Yağmur çamur Lincoln'ü durduramıyor

Cassio de Souza Soares Lincoln... 22 Ocak 1979'da Brezilya'nın Belo Horizante bölgesine bağlı Sao Bras do Suaçio kentinde dünyaya geldi. Futbola ilk adımı Atletico Mineiro kulübünün alt yapısında attı.

Lincoln sessiz yapısı, gösterişten uzak futbolu ve üstün teknik meziyetleri ile alt yapıdan kısa süre içinde A takıma çağrıldı. O zamanlar Atletico Mineiro genç takımını çalıştıran Carlos Alberto Silva, Lincoln için şu sözleri söylerken onun kişiliğinin bir özetini yapıyordu:
"Lincoln henüz 16 yaşındaydı, hayatımda gördüğüm en disiplinli, en çalışkan çocuk karşımda duruyordu. Yaşıtları antrenman sonrası eğlenmeye giderken o tesislerde çalışmayı tercih ederdi. Birgün bile antrenmana geç geldiğini görmedim. Arkadaşları, 'Lincoln'de asker disiplini var' derdi. Asla verdiği sözden geri dönmezdi. Takım arkadaşlarının en güvendiği kişiydi. 'Bana sürekli teknik çalışma yaptır' diye tuttururdu. Hantal futboldan nefret ederdi. Teknik özelliklerini öylesine geliştirdi ki ona en çok yakışan 10 numarayı verdik. 10 numarayı alıp kalbine götürdüğü anı unutamam. Bana, 'Bu 10 numaranın hakkını profesyonel futbol hayatım boyunca vereceğim' dedi."

Luxemburgo istemişti

Lincoln 18 yaşındayken 1997 yılında Atletico Mineiro'da profesyonel oldu. Bu kulüpte 5 yıl forma giydi. Bu süreçte kulübüyle asla sürtüşmesi olmadı. Hiçbir futbolcu ve yönetici ile sorun yaşamadı. Schalke'de olduğu gibi istenmediği yerde gönderilmesi için arkadan planlar yapacağına mertçe herkesin önünde, 'ben gidiyorum' deme cesaretini gösterdi. Galatasaray'a verdigi sözü aralarında Sevilla olmak üzere diğer takımlardan teklif almasına rağmen tuttu ve sarı - kırmızılı formayı seçti. Bu sözünü 2001 yılında Kaiserslautern, 2004-05 sezonunda ise Schalke'ye transfer olurken de çok sayıda takımdan teklif almasına rağmen tutmuştu.
2005'te Schalke'de oynarken o dönemde Real Madrid'i çalıştıran Brezilyalı Luxemburgo Lincoln'ü almak istemişti. İspanya'da yayınlanan Diaroas gazetesine konu olan bu transfer öyküsünde Lincoln, "Real Madrid'te kim oynamak istemez. Benim için bir onur olur ancak takımımla sözleşmem var ve onları yarı yolda bırakamam" demişti. Bu sözler İspanya'da öylesine yankı yaptı ki, Lincoln'ün koskoca Real Madrid'i nazikçe reddetmesi medyada günlerce tartışıldı.


Kicker zirveye çıkardı

Lincoln tüm Brezilyalı futbolcuların gönlünde yatan Avrupa'da oynama hayalini 22 yaşındayken, Kaiserslautern'e transfer olarak gerçekleştirdi. 2 milyon 800 bin euroya Almanya'ya giden sambacı henüz yaşı genç olduğu için beklentilere yeterince yanıt veremedi. Lincoln asıl çıkışını Schalke'ye giderek yaptı. Schalke'nin mali patronu Josef Schnusenberg, Lincoln'ü transfer ettiklerinde Alman basınına, "Tanrı vergisi meziyetlere sahip bir oyuncuyu aldık. Tüm Schalke taraftarları bu mutluluğu yaşasınlar" açıklamasını yapmıştı.
Hatta Schalke'li yönetici Rudi Assauer, Bayern Münih'i Lincoln'ün golüyle 1-0 yendikleri maçtan sonra daha da ileri giderek sambacının, Schalke için efsane olan Andreas Müller'in gitmesinden sonra gelen en büyük futbolcu olduğunu söyledi.
Almanlar'ın ünlü spor dergisi Kicker, Lincoln'ü, Bundesliga'nın en iyi futbolcusu seçerken ise şu ifadeleri kullanmıştı: "Sessiz, asla kendini ön plana çıkarmayan bir kişiliği var. Futbolu sadece kendisi için oynamıyor. Futbolun takım oyunu olduğunu unutmadan, takım arkadaşlarını da vitrine koyuyor."
Özetlersek Lincoln'ü çok yakından tanıyan Brezilyalı gazeteci Paulo Favero'nun da dediği gibi, Galatasaray yazda, kışta, çayırda, bayırda, yağmurda, çamurda hiç durmayan, durdurulamayan dört dörtlük bir futbolcu transfer etti. Hayırlı olsun...

Pazartesi geliyor

Galatasaray, Lincoln'e pazartesi günü kavuşacak. Frankfurt üzerinden saat 22.00'de İstanbul'a gelecek olan Brezilyalı yıldız, salı günü kulüp tesislerinde düzenlenecek görkemli bir törenle medya önünde resmi sözleşmeye imza atacak.