Zenginler kulübündeki milletvekilleri

Şirketleri Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşları içinde yer alan milletvekilleri, daha fazla sayıda sanayicinin TBMM'de bulunmasını istiyor.

CHP'den istifa ederek bağımsız kalan Kayseri Milletvekili Muharrem Eskiyapan'ın Nuh Makarna ve Nuh Çimento, AKP Balıkesir Milletvekili Edip Uğur'un Arı Rafine ve Yağ Sanayii, CHP Tokat Milletvekili Orhan Ziya Diren'in Dimes Gıda ve Nobel Pazarlama, CHP İstanbul Milletvekili Memduh Hacıoğlu'nun Karin Gıda şirketleri, İSO'nun birinci 500 büyük sanayi kuruluşu içinde bulunuyor.

Milletvekillerinin şirketi, ''aile şirketi'' konumunda... Kendileri işin başında olmasa ve işi aileden bireylere bırakmış olsalar da tümüyle ticaretin dışında değiller. Parlamentodaki sayılarını yetersiz bulan milletvekilleri, sanayicinin sesini duyurabilmek için daha fazla işadamının politikaya girmesi gerektiğine inanıyorlar.

''SANAYİCİNİN GÖRÜŞLERİNE KIYMET VERİLMİYOR''

Kayseri Bağımsız Milletvekili Muharrem Eskiyapan, 54 yıllık ''Nuh'un Ankara Makarnası''nı ''amiral gemisi'' olarak tanımlıyor. Çankırı ve Ankara'da fabrikası bulunan şirket, günde 400 ton un, irmik ve makarna üretiyor ve bin kişi istihdam ediyor. İçerisinde çeşitli şirketleri de barındıran Nuh Çimento, kendi alanında Avrupa'nın da en büyüğü durumunda ve 3 bin 600 kişiyi istihdam ediyor.

Parlamento'da kendisi gibi 20'ye yakın milletvekili olduğunu belirten Eskiyapan, kendisi pişman olsa da işadamlarının politikaya girmesinden yana...''Benim gibi bilmeden girerse sonra pişman olur, çıkar'' diyen Eskiyapan, sanayici ile politikanın kulvarının farklı olduğunu vurguluyor. Eskiyapan, politikada yaşadığı hayal kırıklığını, ''50 yıllık deneyiminizi ülke ekonomisine aktaracağınızı sanırsınız ama gidip bakarsınız ki bunlara kimse kıymet vermiyor'' sözleriyle ifade ediyor.

Siyasi partilerde parti içi demokrasinin olmadığından yakınan Eskiyapan, bu dönem Parlamento'da bağımsız kalma ve bir daha aday olmama kararı almış. Eskiyapan, ''57 bin kişi bana oy vermiş. Onların oyunu alan bir kimsenin milletvekilliğinden ayrılması doğru olmaz'' diyor.

''YANLIŞ POLİTİKALARI DEĞİŞTİRMEK...''

AK Parti Balıkesir Milletvekili Edip Uğur, daha önce de milletvekili olarak görev yaptı. Uğur, 18. Dönem'de ANAP milletvekili olarak TBMM'de görev almıştı. Uğur'un 1972'de kurulan ''aile şirketi'' Arı Rafine ve Yağ Sanayii, 5 yıldan beri ilk 500 sanayi kuruluşu içinde yer alıyor. Bitkisel yağ üreten ve 2 ayrı fabrikaya sahip olan şirket, her türlü yağlı tohumu işleyip, ham yağı rafine ediyor. Yılda 40 bin tonunun üzerinde ayçiçek, mısır ve zeytinyağı üreten ve 200'den fazla personel istihdam eden şirketin yıllık ihracatı 2-3 milyon dolar düzeyinde oluyor.

Milletvekili olduktan sonra şirketin başına oğlunun geçtiğini belirten Uğur, ''Sanayici olarak ilk 500'ün içinde olmak insana ayrı bir zevk veriyor. İlla para için değil, üretim ve istihdamdan alınan haz var'' diyor. Yeniden politikaya girmekten pişmanlık duymadığını belirten Uğur, ticaretteki deneyimlerini ülke ekonomisi yararına kullandığını ifade ediyor.

