Emre'yi GS'liler yıpratıyor

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, FB TV'de katıldığı canlı yayında gazetecilerin sorularını cevapladı.

FB TV Genel Müdürü İhsan Topaloğlu'nun hazırlayıp sunduğu 'Futbol Zirvesi' programına Zaman Gazetesi Spor Editörü Serkan Akcan, Milliyet Gazetesi Spor Editörü Cem Şengül, Sabah Gazetesi Spor Editörü Serdar Ali Çeliker, Hürriyet Gazetesi Spor Servisi İstihbarat Şefi Mehmet Arslan ve Akşam Gazetesi spor yazarı Alaattin Metin katıldı. İlk kez gerçekleştirilen bu formattaki programın ilerleyen dönemde spor gazetelerinin müdürleri ve televizyon kanallarının spor müdürleriyle devam edeceği açıklandı. Üç saat süren programda Aziz Yıldırım'dan yansıyan inciler şöyle sıralandı:

Kulüpler Birliği'nde tüm kulüpleri bir araya getirip sorunları çözelim istiyoruz. 10 yıldır F.Bahçe'de başkanlık yapıyorum. Artık Türk futbolu diyorum. Gazetelere bakıyoruz, her şey gergin, üzerimize düşeni yapalım.

Geçen sezon direkt oynayıp da giden Aurelio var. Bir santrfor sıkıntısı çekiyorduk ve Güiza'yı aldık. Biz almasaydık Barcelona'ya gidecekti. Aragones'le de Euro 2008 başlamadan anlaşmıştık.

Gelecekte Emre'yi iyi ki aldık diye herkes övünecek. Onun basınla olan ilişkilerini devamlı uzatmak, ona da basına da zarar veriyor. Büyükler affeder. Temiz sayfa açın, destek olun.

Eğer Emre, G.Saray'a transfer olsaydı, ona karşı bugün yapılan ithamlar olmazdı. Belli kısımlar, G.Saray kalemleri, kasıtlı yapıyor bunları. Sürekli sakat diyorlar. Keşke Deivid de böyle sakat olsaydı da oynayabilseydi.

Aragones, "Milli takıma Josico'yu alacaktım ama sakatlığından dolayı alamadım." dedi. Senna için 24 milyon Euro istediler. Güiza'ya 14 milyon Euro verince pahalı diyorsunuz.

Devler Ligi'nde hedefimiz, geçen yıl Chelsea'ye elendiğimiz turu geçmektir. F.Bahçe bu gruptan çıkacak güçtedir.

Eto'o ile anlaşmıştım ama bir adam çıkıyor ve hayatında Eto'o'nun yanına gidemeyecek adam, 'Ben Eto'o'nun menajeriyim' diyor. Eto'o'yu da getirirdim, fakat benden sonrasına tufan bırakırdım.

Aurelio, 1,1 milyon Euro alıyordu. 2 milyon Euro teklif ettik. Menajeri, Mehmet Aurelio'ya 3, kendisine de 1 milyon Euro istedi.

Marco hadisesinde F.Bahçe gerekeni yapmıştır. Sadece para için gitti. Real Betis'te 2,1 milyon Euro civarında bir para kazanacağını duyduk. Herkes yeni transferimiz Josico'yu görecek.

Aurelio, Fenerbahçe kimliğinde bir oyuncu değildi. Trabzon'da oynamış, burada da 5 yıl oynamış bir oyuncu. Mesela Semih'te F.Bahçe kimliği olabilir.

Tuncay Şanlı'yı buraya getiren adamım. "İngiltere'ye gitmek istiyorum." dedi. Aynı parayı verdik. Ben de ona 'Burada kal, Roberto Carlos'un kaptanı olursun. Efsane olursun, bir Cemil Turan, Can Bartu olursun.' dedim ama o gitmek istedi.

Bir oyuncuyla 4 yıllık anlaşma yapılıyorsa ve oyuncu 4 yıl kalıyorsa o maliyetini sıfırlar. Kezman'da zarar etmedik. 8 milyon Euro'ya aldık ve 2 yıl kaldı. 4 milyon Euro'ya gönderdik. 2 yıl sonra bedavaya gidecekti. Bu, zarar değildir.

Zico'nun ilk yıl aldığı ücret 1,8, ikinci yıl 1,9 milyon Euro'dur. Ücretini yüzde 10-20 artırayım dedim ama sadece kendisi için 3,5 milyon Euro talep etti. Yardımcılarıyla birlikte 5 milyon Euro'yu bulacaktı. Aragones ve bütün ekibinin aldığı para toplam 3,5 milyon Euro'dur.

