POTADA TÜRK TAKIMLARINI İSPANYOLLAR KURTARDI

Avrupa basketbolunda kulüpler düzeyinde son yılların en kötü sezonunu geçiren Türkiye'yi, birinci tur grup maçlarının son haftasında tarihe geçecek bir başarısızlıktan İspanyollar kurtardı!

ULEB Avrupa Ligi'nde Efes Pilsen'i "Boğalar"ın Malaga'sı ipten alırken benzer mutluluğu ULEB Avrupa Kupası'nda da Bilbao Türk Telekom'a yaşattı! Eğer İspanyollar Rusya ve Litvanya'da oynadıkları ve kendileri için hiçbir önem taşımayan 40 dakikaları "müthiş bir performans" ortaya koyarak kazanmasalardı, transfer döneminde çok büyük paralar harcayan Efes Pilsen ve Türk Telekom ilk turda havlu atmış olacaklardı. Bu noktada iki tane çok önemli soru zihinleri kurcalıyor: Birincisi; "Takımlarımız bu kadar çok para harcayıp, neden sportif başarıyı yakalayamıyorlar", ikincisi de "Son haftada İspanyollar neden bize böyle bir jest yaptılar?"

Para var, sistem yok
ULEB Avrupa Ligi'nde Türkiye'yi temsil eden Efes Pilsen ve F.Bahçe Ülker, ilk turda oynadıkları 20 maçın sadece 7'sini kazanabildiler. Geçen yıl ilk turda elenen Efes, mucizevi bir şekilde son 16'ya kalırken son 5 maçını kaybeden F.Bahçe bu defa TOP16'yı göremeden elendi. İlk tur grup maçlarında alınan 7 galibiyet, % 35 gibi son derece düşük sayılacak bir başarı oranını yansıtıyor. Bu istatistiklerle Avrupa Ligi'ne takım veren 13 ülke arasında Türkiye 8. sırada kaldı.

Bizim gibi 2 takımla mücadeleye başlayan Litvanya'nın da başarı oranı istatistiklere % 35 olarak yansıdı. Değerlendirmede Türk takımlarıyla Litvanyalıların sportif performansı aynı gözükebilir. Ancak Efes Pilsen ve F.Bahçe Ülker ikilisinin bütçesi toplam 40 milyon euroyu bulurken Zalgiris ve L.Rytas'ın bütçesinin 8 milyon euroyu geçmemesi hangi tarafın daha başarılı olduğu konusunda bir fikir veriyor! İlginçtir; son hafta maçları Türk takımlarıyla Litvanyalıları hem dolaylı hem de doğrudan karşı karşıya getirdi. Efes'in kaderini L.Rytas-Malaga maçı belirlerken F.Bahçe, İstanbul'da Zalgiris'e yenilip havlu attı. Bu kritik 40 dakikalar öncesinde F.Bahçe'nin Efes'e göre TOP16'ya daha yakın olduğu düşünülüyordu.

Efes'in şansı, kader maçında ev sahibi L.Rytas'ın bir İspanyol takımıyla karşılaşmasıydı. Bu noktada, "Neden bir İspanyol takımı Efes'in şansı, Litvanyalıların ise şansızlığı oluyor" şeklinde bir soru akıllara takılabilir. Bu konuda basketbolseverleri aydınlatmak gerekirse; Avrupa Ligi'nin organizatörü konumundaki ULEB'i, ağırlıklı olarak İspanyollar oluşturuyor.

Doksanlı yılların sonuna kadar Avrupa basketboluna yön verenler Sırplardı (Yugoslavlar). Bu güç FIBA/ULEB arasında yaşanan stratejik savaştan sonra ULEB oluşumuyla Matadorların eline geçti. 2000'li yılların başından beri Avrupa basketbolunu, özellikle kulüpler seviyesinde İspanyollar(*) yönetiyor. Bu gerçeği geç de olsa gören "bonkör" Efes, bu sezon başında, doğru sayılabilecek bir stratejiyle ULEB Avrupa Ligi'nin resmi sponsorluğuna soyundu. Bu birliktelik en kritik haftada çok fazla işe yaradı! Litvanya'nın başkentinde Malaga, kendisi için hiçbir önem taşımayan maçta varını yoğunu ortaya koyarken çok iyi seçilmiş hakemler de İspanyol takımının galibiyeti için gerekeni yaptılar!

Gözler şimdi kurada
Avrupa Ligi'nde Efes'i üzmeyen İspanyollar, bir gün önce de Avrupa Kupası maçında Türk Telekom'u mutlu ettiler! Sıkıntılı bir dönem geçiren Ankaralıların ikinci tur gruplara kalabilmesi için İspanyol takımı Bilboa'nun Rusya'da St.Petersburg'u yenmesi gerekiyordu. Aksi sonuç Rus takımını ikinci tura taşıyacaktı. Uzatmaya giden maçı Bilbao kazandı, sevinen taraf ise Türk Telekom oldu! Muhtemelen ULEB'tekiler bu jestle, yakın bir gelecekte zengin takım görüntüsündeki Türk Telekom'dan da bir sponsorluk kopartabilirler! Konu sponsorluk ilişkilerinden açılmışken hatırlatmakta fayda var:

Pazartesi günü Avrupa Ligi'nde ikinci tur grup kuraları çekilecek. Bu noktada, "ULEB, ana sponsoru Efes'e ilk turdaki gibi ikinci turda da bir kura jesti yapar mı" sorusunun cevabını aramak ilginç olabilir. Torbalara bakıldığında Efes için en ideal grup, CSKA Moskova, Panathinaikos ve Zalgiris (Khimki) olarak gözüküyor. Böyle bir kuranın hakkını vermek için Biracıların, ilk turdaki performansının çok üstüne çıkması gerekiyor.

Ne var ki harcadığı astronomik transfer bedellerine rağmen toplama takım görüntüsündeki Efes'in, aynı ifadeyi hem F.Bahçe hem de Türk Telekom için de kullanmak mümkün, bizi mutlu edecek basketbol oynayıp son 8'e kalması, askerden çok "emekli" generallerin bulunduğu bu kadro yapısıyla pek mümkün gözükmüyor. Nitekim ilk tur grup maçları, bu olumsuzluğun sinyallerini fazlasıyla verdi. Bakalım TOP16'da Efes'in "Malaga'sı" (kurtarıcısı) kim olacak?

(*) ULEB Avrupa Ligi'ne en fazla takımla katılan ülke İspanya. Her grupta bir tane olmak üzere Matadorların 4 takımı var. ULEB'de İspanyolların hegemonyası devam ettiği sürece bu ayrıcalık sürecek.