İbrahimağa, aldı sazı eline...

Yattara’nın adı İbrahima ama ben ona İbrahimağa diyeceğim bundan kelli... Zira bu suni sarışın bomba insanın kafasını çok fena karıştıracak denli bir ayaktopu ağası. Top babasının malıymış gibi ayağına bir yapıştı mı çekip çıkarana helal olsun.

Aslında meşin yuvarlakla bu denli vıcık vıcık olmak, belki tribünlerin gözüne hoş gelebilir ama kulübedeki patronu sinirinden hop oturtup hop kaldırtır da... Yattara, geçen maçlarındaki ‘çalım illeti’nden kurtulduğunda takım oyunu adına nice vazgeçilmez olduğunu Ankaragücü karşısında bir kez daha kanıtladı.

Tıpkı Galatasaylı Hasan Şaş’ın benzeri biçimde çalımkolikliği yenip pas çıkarma zamanlamasını rektifiye ettiği gibi. İbrahimağa, hele yanında Fatih Tekke gibi ensesinde gözü olan bir skorer bulunca, rakip savunmanın psikoloğa gitmeden stresten kurtulmasının yolu yok. Karadenizliler’de, Erdinç sezon başındaki hayret verici tutukluğunu üstünden atınca, savunmanın omurgası yerine oturmaya başladı.

Bordo Mavililer, başlama düdüğünden 9 dakika sonra farkı ikiye çıkarırken alkışlar ikileme yapan Fatih’e olduğu kadar şiirsel bir pas veren İbrahimağa’yaydı da aynı zamanda.

Startla birlikte döktürmeye başlayan Yattara tribünlerin yüreklendirici coşkusuyla, her bir alkışın hakkını veriyordu.
İddialar yüzünden sıkıntılara gark olup bunalıma giren Gökdeniz’in 6’daki ortasına kafası karışık olmayıp üstüne ensesinde gözü olan Fatih’in akıllı aşırmasıyla perde açıldı. Fatih’in, kaleye arkası dönükken kafayla attığı ilk sayı değil bu. Üstelik kafayla gol atmak için ille de Hakan Şükür denli uzunlamasına endam gerekmediğinin de en canlı örneği Tekke...

Üç dakika sonra Yattara sağ kanattan inmeye başlayıp rakip savunmanın alayına inme indirdi.
Bomboş Fatih’e al da at dedi, o da aldı attı... İlk devrenin sonlarında kazandıkları kornerde ev sahibinin boş kalesini bulma fırsatını değerlendiremeyen başkentliler bir daha 76’ya kadar gol girişiminde bulunamadılar.

Akın bereketinde Gineli yine klasik çalım makamından yaptığı resital sonrasında, 57’de farkı üçe çıkardı. 76’da Umut’la gelen tek sayı Ankaragücü’nü umutlandırmaya yetecek motivasyonu kramponlara yansıtamadı. Aksine kulübüden gelen Tomas Jun’a ilk golünü attırmak için cümle Bordo Mavili seferber oldu ama kısmeti bağlı olan genç Çek, siftahtan nasibini alamadı. Maçın adamı tartışmasız İbrahimağa’ydı...

TRABZONSPOR 3 - 1 ANKARAGÜCÜ

20 Ağustos 05 Cumartesi Trabzon Hüseyin Avni Aker Stadı 19. 00

Hakemler: Metin Aydoğan 7. 7 Bahattin Duran 8. 2 Serkan Ok 8.0 Gözlemci: Necdet Erdilek

TRABZONSPOR: Jefferson ** - Emrah ** , Erdinç ** , Fabiano Eller ** , Celalettin ** - Hüseyin **, Szymkowiak *** (69’ Jun **), Lee Yong **, Gökdeniz ** (46’ İbrahim Ege **), Yattara **** (80’ Adem), Fatih Tekke ***

ANKARAGÜCÜ Orkun ** - Emre **, Hakan **, Evren ** (78’ Mohammed Ali), Birol ** - Umut **, Niyazi * (35’ Deniz *), Ayhan * (10’ SARI - 58’ Faruk *), Zengue ** - Onur **, Abdurrahman **

GOLLER: (1 – 0) Fatih 7’, (2 – 0) Fatih 10’, (3 – 0) Yattara 58’ / (3 – 1) Umut 76’

PERFORMANS, KALICI YÜKSELMEYE DOĞRU

Trabzonspor’un patronu Şenol Güneş, skordan ziyade öğrencilerinin sahaya yansıttığı pozitif futbol açısından son derece keyifli olduğunu belirtti. Maç boyunca oyunu domine ettiklerini ifade eden Şenol hoca, üç farkın ardından doğal olarak biraz tempo düşürdüklerini, rakibin tek golün dışında pozisyon bulamadığı dile getirdi.

Güneş, “Her geçen gün daha iyi olacağız. Bu galibiyet bize üç puan kazandırmanın yanında, moralimizi de artırdı. Eğer her maç böyle oynarsak hedefimize ulaşırız.” diyerek yükselen performans grafisinin kalıcı olma yönünde işaretler vermesinden memnuniyetini vurguladı.

Hafta içinde milli takımlarında forma giyen oyunculardaki yorgunluğun hissedildiğini de belirten teknik patron, oyuncularının centilmence mücadele sonucunda kart görmemelerinin de ilerleyen kilometreler adına sevindirici olduğunun altını çizdi.

ANKARAGÜCÜ’NÜN DE ÇEKTİĞİ GENÇ KARMPONLARDAN...

Ankaragücü teknik direktörü Adnan Şentürk de Gençlerbirliği çalıştırıcı Ziya Doğan gibi takımdaki genç oyuncuların yarattığı deneyimsizlik ortamından yakındı. Adnan hoca erken gollerin gençlerin kimyasını bozduğuna işaretle bu negatif etki sonucunda oyun karakterlerinin çok uzağına düştüklerini belirtti.