Daha fazla sanayicinin Meclis'te olması gerektiğini savunan Uğur, ''Üretimi, istihdamı, ihracatı, bürokrasiyi yaşayarak görüyoruz. İş yapıyorsanız mutlaka sıkıntınız vardır. Benim gibi sanayicilikten gelen milletvekilleri bu sıkıntıların aşılması için çalışıyor. Sıkıntıları anlatıyoruz, yanlış politikaları değiştirmeye çalışıyoruz. Ama geçmişle kıyaslandığında günlerce bürokrattan randevu alamayan yatırımcı, şimdi en yüksek kademeye ulaşıp derdini çözüyor. Bu çok sevindirici...'' diye konuşuyor.

''DOĞRUYU SÖYLEYEN DOKUZ KÖYDEN...''

CHP Tokat Milletvekili Orhan Ziya Diren'in meyve suyu ve ''Diren'' markalı şarapların üretimini yapan Dimes Gıda ve Nobel Pazarlama Limited Şirketi, 500 büyük sanayi kuruluşu içinde yer alıyor.
Şirketlerin başında aileden kişilerin bulunduğunu belirten Diren, ''Fakir bir aileydik. Dürüst çalışarak, kayıt içinde kalarak bu kadar büyüdük. Pazar ve kapasite olarak sektörün en büyüğüyüz. Dürüst çalışarak bu noktalara gelinebileceğini Türkiye'ye gösterdik'' diyor.

Sanayicilerin politikada verimli olduklarını, sorunları birebir yaşayan kişiler olarak hangi alanda ne sıkıntılar yaşandığını bildiklerini anlatan Diren, kendisi gibi milletvekillerinin görüşlerine itibar edilmekle birlikte, ''doğruyu söyleyen işadamlarının dokuz köyden kovulduğunu'' söylüyor.

İş dünyasının politikaya yeteri kadar ilgi göstermediğini kaydeden Diren, ''Her işadamı devlet kadar kendini toplumdan sorumlu hissetmeli. Ancak rayına oturmuş bir ekonomi olmadığı için siyasete girmek istemiyorlar. Ekonomide dengeler yerine otursa eminim ki bizim gibi daha fazla sayıda sanayici politikaya girer. Türkiye'nin buna ihtiyacı var. Çünkü üretimle muhatap olanlar her zaman doğruyu bilirler ve söylerler. Akademik siyasetçiler olayları bizim kadar görmeyebilirler'' görüşünü ifade ediyor.
''Siyasete girdiğim için pişmanlığım yok'' diyen Diren'e göre, Türkiye'nin en önemli sorunu, ''kayıt dışı ekonomi''...

''SANAYİDEKİ VERİMLİLİK PARLAMENTO'DA YOK''

CHP İstanbul Milletvekili Memduh Hacıoğlu'nun Karin Gıda Sanayi Şirketi de ilk 500 içinde yer aldı. 400 kişinin çalıştığı ve yıllık cirosu 82 trilyon lirayı bulan şirketin yönetim kurulu başkanı olan Hacıoğlu, şirketi teknik kadrosunun yardımıyla yönetiyor. ''Parlamento, benim için düş kırıklığı oldu'' diyen Hacıoğlu, sanayideki verimliliği politikada göremediğini belirtiyor. Ankara'nın ''verimsiz, zaman kaybı bol, sorunları çözemeyen, hatta sorunların merkezinde'' olduğunu ifade eden Hacıoğlu, üretken olması gereken politikanın günü kurtarmak ve statükoyu korumanın peşinde olduğunu ileri sürüyor.

Sanayicinin, üretken bir ortam olması halinde politikaya daha sıcak bakacağını savunan Hacıoğlu, ''Politika risk almayı sevmiyor. Risk alsa daha başarılı olacak. Politika bu haliyle sanayiciye de cesaret vermiyor'' diyor.
Hacıoğlu, bundan sonraki dönemde siyaseti düşünmediğini belirtirken, bunun nedenini, ''Ben bir şey olmak için Parlamento'ya gitmedim. Cemiyette zaten belli bir yerim var. Ülke için bir şey yapabilir miyim diye gittim. Ama bunu bulamadım'' sözleriyle açıklıyor.