27
Mayıs
2024
Pazertesi
SİYASET

Türkiye-AB Troykası sona erdi

Avusturya'nın başkenti Viyana'da yapılan Türkiye-AB Troykası sona erdi. AB'den 'reformlara devam' mesajı geldi. Ayrıca, 'Ek Protokolü bir an önce onaylayın' önerisi yinelendi.

Viyana'da yapılan AB Troykası Türkiye toplantısı yine Kıbrıs sorununun gölgesinde kaldı.

Toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında AB tarafı, Türkiye'nin 2006 yılı içinde Gümrük Birliği'nin tam olarak uygulanması konusunda adım atması gerektiğini vurguladı.

Toplantı sonrası yapılan basın toplantısında öne çıkan başlıklar şöyle:

AB Dönem Başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik: "Reformlarda geriye dönüş olmamalı"

AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn: "Reformlar zamanında hayata geçirilmeli"

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül: "Reform ve uygulama ciddiyetle sürecek"

KKTC konusu ve Ek Protokol

Olli Rehn 'KKTC'ye doğrudan ticaret ile ilgili tüzüğün onayının, Türkiye'nin Ek Protokolü onayı ile bağlantılı' olduğunu kaydederken, Gül "Kıbrıs ile AB'yi ayrı tutuyoruz" dedi.

AB'nin buna önem vermesi gerektiğini belirten Gül, "kalıcı çözüm için uğraşıyoruz. Ama müzakere de devam edecek. Bu teknik bir süreçtir" dedi.

Türkiye'nin Kıbrıs ile ilgili görüşünün açık ve net olduğunu belirten Gül, "Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Türkleri ve Rumlar Doğu Akdeniz'de ortak bir işbirliği ortaya koyabilir. Bunun için adadaki problemlerden kurtulmak gerekir" dedi.

Türkiye'nin adayla ilgili en büyük hedefinin Kıbrıs Türklerinin izolasyondan kurtarılması olduğunu vurgulayan Gül, "biz Kıbrıs konusunda iyi niyetli ve yapıcı davranıyoruz. BM'nin planı aynı zamanda AB'nin de planı. Biz plana 'evet' derken onların cevabı 'hayır' oldu" dedi.

"Kıbrıs bir bütün olarak AB'nin bir parçasıysa Kıbrıs Türklerinin maruz kaldığı ambargo doğru değil" diyen Gül, "verilen sözlerin yerine getirilmesi önemli. Biz Türkiye olarak yapıcı olmaya devam edeceğiz. Hem Türkiye'nin, hem de Kıbrıs Türklerinin kapsamlı bir çözüm yolunda, izolasyonların kaldırılması güven artırımıdır" diye konuştu.

Dışişleri Bakanı Gül ayrıca, müzakere süreciyle siyasi sorunların birbirinden ayrı tutulması gerektiğini vurgulayarak, Kıbrıs'ın bir engel oluşturmaması gerektiğini söyledi.

Rehn: "Tüm taraflar sözünü tutmalı"

AB Komisyonu üyesi Olli Rehn ise, Türkiye ile müzakerelerin 3 ekimde Gümrük Birliği Ek Protokolünün imzalanması ve uygulanması şartıyla başlatıldığını, Türkiye'nin limanlarını tüm AB üyelerine açması gerektiğini söyledi.

"Türkiye ile müzakereleri Ek Protokolü uygulayacağı taahhüdü üzerine başlattık" diyen Olli Rehn, tüm tarafların sözünü tutması gerektiğini söyledi.

Bir gazetecinin 'Kıbrıs limanlarının açılmaması üyelik müzakerelerini tıkar mı?' sorusuna Rehn, "ben bunu bu kadar dramatik görmüyorum. Her üyenin veto hakkı var. Başlıkların kapanması oybirliğini gerektiriyor. Vetolara başvurmak durumunda kalırsak bu büyük bir başarısızlık olur" yanıtını verdi.

Kıbrıs konusunda kararlılıkla hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Rehn, "bu konuda 2006'da ilerleme olmalı ki müzakere sürecinde aynı noktalar tekrarlanmasın. Türkiye temmuz 2005'te Ek Protokolü imzalayarak taahhüdünü yerine getirdi ve müzakereler başladı" dedi.

Türk limanlarının Kıbrıs'a açılmasının, gümrükteki malların serbest dolaşımını öngören madde olduğunu hatırlatan Rehn, "bunun uygulanıp uygulanmadığı zamanla belli olacak" diye konuştu.

Tüzükle ilgili yanlış anlaşılmanın da aydınlatılmasının gerekliliğine değinen Rehn, "Türkiye'nin Ek Protokolü imzalaması katılımın bir şartıydı. Bu şart uygulamayı da beraberinde getiriyor" ifadesini kullandı.

Plassnik: "Reformlarda geriye dönüş olmamalı"

Avrupa Birliği Dönem Başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik de, Türkiye'nin AB ile tam üyelik müzakerelerine başlaması için resmi davet mektubunu gönderdiklerini söyledi.

"Reformlarda geriye dönüş olmamalı" diyen Plassnik, "müzakereler bugünden yarına belirlenemez. Bunun için çok uzun bir süre gerekiyor. Amacımız AB'de birliğin değerlerine sahip çıkan bir Türkiye görmek" dedi.

AB'nin kapasitesini sorgulamasının da son derece doğal olduğunu söyleyen Plassnik, "bunun üyeler arasında ortak bir taahhüt olduğu unutulmamalı. Adaylar da buna hazırlıklı olmalı. Aday ülkelerden gerekli kriterleri yerine getirmesini istediğimiz gibi biz de sınırlarımızı çizmeliyiz" diye konuştu.

Avusturya Dışişleri Bakanı Plassnik, Danimarka'da patlak veren karikatür krizine de değinerek, "AB, kriz ile ilgili son derece somut ve açık bir tavır takındı. Türkiye'de bu tavrı destekleyen ülkelerin başında yer aldı" dedi.

Plassnik, "ilk günden itibaren ifade özgürlüğünün temel bir değer olduğunu söyledik. Ama dini duygularla ilgili düşüncelerin sorumlu bir şekilde dışa vurulmasından yana olduğumuzu ve şiddeti kınadığımızı her fırsatta dile getirdik ve ortaklarımızdan da ellerinden geleni yapmalarını istedik" diye konuştu.

Karikatür krizinin çözümünde Türkiye'nin çok önemli bir rol oynadığına değinen Plassnik, "Türkiye'nin AB'ye yaklaşması çok doğal. AB tarafından yapılan açıklamalarda medeniyetlerarası diyaloğa atıfta bulunuldu. Çabamız karşılıklı anlayışa katkı sağlamaktı" ifadesini kullandı.

CNN TÜRK
Yayın Tarihi : 8 Mart 2006 Çarşamba 19:24:22


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?