Aslan'ın 100'üne renk geldi: 0-1

Cim-Bom, Ankaragücü önünde ilk yarı daha istekli oynadı, iyi mücadele etti, Hakan Şükür’ün penaltı golüyle de öne geçti. Son yarım saat ise öldü öldü dirildi ancak üç puanı kapmasını bildi. Zirve yarışına ’devam’ dedi

İnönü’deki tribün cinayeti sonrası oynanan ilk lig maçında emniyet güçleri Başkent’te işi bir hayli sıkı tutmuştu. Başbakan yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in müsabakanın her iki yarısını iki takım taraftarları arasında izleyeceği haberlerinin de etkisi vardı elbette bu önlem yoğunluğunda.

Cihat Aktaş için yapılan ilk saygı duruşunda bir grup Ankaragücü taraftarının "futbolda şiddet istemiyoruz" haykırışı gecenin anlamlı dileklerinden biriydi.

Hepsi iyi güzeldi. Yıllardır istenen buydu. Biz basın tribünü yolunda üç kez üst aramasından geçirilmeyi hiç dert etmedik, bundan sonra da etmeyiz. Aynı hassasiyetin tüm stad ve tribünlerde gösterileceğini umuyor, uygulamanın tavizsiz sürmesini diliyoruz.
Futbolda şiddete karşı başlatılan "taraftara bedava bilet yok" kampanyasından mıdır, Başkent’in iliklere işleyen soğuğundan mıdır yoksa, dün akşamki maça parasına kıyıp gelen çok fazla seyirci göremedik. Yıllar sonra Cim - Bom’un Başkent deplasmanında böylesi yalnız kalmasına, Ankaragücü taraftarının bir büyük takım önünde sayısal üstünlük sağlamasına tanık olduk.

Isınma turları

İki ekibin buz gibi havada ısınma turları çeyrek saat sürdü. Bu dakikada Orhan Ak Ankaragücü ceza alanı içinde Adem’in yanından "Ben penaltıya gidiyorum" diye kendini yere attı. Hakem Arzuman bu talebe onay verdi. Bayramdan sonra da gol orucunu sürdüren Hakan Şükür için bu bulunmaz bir fırsattı, o da bunu reddetmedi.

20. dakikada Necati, iki savunma oyuncusunu geçip önünü boşalttı. Ancak topu kaleci Zafer’e teslim etti. On dakikalık bir aradan sonra rakip kalede tekrar görünen Sarı - Kırmızılılar, bu kez Conceiçao ile mutlak bir pozisyondan yararlanamadı. İlk yarının son bölümünde kaleci Zafer ve Ankaragücü savunmasının seyrettiği top Hakan Şükür için "bulunmaz bir minetti", ancak o son hamleyi yapmakta etkisiz kaldı. Hemen ardından Necati’nin kaçırdığı gole ise Hagi’nin şapkasını yere fırlatarak gösterdiği tepki haksız değildi.

İkinci yarının ilk dakikalarında Galatasaray’ın bulduğu iki pozisyonda Hakan Şükür’ün "penaltı" becerisi yoktu. Ankaragücü iyi savaştığı, iyi mücadele ettiği maçta en etkili tehlikesini 62. dakikada buldu. Umut’un sert şutunda Mondragon topu kornere attı. Pozisyonun devamında bu kez Birol kaleyi tutturamadı. 70 ve 75. dakikalarda Yılmaz’ın, Ankaragücü adına klasik serbest vuruşları vardı. 80. dakikada Ayhan’ın kaçırdığı bir gol fırsatı vardı ki sormayın. 88. dakikada bu kez Evren "ayağına gelen" gol şansını tepince, son iki haftayı önemli kayıplarla geçen ve şampiyonluk yarışında yara alan Galatasaray, "yola devam" kararı verebildi.

Maçın hakemi

Tartışmalı karar

HAKEM İsmet Arzuman vasat bir doksan dakika çıkardı. Galatasaray lehine verdiği penaltı kararı tartışma yarattı. Bazı faul pozisyonlarını iyi süzemedi. Gösterdiği kartlarda ise haklıydı. Kondisyonu, yardımcılarıyla uyumu artılarıydı.