Benim kriterlerim; kurumsal yapıya uyacak ve disiplinli olacak. Scolari'yi getirmek için gittim. 2006 yılında, Scolari ile el sıkıştım ama Portekiz, Dünya Kupası'nda tur atladıkça vazgeçti.

'Aziz Yıldırım gidecek' diye düşünmeyin

Fenerbahçe benimle beraber Avrupa'da kupa kaldırabilir, ama benden sonra da olabilir. Mayıs ayında kongre var. Neye karar vereceğimi daha düşünmedim.

Aziz Yıldırım'ın 1 oyu vardır. Bir oy çok güçlüdür çünkü ben bir oyla seçildim. Kim aday olursa ben de gider oyumu kullanırım. 15 bin kongre üyemiz var. Aziz Yıldırım gidecek diye düşünmeyin, mayıs ayı gelir ve kararımızı veririz.

1 milyon üye çok ütopik bir rakam değil. Dünyanın bir numarası olmamız için çok önemli bir proje bu. Yıllık 50 milyon dolar aidat alabiliriz bu şekilde.

Şampiyonlar Ligi'nde, F.Bahçe forvetlerine güveniyorum. İlhan Parlak'ı küçümsemiyorum. O da Semih gibi olacaktır. Kezman'ın kalmasını istiyorduk, ama Aragones gitmesini istedi.

Fenerium ile ilgili Adnan Polat'ın açıklamalarını başkası söylese bu kadar etki etmezdi. Açıkçası mutluluk duydum, gururlandım. Bunu söylemek de açık yüreklilik ister. Bizi örnek almaları güzel.

Galatasaray, UEFA'da Kadıköy'de final oynamak istiyor. Önce oynasınlar sonra fikir belirtelim.

Bugün itibarıyla yatırım olarak 113 milyon dolar alış fiyatıyla sabit gelirimiz var. Kenan Evren Okulu'nun yerine başka bir yerde okul yapacağız. O araziyi de değerlendireceğiz.

Hiçbir oyuncumuza resmî teklif gelmedi. Ama Lugano ile ilgili menajerinin bize söylediği teklif var. Kaleci Volkan'ın da Avrupa'dan istenildiğini duyduk.

Stadın isim hakkını vermemiz için bir sebep görmüyorum, ama yarın şartlar değişebilir. Şu an isim hakkı için yıllık 15 milyon Euro'luk teklif var.

Ben ve arkadaşlarımı bir tek para konusunda suçlayamazsınız. Suçlarsanız terbiyesizlik etmiş olursunuz.

Altyapıya her sene 2 trilyona yakın harcama yapıyoruz. Bu oyuncuları 18 yaşına geldikten sonra oynatacak yer bulamıyoruz. Örneğin Semih Şentürk gibi, her oyuncu 18 yaşında iyi futbolcu olmuyor. Biz bu oyuncuların çoğunu Anadolu'ya gönderiyoruz, ama kendini geliştirip dönen yok.

Amatör branşları belediyelere yıkmak yanlış. F.Bahçe devlete her yıl 30 milyon YTL vergi veriyor. Devletle kulüplerin toplanıp her kulübe ayrı bir amatör branş verilmeli. Bütün takımlar amatör sporlarla uğraşsın. Çünkü devlet, bu kadar şeyle tek başına uğraşamaz.

Genç F.Bahçeliler'i ben kurdum, ranta karşıyım

Genç F.Bahçeliler'in kurulmasını sağlayanlardan biriyim. Hepsine değil içindeki 5-10 kişiye ve ranta karşıyım. Bunlara geçmişte bilet, otobüs desteği verdim, ama rahat onlara battı. Tribünde toplam 200 kişi bunlar. Ayda 25-30 milyarlık mal satıyorlar. Kimin cebine gidiyor bu para? Kulüp ile yarışıyorlar. Siz kimsiniz ya? O arkadaşlara söylüyorum, gidersiniz Migros'tan kombine değiştiririz, adam gibi izlersiniz. Bunları bitireceğim. Ben hiçbir şeyden korkmam. Bir daha olursa bu tip şeyler kombinelerini iptal edeceğim. Eskiden gruplar kavga ediyordu, tek bir dernek altında topladık. Bunlar olmazsa tezahürat olmazmış. Şarkı söylemek, tezahürat değil. Hakemin kararına göstereceğin tepkiyle destek ol, hakemi, rakip oyuncuyu etki altına al. Bunlar bir küfür biliyorlar, bir de 'Biricik sevgilim' diyorlar.