Fenerbahçe-Denizlispor maçı sırasında yayıncı kuruluşun kameraları bir bir devre dışı kaldı. Önce pilot ve pilot altı kameralar yayından düştü. Ardından da ofsayt kameraları. Karşılaşmanın son bölümü kale arkası kameraları yardımıyla yayınlandı.

Fenerbahçe Kulübü ile yayıncı kuruluş arasında maç öncesinde yaşanan gerginlik, karşılaşmanın ikinci yarısında bazı kameraların devre dışı kalmasıyla devam etti. İkinci yarının başında 1 ve 2 numaralı kameralar devre dışı kaldıktan sonra, yayın yanlardaki ofsayt kameralarıyla devam etti. Bu kameraların da devre dışı kalmasıyla canlı yayın kale arkasındaki kameralardan verilen görüntülerle devam etti.

Lig TV Yönetim Kurulu Başkan Vekili Şansal Büyüka, maç sonrası Lig Tv Maraton programında yaptığı açıklamada 8 kameradan 6'sının kablolarının kesildiğini ve ikinci yarının büyük bir bölümünü 2 kamerayla vermek zorunda kaldıklarını söyledi.

Büyüka, konuyla ilgili şöyle konuştu: ''Kadıköy'deki maçı milyonlar izledi. Maçı çok zor şartlar altında yayınladık. İkinci yarının büyük bir bölümünü sadece iki kamera ile ekranlarınıza getirebildik. Pilot kamera, pilot altı kamera, iki detay kameramız kabloları kesildiği için off oldu. Pek maç naklen yayınına benzemedi ama elimizden geldiğince görevimizi yapmaya çalıştık. Bu Kadıköy'deki naklen yayın ile ilgili gelişmeleri kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Bugün İstanbul'un göbeğinde bir naklen yayını gerçekleştiremedik. Kusurlu değiliz. Naklen yayın aracı dışarıdadır. Yüzlerce metre kablolar yukarı çıkıyordu. Kablolar kesildi. 8 kameradan 6'sı off oldu.''


"ÜZGÜNÜZ AMA KUSURLU DEĞİLİZ"
"Kadıköy'deki Fenerbahçe-Denizlispor maçının naklen yayınıyla ilgili gelişmeleri kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. İstanbul'un göbeğinde naklen yayını sağlıklı şekilde gerçekleştiremedik. Bunun için üzgünüz ama kusurlu değiliz. Tüm iyi niyetimize rağmen 2 kameraya düşürüldük. Canlı yayın arabası stadın dışında durur, stadın içine metlelerce kablo döşenir, onları kontrol etmek kolay değil. Belki de Türkiye'de naklen yayınlar başladığından beri ilk kez böyle bir şey oldu. 8 kameradan 6 tanesi çalışmaz hale geldi."

"DENİZLİ VE BEŞİKTAŞ MAÇLARININ SORUMLUSU BİZ MİYİZ?"
Lig TV Genel Yayın Yönetmeni Büyüka Emniyet Güçleri ve Futbol Federasyonu yetkililerine de gün boyu yardımlarından ötürü teşekkür ederken, herkese sağ duyu çağrısında bulundu. Fenerbahçe yönetimi ile konuştuklarını, uzlaştıklarını belirten Büyüka "Sıkıntı dert varsa onu da çözeriz. Bu nasıl olur? Bu kablo ancak demir makasıylla kesilir. Aylar süren bir gerilim var. Bizi niye adres gösteriyorsunuz? Denizli beraberliğinin sorumlusu biz miyiz? Beşiktaş maçının sorumlusu biz miyiz? Bizim bu kadar gücümüz var mı?" dedi.

"KABLOLARIN KESİLMESİ GERİLİM POLİTİKASININ SONUCU"
Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat'ın Sakaryaspor karşılaşması sonrası tribünlerdeki gerilim hakkında yaptığı "Suçu biraz da kendimizde arayalım" açıklamasını çok takdir ettiğini belirten Büyüka şöyle konuştu:
"Sakarya maçı sonrası bazı taraftarlarla konuşan Adnan Polat'ın 'Suçu biraz da kendimizde arayalım' ifadesini çok beğendim. Bu söz Şansal’ı, Erman'ı, Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı, Federasyon'u yakından ilgilendiriyor. Lütfen bu öfke ve gerilim politikasını bir yana bırakalım artık… Yoksa hepimiz altında kalacağız. İstanbul’un içinde bu yayını yapamadık. Bugün çok iyi önlemler aldık. Federasyon bu konuda çok sağlam durdu. Ancak yine de kabloların kesilmesini önleyemedik. Gerilim politikasının sonucu bu. Önümüzdeki hafta Beşiktaş-Fenerbahçe maçı var. Daha kötü şeyler olabilir" 

"Çıldıracağım !.."

Fenerbahçe-Denizlispor maçında Lig TV'nin 8 kamerasından 6 tanesinin kablolarının kesilmesi ve maçın sadece saha içindeki 2 kamera ile yayınlanmasının ardından bir açıklama da karşılaşmayı çeken yönetmen Musa Çözen'den geldi.



Lig TV'nin deneyimli yönetmeni Musa Çözen inanılmaz şartlarda yönettiği maç sonrası yaşadıklarının şokunu üzerinden atmaya çalışıyordu. Hayatında ilk kez böyle bir şey gördüğünü belirten Çözen, şunları söyledi: 

"Ömrümden 10 sene gitti, hayatımda böyle şey görmedim. Kameralar sırayla birer birer gitti. Çıldırcağım böyle şey görmedim. Nasıl bir meslek, nasıl bir iş? Milyonlara yayın yapıyorsun pat pat gidiyor. Yayıncılık adına utandım. Mesleğe 34 senemi verdim, ilk defa böyle şey gördüm. Televizlonculukta bir kara pazar yaşadık."