Bükreş’te Terim, ‘Ön liberosuz ve 10 numarasız’ bir onbir denedi. Ancak bu anlayış üretken olamadı.

FATİH Terim, Romanya’da son çılgınlığını yaptı. Euro 2008 biletini neredeyse cebine indiren bir rakip karşısında ’ön liberosuz ve 10 numarasız’ bir sistem denedi. Modern futbola uygun ama Türkiye’nin gerçeklerine ters bu felsefe daha ilk maçta çuvalladı gibi gözüktü. Ancak Terim’in ’hız ve mücadele’ konusunda üst düzeyde bir takım yaratma ısrarını ileride göreceğiz. Gelelim 0-2’lik Romanya maçının artı ve eksilerine:

DEFANSTA DAĞINIK ORTADA ARIZALIYIZ

MİLLİLER için en önemli eksiklik Aurelio’suz oynamaktı. Terim, önce Hamit ve Emre’yi, sonra Hamit-M.Topuz’u çifte merkez orta saha olarak denedi. Sonra Hüseyin’le tek ön liberoya döndü. İlk iki deneme başarısızdı. Hüseyin’li dönem Hamit de gerçek yerine dönünce daha iyi işledi. İkinci sorun defans dörtlüsünün dağınıklığıydı. 2 gol de bu uyumsuzluk yüzünden geldi.

HIZ, MÜCADELE VE TEMPOMUZ GERİDE

HER zaman bahanemiz var. Sıcak, nem, haftada 3 maç oynuyoruz, yorgunuz vb. Ancak çağdaş futbol anlayışı bunun tam tersini emrediyor. İşte Romanya örneği. Hagi’ye bağlı dönemden takım oyununa dönüşleriyle geldikleri nokta ortada. Bir felsefeleri ve sistemleri var. Genç-yaşlı kaynaşımı iyi. 39’luk Munteanu’yu bile iyi kullanabiliyorlar. Piturca yan pası yasaklamış, dikine ve akıllı oynuyorlar. Biz ise atak için 5 yan pas yapıyoruz. Hız ve mücadele konusunda zayıfız.

SAVUNMAMIZ TİTREK HÜCUMDA KÖTÜYÜZ

TEMEL sorunumuz basit goller yemek. İkili mücadelelerde ayakta kalamıyoruz ve adam markajı etkisiz. Son 7 milli maçta 10 gol yemişiz. İlginçtir sadece Brezilya’ya gol attırmamışız. Son 4 maçtır kazanamıyoruz ki son 180 dakikada golümüz yok. Yani toplu hücum, toplu savunma felsefemizden eser kalmadı. Takım savunması önde başlar prensibini de uygulayamıyoruz.

BIÇAK SIRTI TAKTİK DENEME TAHTASIYIZ

TERİM, Romanya önünde ilk yarı Tigana’dan çizgi defansa alışmış adamlarla ofsayt tuzağı kurdu. Mutu 3 kez ofsayta düştü. Ama 2. yarı geriye yaslandık. Bıçak sırtı oyun anlayışımız, birçok ismi ideal olmadığı bölgede denememiz Terim’de sık görülen bir fotoğraf. Euro 2008 programında 19 maç oynadık ve Terim’in denediği 58. adam Serdar Kulbilge’ydi. Bu sizce normal mi?

2010’UN TAKIMI VE TERİM’İN CESARETİ

ASLINDA Terim, Romanya maçında farklı bir düşünce denedi. İlk yarı Üzülmez’i çıkan Volkan’ı 11’e koyun, ortaya 25 yaşın altında 2010’un takımı çıkıyor. Dünya futbolunda ön liberonun olmadığını da düşünürseniz cesur bir adım. Muhtemelen 2008 sonrası Şükür, Tümer, Yıldıray, Rüştü’süz bu jenerasyon bizi sürükleyecek.

RAKİPLERİMİZ İTALYA VE ARJANTİN’İ YENDİ

İŞİN özetinde durum parlak değil. Rakiplerimiz ise coştu. Norveç, Arjantin’i 2-1 yenerken göz kamaştırdı. Macaristan, İtalya’yı 3-1 yendi. Moldova, Letonya’yı 2-1’e devirdi. Bosna Hırvatlar’a 5-3, Yunanistan İspanya’ya 3-2 yenildi. Yani esas bizi ürküten bu tablo olmalı.

‘Panik yok, bu takıma daima KEFİL olurum’

Fatih Terim: “Karamsar bir hava yaratılmasın. Ben bu takıma kefilim. İlk yarıdaki oyun beni oldukça umutlandırdı.”

A MİLLİ Takım Teknik Direktörü FatihTerim, 2-0’lık Romanya yenilgisi sonrası yüreklere su serpti. Terim, sonucun kimseyi karamsarlığa sevketmemesini isteyip “Bu takıma kefilim. 5 çok önemli eksiğe karşın özellikle ilk yarı sergilenen futbol umut vericidir.” dedi. Aurelio’nun önemli bir oyuncu olduğuna değinen ve eksikliğini hissettiğini vurgulayan Terim “4-1-3-2 oynadığımızda en önemli silahlarımızdan biri o. Eksikliğini hissettik. Hem yenileri görmek, hem unuttuklarımıza şans vermek, hem de Aurelio (Malta maçında cezalı) yokken sistem denedik.” diye konuştu

KAYIT 11’İ DEĞİŞTİRDİ

BU arada Terim’in salı günü açıkladığı 11’i değiştirmesinin sırrı da açıkladı: “Medyaya idmanı kapattıktan sorna baktık, stadın arkasında çatılara kameralar yerleştirilmiş, Romenler antrenmanı izliyorlar. Önce o 11’i oynattık, sonra farklı bir 11’i sahaya sürdük. Bu casusluk olayı hiç şık olmadı.”