumhuriyetinin ülkemize kazandırdığı çağdaş saygınlık müdafaası yapan rektör ve öğretim üyelerimize abanın altından gösterdiğiniz ceza tehdidi kadar önemli değimliydi acaba dokunulmazlığın kaldırılarak gerçek hak ve özgürlükleri sağlamak, önemli değilmidir bu ulusal önem taşıyan yaramıza ilaç sürmek için türban bone ve Türkiye cumhuriyeti tasarruflarını çıkarımızı gözetmeksizin kökünü kazımak pahasına gösterdiğiniz çabanın kaçta kaçı emek sarf ettiniz. Dilerim tarih tekerrür eder, saygılarımla