Başbakan Erdoğan, son günlerde artan "oğlunun askere gitmeyişiyle" ilgili eleştirilere oldukça ağır sözlerle cevap verdi.
Murat Çelik/Bugün

Ahlaksızlık, utanmazlık

Benim oğlumun askerlik durumuyla ilgili herhangi meşru olmayan bir durum, yasal olmayan bir durum yok ki... Bu yapılan; terbiyesizliktir, ahlaksızlıktır, utanmazlıktır..." Başbakan Recep Tayyip Erdoğan işte böyle dedi.

* *

Önceki gün öğle saatleri... Gazete ve televizyonların Ankara Temsilcileri, AK Parti'nin yeni genel merkez binasındayız. Misafiri olduğumuz Başbakan Erdoğan binayı bizzat gezdirip tanıtıyor bizlere... Genel Merkez'in terasından, makam odasına inerken Erdoğan ile ayak üstü sohbet etme fırsatı yakalıyorum. Merdivenlerde başlıyor, koridorda devam ediyor, makam odasında bitiriyoruz sadece iki soruluk, kısa 'özel röportajı'.

* *

- Sayın Başbakan dün (11 Haziran 2007 Pazartesi) şehit binbaşımızın cenazesinde Kocatepe Camii'ndeydim. Yaşananları biliyorsunuz. Orada hükümetinizin bütün üyeleri yoğun protestolara hedef olurken, Abdüllatif Şener'in alkışlanması ve destek görmesini siz nasıl algıladınız, nasıl değerlendiriyorsunuz? Erdoğan, yüzünde gayet manidar bir tebessümle başını iki yana sallıyor. "Yorum yapmayacak mısınız?" diye üsteliyorum; "Sen değerlendirirsin..." diyor. "Ama" diyorum, "Benim değil, sizin değerlendirmeniz önemli olan..." Başbakan tartışma yaratmaktan kaçınıyor ve "Sen tecrübelisin, yorumlarsın... Senin doğru şekilde değerlendirebileceğini düşünüyorum" diyor sadece, yine gülümseyerek.

* *

İkinci ve gelen cevap itibariyle 'can alıcı' soru... - Sayın Erdoğan, yine dün Kocatepe'de, aynen aktarıp soracağım, "Tayyip oğlunu askere gönder" şeklinde bir slogan atıldı defalarca. Bunun, diğer sloganlardan bir farkı var mı sizin için? Başbakan'ın yüzündeki ifade gerginleşiyor. Kaşlarını çatıp başlıyor cevap vermeye.

- Bak Murat, çok açık konuşacağım. Benim oğlumla (aldığı raporla askerlikten muaf olan büyük oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ı kastederek) ilgili, O'nun askerlik durumuyla ilgili yasal olmayan, gayrimeşru bir durum yok ki...

- Ama söylentiler, eleştiriler, bu tepkiler...

- Her şey meşru, yasal. O tepkiler, sloganlar; onların terbiyesizliği, ahlaksızlığı, utanmazlığı. Bu kadar net söylüyorum. Yapılan bu. Bakılması gereken; yasa dışı bir durum olup olmadığıdır. Meşru olmayan bir durum var mı ortada? Bakılması gereken budur. Benim evladım için söz konusu olan, herkesin başına gelebilecek bir durum. Bunu böyle insanın ailesine yönelik, insan hakları noktasında bir saldırıya dönüştürüyorlar. Benim bu konuyla ilgili rahatsız olacak bir durumum yok. Her şey gayet net. Ama yapılan ortada işte.