20
Mayıs
2024
Pazertesi
SİYASET

Rotaları aynı ama pusulaları farklı

Küresel ekonomik krizin Türkiye'de de hissedilmeye başlamasından bu yana, devletin tepesinde görülen farklı bakış açılarına ait örneklerin her geçen gün arttığına şahit oluyoruz. Örnekler arttığı gibi bakış açıları arasındaki farkın büyüdüğü de gözleniyor.


Bunun en çarpıcı örneklerinden biri cuma günü gerçekleşen toplantılar vesilesiyle yaşandı. TÜSİAD'ın her yılın aralık ayında Ankara'da yaptığı, gelenekselleşen Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı'nın konuğu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül idi. Gül'ün basına açık konuşmasında verdiği krize ilişkin mesajlar, tümüyle iş alemiyle birlikte hareket edilmesi gerektiği, IMF ile anlaşmayı memnuniyetle karşıladığı yönünde idi.
Daha sonra basına kapalı bölümdeki konuşmasından aldığımız bilgiler, Gül'ün bu dozu daha da artırdığını ve işadamlarına "IMF ile anlaşmada geç kalındığı" görüşünde olduğunu söylediği şeklinde.

Söylentiler çıktı
Ankara'da bu toplantı yapılırken aynı gün İstanbul'da TOBB'un önderliğindeki Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Genel Kurul toplantısı yapıldı. Bu toplantının konuğu ise Başbakan Tayyip Erdoğan idi. Erdoğan konuşmasında ekonominin iyi gittiğinin göstergesi olarak kurban satışlarının iyi olmasını gösterdi, yine, "ölmekte olan hastaya doktorun öleceksin diyemeyeceği" örneğini verdi. Özet olarak kendilerinin krizi çok iyi yönettiğini, gerekli tüm tedbirlerin alındığını, bir şey yapılmadığı eleştirilerinin haksız olduğunu, hatta kasıtlı siyasi nema sağlamaya dönük eleştiriler olduğunu söyledi.


Cuma günkü toplantılar öncesinde, perşembe gecesi düzenlenen TÜSİAD kokteylinde kulağımıza çalınan söylenti ise "Başbakanın, Cumhurbaşkanı Gül'ün TÜSİAD toplantısına gelişinin belli olmasından sonra DEİK toplantısına uzun zaman ayırarak gitme kararı aldığı" yolunda idi. Bu konudaki söylentileri doğrulatma imkânımız olmadı, daha doğrusu Başbakanın DEİK toplantısına katılımının bir süredir zaten belli olduğu yolundaydı.


Bu söylentinin doğruluk derecesini tam olarak bilemesek de, görüş ayrılığı apaçık ortada.
Daha önce de krizin ilk etkileri görülmeye başladığında Gül, banka genel müdürleriyle bir araya gelmiş ve "hükümetin böyle kriz döneminde yerel seçimleri düşünemeyeceğini" söylemişti.
Aslında son dönemde devletin tepesindeki görüş ayrılıkları sadece ekonomik konularla ya da krizle ilgili de değil. Son olarak aydınların Ermenilerden özür dilemesine ilişkin olarak da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Tayyip Erdoğan'dan farklı mesajlar ve yorumlar gelmişti

Radikal
Yayın Tarihi : 20 Aralık 2008 Cumartesi 21:53:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Yaşar Yılmaz IP: 88.231.160.xxx Tarih : 22.12.2008 20:08:47

Siz bu ülkenin menfaatleri doğrultusunda düşünmek zorundasınız,eğer ülke menfaatleri aksinde düşünürseniz birileri de çıkar sizin hakkınızda ne düşündüğünü haklı olarak söylemek durumu seçebilir(Canan Arıtman gibi).