Tüzmen'e vatandaş fırçası

SEÇİM bölgesi Mersin'de, gezi ve incelemelerde bulunan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, sokakta emekli bir memurun tepkisiyle karşılaştı.

Tüzmen, ‘Ülkeyi batırdınız’ diyen vatandaşa, ‘Ben seni seviyorum’ karşılığını verdi.

Şehir merkezinde esnaf turuna çıkan Bakan Kürşad Tüzmen'in yolu Atatürk Caddesi'nde, emekli memur olduğunu söyleyen bir vatandaş tarafından kesildi.

Adını vermeyen vatandaş, Bakan Tüzmen'e, ‘Bu ülkeyi batırdınız’ diye tepki gösterdi. Tüzmen de, öfkeli vatandaşa ‘Ben seni seviyorum’ karşılığını verince, ‘Sevme kardeşim beni, ülkeyi batırdınız siz’ diye tepkiyle karşılaştı.

Tüzmen ile vatandaş arasında yaşanan tartışmayı görüntülemek isteyen gazeteciler, AKP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Eyiceoğlu ve Akdeniz Belediye Başkan Adayı Hacı Özkan tarafından kameraların önü kapatılarak engellenmek istendi. Bakan ile vatandaş arasında geçen diyalog şöyle gelişti:

Memur : ‘Bir dakika seninle konuşmak istiyorum. Bak halk güzel bir şey. Ben 25 yıl Askerlik Şubesi'nde görev yaptım. Orduya hizmet ettim. Siz ne yaptınız?.’

Bakan : ‘Sen benden ne istiyorsun?’

Memur: ‘Ben bir şey istemiyorum. Sizler bu ülkeyi batırdınız, yeter.’

Bakan : ‘Ben seni seviyorum.’

Memur: ‘Sevme kardeşim beni, ülkeyi batırdınız siz.’

Bakan : ‘Sen benden ne istiyorsun? Ülkeyi ayağa kaldırıyoruz. Bak ihracat yaptık. Sen içkilisin bak, yarın gel konuşalım.’

Memur : ‘Ben içkili değilim.’

‘DOLARIN YÜKSELMESİ GEÇİCİ’

Olayın ardından partisinin Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Eyiceoğlu, Akdeniz Belediye Başkan Adayı Hacı Özkan ile birlikte gezerek oy isteyen Tüzmen, bir simitçinin kendisine ikram ettiği simidi yerken, gazetecilerin doların yükselişiyle ilgili sorularını yanıtladı.

Tüzmen, önce, “Böyle ani sorular sormayın. Seçim zamanı böyle ani sorular sorulur mu?” şeklinde esprili konuştu, ardından, doların ani yükselmesinin ABD'deki otomotiv şirketlerinden kaynaklı olduğunu belirterek, şöyle dedi:

“Doların yükselmesinin 3 etkisi var. Kısa, orta ve uzun vadeli. Kısa vadeli baktığımız zaman, dolar iniş çıkışları o kadar anlamlı değil. Ama belli bir denge seviyesinde olacağını inanıyorum. Bir de ABD'deki otomotiv şirketlerinden kaynaklı sıkıntı var. Oradaki panik ortamının devam etmesinden kaynaklanan, dünya piyasalarının etkisiyle euro-dolar paritesinin, dolar-Türk lirası paritesinin biraz hareketlenmesini gördük. Ama normal bir aralıkta, yani 1,60 - 1,80 aralığı içerisindeki hareketi normal bir şekilde izlenmelidir. Doların yükselmesiyle ilgili panik yapılacak bir durum görmüyorum. Bu normal bir seyirdir. Doların yükselmesi geçici. Bunun Türkiye'de orta vadedeki etkisi, ihracatçıya olumlu olacaktır. İthalatı da daha akıllı bir şekilde yapmaya mecbur kılacaktır. Çünkü, şu anda ithalat pahalanmakta. İthalat pahalandığı için şu anda ciddi bir düşüş var. İhracatın düşünün yaklaşık 2 katı kadar ithalat düşüşü var. Bu nedenle daha fazla yerli malı üretimi devreye girdi. Çünkü ithalat kesildi. Yerli malı, ithal malın yerini almaya başladı. Bu olumlu bir gelişmedir. Biz bunu akıllı kullanabilirsek, bu kriz döneminde kendi ara mallarımızı, sanayide kendi ölçeği muhafaza edebilecek şekilde iç tüketimi canlandırabilecek şekilde devam ettirirsek, kriz geçtikten sonra Türkiye’nin ihracatta sıçrama yapabileceği günleri görebileceğiz. Daha önce söylediğim, gibi eskisi gibi rekorlar kıramayacağız. Diğer ülkelerin arasında ilk sıralarda yer alarak, Türkiye olarak bence büyük bir başarı hikayesini arkamızda bırakırız.”

Tüzmen, soru üzerine, Merkez Bankası gerekli gördüğü takdirde dolardaki yükselişe müdahale edebileceğini bildirerek “Konu bir dengeler sistemidir. Dolar tekrardan dengeye oturacaktır. Herkes rahat olsun” diye konuştu.